YÖK Başkanı için Sezer'e çağrı
Abone olHatipoğlu, Kemal Gürüz'ün görevden alınması ile üniversitelerde büyük bir rahatlama olacağını söyledi.
Hatipoğlu, "Kemal Gürüz'ü bir an önce görevinden alın. Gürüz'ün
görevden alınması ile üniversitelerde büyük bir rahatlama
olacaktır. Yeni yüksek öğrenim sisteminin tartışılacağı bugünlerde
Gürüz'ün YÖK'ün başında olmaması tartışmaların daha sağlıklı
yapılmasına neden olacaktır" dedi. Yeni Şafak'tan Bilal Çetin'in
görüştüğü Hatipoğlu, AK Parti Hükümeti'nin YÖK'le ilgili atacağı
adımlardan umutlu olduklarını söyledi. YÖK'le ilgili tartışmaları
ve Kemal Gürüz'ün çıkışlarını yıllardır YÖK'le mücadele eden Prof.
Dr. Tahir Hatipoğlu ile konuştuk. Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Genel
Başkanı ve Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Tahir
Hatipoğlu, Kemal Gürüz ve YÖK'le ilgili çarpıcı açıklamalarda
bulundu: YÖK Başkanı Kemal Gürüz'-ün son zamanlardaki çıkışlarının
sebebi nedir? Kemal Gürüz, koltuğunu kaybetme korkusu içine girdi.
Kemal Gürüz'ün görev süresi 5 Aralık 2003 tarihinde sona eriyor.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile arası açık. Cumhurbaşkanı'nın
kendisini yeniden ataması ihtimal bulunmuyor. Gürüz bu tür
çıkışları yaparak kahraman olmak istiyor. Özellikle de askerlere
mesaj göndererek koltuğunu korumanın hesaplarını yapıyor. Ama,
hesapları tutmayacak. Rektörler Komitesi'ni toplayarak burada bir
bildiri yayınlattı. Rektörler neden Kemal Gürüz'ü destekliyor?
Rektörlerin Kemal Gürüz'ü desteklemeleri sözkonusu değildir. Çünkü
'Rektörler Bildirisi' diye açıklanan metin rektörlerin değil,
Gürüz'ün metnidir. O bildiride hiçbir rektörün imzası yoktur.
Üniversitelerde bir YÖK Başkanı'nın bir de rektörlerin sözü
geçmektedir. Rektörler koltuklarını kaybetmek istemiyor. Çünkü
üniversitelerde büyük bir rant dönüyor. Rektörler koltuklarını
kaybetmemek için YÖK Başkanı'na dalkavukluk yapmaktadır. YÖK'teki
ve üniversitelerdeki bu sorunlar Kemal Gürüz'den mi yoksa YÖK
Kanunu'ndan mı kaynaklanıyor? Bu sorunların temelinde YÖK Kanunu
bulunmaktadır. Ama Gürüz, YÖK Başkanı olmasa bu kadar sorun ortaya
çıkmaz. YÖK Kanunu bile YÖK'te ve üniversitelerde tam olarak
uygulanmamaktadır. YÖK'-te ve üniversitelerde YÖK Kanunu'nun
yanında Gürüz'ün kanunları geçerli olmaktadır. Yazılı olmayan bu
kanunlar Gürüz'ün kafasından uydurduğu kanunlardır. Beğenmediği
rektörleri 'Kimyamız uyuşmuyor' diyerek istifa ettirmektedir.
Gürüz'ün görevden alınması çağrısı mı yapıyorsunuz? Benim çağrım
hükümetten önce Sayın Cumhurbaşkanı'nadır. Sayın Cumhurbaşkanı
istese Gürüz'ü bugün görevden alabilir. Biz Sayın Cumhurbaşkanı'na
defalarca çağrıda bulunduk. Bir kez daha çağrıda bulunuyorum.
