YÖK, pornocu doçenti affetmedi
Abone olYÖK, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nde kız öğrencisinin çıplak fotoğraflarını çekip yayan yardımcı doçenti ihraç ederek akademik hayatını sona erdirdi.
YÖK, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nde kız öğrencisinin
çıplak fotoğraflarını çekip yayan yardımcı doçenti "bir daha
dönmemek ve unvanını kullanmamak üzere" ihraç etti. *Üniversiteye
dönemeyecek. *Ünvanını asla kullanamayacak. Isparta Süleyman
Demirel Üniversitesi’nde kız öğrencisinin çıplak fotoğraflarını
çekip internetle yayan tarih bölümü yardımcı doçenti Ahmet
Halaçoğlu, YÖK Yüksek Disiplin Kurulu tarafından ihraç
edildi.Halaçoğlu ile aynı odayı paylaşan Yrd. Doç. Hasan Babacan’a
ise üniversite tarafından disiplin cezası verilecek. YÜKSEK öğretim
camiası ve Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi korkunç bir
skandalla çalkalanıyor. Makam odasında bir kız öğrencisinin çıplak
fotoğraflarını çekerek internete yüklediği ve başka kız öğrencilere
de tacizde bulunduğu belirlenen Yardımcı Doçent Ahmet Halaçoğlu,
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) tarafından
‘bir daha dönememek üzere’ ve ‘yardımcı doçent unvanını
kullanmamak’ koşuluyla kamu görevinden atıldı. Daha önce Atatürk’e
hakaretten atıldığı üniversiteye ‘Rahşan affı’ ile dönen yardımcı
doçent, 2’nci kez ama bu defa yüz kızartıcı suçtan’ ihraç edildi.
ARKADAŞINA DİSİPLİN CEZASI YDK, aynı odayı paylaşan Yrd. Doç. Hasan
Babacan hakkında üniversitenin önerdiği ihraç cezasını ise
‘Arkadaşının hatalı davranışlarını gizlediği ve ilgili makamlara
bildirmediği belirlendi’ gerekçesiyle geri çevirdi. Babacan’a
verilecek disiplin cezası üniversiteye bırakıldı. Fen-Edebiyat
Fakültesi tarih bölümünde görev yapan Halaçoğlu, fakültede aynı
odayı paylaştığı Babacan’la birlikte Haziran 2004’te açığa
alınmıştı. Aynı odayı paylaşan iki öğretim üyesinin, kız öğrencinin
çıplak fotoğraflarını çektikleri ve başta dönemin Rektörü Prof. Dr.
Lütfü Çakmakçı olmak üzere birçok öğretim üyesinin e-mail
adreslerine gönderdikleri iddia edilmişti. ‘RAHŞAN AFFI’YLA
DÖNMÜŞTÜ Halaçoğlu hakkındaki ‘kamudan ihraç’ kararının ilk
olmadığı da ortaya çıktı. Yakın çağ tarihi yardımcı doçenti
Halaçoğlu’nun, daha önce de, yazdığı İnkılap Tarihi kitabında,
‘Atatürk aleyhine, Saidi Nursi lehine ifadeler kullandığı’ iddiası
subuta erince, yine üniversitenin önerisi, YÖK Disiplin Kurulu’nun
onayıyla kamu görevinden ihraç edildiği bildirildi. ‘Rahşan affı’
diye bilinen afla Süleyman Demirel Üniversitesi’ne dönen Halaçoğlu,
Yüksek Disiplin Kurulu’na bu kez de ‘porno ve cinsel taciz’
iddialarıyla sevkedildi. KAMU HİZMETİYLE BAĞDAŞMIYOR YÖK Yüksek
Disiplin Kurulu’nun, 14 Ocak 2005’te yaptığı toplantıda verdiği
ihraç onayı için öneri, Süleyman Demirel Üniversitesi’nden geldi.
Halaçoğlu, ‘kamu hizmeti veya öğretim elemanı sıfatıyla
bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici
hareketlerde bulunduğu’ gerekçesiyle, devletten atıldı. DEVLET
YASAĞI Böylece ilk ihraç kararında olduğu gibi, kamu görevinden
çıkarıldığı için üniversiteden de atılmış sayılan Halaçoğlu, bundan
sonra bir daha kamu kurum ve kuruluşlarında, devlet ve vakıf
üniversitelerinde hiçbir şekilde görev yapamayacak. Halaçoğlu, özel
sektörde iş bulsa ya da serbest çalışsa bile, ‘yardımcı doçent’
unvanını kullanamayacak. ŞANTAJ YAPMIŞ Fotoğrafların internet
ortamında dolaşmasıyla patlayan skandal, çıplak fotoğraflarının
çekildiği iddia edilen kız öğrenci N.Ş.’nin, itirafı ve tanıkların
ifadeleriyle çözüldü. Üniversitenin YÖK’e gönderdiği soruşturma
dosyasında, Halaçoğlu’nun, önce el ve sözle tacizde bulunduğu kız
öğrencinin çıplak fotoğraflarını, baskı ve ısrarla, sileceği
vaadiyle çektiği, ancak silmeyip daha sonra kendisiyle ilişkiye
girmesi için santaj silahına dönüştürdüğü bilgisine yer verildi.
ODAYI STÜDYO YAPMIŞ Halaçoğlu’nun, kız öğrencinin çıplak
fotoğraflarını, fakültedeki, Yrd. Doç. Hasan Babacan ile ortak
kullandığı odasında çektiği, bunun için fakülte derneğince alınan,
üzerine zimmetli fotoğraf makinesini kullandığı ortaya çıktı.