Gürüz'ün görevden alınması ile üniversitelerde büyük bir rahatlama
olacaktır. Kemal Gürüz'ün 'Atatürkçülük' söylemini ağzından hiç
düşürmediğini görüyoruz. Kemal Gürüz'ün Atatürkçülük'le alakası
yoktur. Atatürkçü olan bir kişinin tam bağımsızlıktan yana olması
gerekir. Gürüz'ün ağzından 'Ben tam bağımsızlıktan yanayım'
dediğini bir kere dahi olsun duymadık. Gürüz, Atatürkçülük'ü maske
olarak kullanmaktadır. Gürüz, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü
olduğu dönemde iyi bir sağcı idi. 28 Şubat sürecinde ise Atatürkçü
olup çıktı. 57. hükümet döneminde ise MHP'nin de iktidarda olması
nedeniyle hızlı bir milliyetçi oldu. YÖK Kanunu'nda size göre önce
ne değişmeli? Öncelikle YÖK'ün adının değiştirilmesi gerekiyor. YÖK
adı insanlarda alerji oluşturmaya başladı. Eğer YÖK ismi
değiştirilirse büyük bir devrim yapılmış olacaktır. YÖK Başkanı ve
rektörlerin seçimi konusunda nasıl bir sistem getirilmelidir? YÖK
Başkanı Cumhurbaşkanı tarafından atanmalıdır. Bu sistem YÖK'ün ve
üniversitelerin tarafsızlığı ve özerkliği bakımından önemli bir
uygulamadır. YÖK Başkanı'nın Meclis tarafından seçilmesi sakıncalı
olabilir. Üniversite rektörleri de Cumhurbaşkanı tarafından
atanmalı. Ancak rektörlerin atanmasında YÖK devre dışı
bırakılmalıdır. Rektörler, üniversitelerde yapılan seçimlerin
ardından Cumhurbaşkanı tarafından atanmalıdır. AK Parti
Hükümeti'nin yapacağı düzenlemelere kuşkuyla bakıyor musunuz? Biz
ortaya konulan taslak ve tasarılara bakarız. AK Parti iktidarda
olduğu için YÖK'le ilgili yapılacak düzenlemelere toptan karşı
çıkmayız. AK Parti'nin bu konularda samimi olduğuna inanıyoruz.
YÖK'te ve üniversitelerde çağdaş sistemi getireceklerine
inanıyoruz. Eğer AK Parti hükümeti de bizim tasvip etmediğimiz bir
sistem getirirse buna tepkimizi ortaya koyarız. Ancak YÖK'ün ve
üniversitelerin mücadelesini biz verdik. AK Parti'nin getireceği
düzenlemelerin YÖK'te ve üniversitelerde çağdaş sistemi
getireceğine inanıyoruz. Bundan daha kötüsü olamaz. YÖK Kanunu
kadar kötü bir kanun olamaz. Kemal Gürüz döneminde üniversiteler
ilerleyemedi YÖK Başkanı Kemal Gürüz, bütün üniversite camiasını
karşısına alacak kadar ne yaptı? Kemal Gürüz öncelikle
üniversitelerdeki akademik özgürlüğü ortadan kaldırdı. Gürüz
kendisine yakın olan rektörleri ve öğretim üyelerini kolladı.
Kendisine karşı olanları ise solcu ise 'komünist', sağcı ise 'hain'
damgasını vurarak karalamaya çalıştı. Ben onun gözünde hâlâ bir
komünistim. Gürüz döneminde rektörler ve öğretim üyeleri birçok
baskıya maruz bırakıldı. Gürüz aşırı ırkçı ve faşist bir adamdır.
Bazı üniversite rektörlerine 'Üniversitelere öğretim üyesi alırken
Türkler'i alın' diyecek kadar ırkçı ve faşist birisidir. Gürüz
döneminde, Türk üniversiteleri geriye gitmiştir. Bilimsel
çalışmalar bakımından üniversiteler dünyanın gerisinde kalmıştır.
Kemal Gürüz üniversitlerde akıl almaz icraatlar yapmıştır.
Rektörler Komitesi'ni Afyon'da toplamıştır. Bu toplantı ile
Yunanlılar'a mesaj vermeye çalışmıştır. Bir başka toplantıyı ise
Hatay'da yaparak Suriye'ye mesaj vermeye çalışmıştır. YENİŞAFAK