Halaçoğlu’nun, olayın 31 Mayıs 2004’te öğrenilmesi üzerine aynı gün
odanın şeklini değiştirdiği belirtildi. Halaçoğlu’nun
bilgisayarında, silinmiş porno ve erotik film öğeleri saptandı.
BAŞKALARI DA OLMUŞ Soruşturma dosyasında, Halaçoğlu’nun, başka
öğrencilere de cinsel tacizde bulunduğu bildirildi. Tarih
bölümünden yardımcı doçent bir tanık, emekli subay arkadaşından
edindiği, Halaçoğlu’nun, B.B. adlı kız öğrenci ile Gölcük Gölü
civarında, bir otomobilde Jandarma tarafından yakalandığı, ancak
tutanak tutulmadığı bilgisini aktardı. FAİLİ MEÇHUL KOMPLO
İfadesinde, hakkındaki iddiaları yalanlayan, fotoğraflarla hiçbir
ilgisi olmadığını savunan Halaçoğlu, ‘faili meçhul bir komplo’ diye
değerlendirdi. Halaçoğlu, olayın tüm ailesi için komplo olabileceği
iddiasında bulundu. BEN YÜKLEMEDİM Halaçoğlu, bilgisayarından
hiçbir görüntü silmediğini, porno filmlerin kendisine komplo olarak
başkalarınca yüklenmiş olabileceğini, bilgisayardaki erotik
görüntülerin internetten kendiliğinden geldiğini de öne sürdü.
TEBLİĞ GÖNDERİLDİ Halaçoğlu’na, kamudan ihraç edildiği ve bundan
sonra kamuya ve mesleğe dönemeyeceğine ilişkin YÖK Yüksek Disiplin
Kurulu kararı, Bayramdan sonra resmi duyuru haline getirildi.
Karar, geçen hafta ‘resmi olarak’ YÖK’ten çıktı. N.Ş.’nin
ifadesinden Fotoğrafları silecekti BU olay yüksek lisansa
başladıktan sonra oldu. Ahmet Halaçoğlu bana çok yakın
davranıyordu. Bir süre sonra niyeti belli oldu. Öğrenci olduğum
için fakülteye sürekli gelmem gerekiyordu. Bir gün Ahmet Halaçoğlu
yanıma gelerek fotoğraflarımı çekmek istediğini söyledi. Zorla
çekti. Kimseye söyleyemedim. Çünkü öğrenciydim, durumu anlatsam
bile kimse bana inanmayacaktı. Hoca resimleri daha sonra sileceğini
söyledi. Ancak silmedi. Sulu şakalar el tacizleri FAKÜLTEYE her
gelişimde hocanın sulu şakaları ve el tacizleri direnme gücümü
kırdı. Müsaade etmediğim için cinsel bir beraberlik olmadı. Hocanın
odasına her gidişimde aynı şekilde davranışlara maruz kaldım.
Hakkında kendisini suçlayıcı soruşturmalar açılmasından,
memuriyetini kaybetmekten korktuğunu, ailesinin de durum ve
fotoğraflardan haberdar olmasından endişelendiğini söylüyordu.
Olayla ilgisi olmayan bazı kişilerin mağdur olmaması için gerçeği
açıklamaya karar verdim. Müstehcen resimlerim Ahmet Halaçoğlu
tarafından, makam odasında çekildi. Konunun hassasiyeti ve utanç
vericiliği karşısında konuşmakta zorlanıyorum. Ortamı ayarlayıp
sevişmeye zorladı BU olay bir yıl önce başladı. Diplomatik metin
derslerinde metinleri okuyabilmek için, Halaçoğlu’nun yardımına
ihtiyaç duyuyor ve odasına gidiyordum. Ancak her gidişimde ‘Tamam
otur biraz bekle’ diyerek beni oyaladı. Yalnızlık ortamı ayarladı.
Sonra sulu el şakaları ve konuşmalarla hoca-öğrenci sınırlarını
ortadan kaldırdı. Söz ve el tacizlerinin daha da ileri
gidebileceğini tahmin edemedim. Durum zamanla cinsel tacize varan
el şakalarına dönüştü. Beni sevişmeye zorladı. Cinsel ilişkiye asla
girmedim BU davranışlar dönem tatiline kadar geldi. Tatilden
yararlanmak derslerimi iyileştirmek düşüncesiyle, Ahmet
Halaçoğlu’nun odasında daha uzun süre birlikte olmaya başladık.
Sevişmelerimiz de sıklaştı. Şubat ayı olabileceğini tahmin ettiğim
bir ayda göğsüm açık ilk fotoğrafımı çekti. Sildim, dedi silmedi.
Bu durum üzerimdeki baskıları ve adet haline gelen cinsel taciz ve
sevişmeleri artırdı. Daha sonra çıplak fotoğraflarımı da çekti.
Üzülmeme rağmen cinsel tacizlere karşı koyamaz hale geldim. Zamanın
geçen kış olduğunu koltuk üzerine çıkardığım çamaşırımın kışlık
oluşundan ve renginden hatırlıyorum. Yalvarmalarıma rağmen
fotoğrafları silmedi. Tam bir şantaj silahına dönüştü. Aile ve dost
çevrelerimden utanarak, korkarak olaylara boyun eğmek zorunda
kaldım. Cinsel ilişkiye girme baskısıyla çok karşılaştım. Ancak
direndim. Bunu sağlık muayenesiyle de ispat edebilirim. Kamuran
Zeren-Hurriyet