Yok artık! Bu kadarı da olamaz!
Abone olDiyelim ki eşinizin yanına defnedilmek istiyorsunuz. Eşiniz müslüman siz değilseniz o zaman başka mezarlığa...
Eşiniz müslüman ama siz başka bir dine mensupsunuz. Eşiniz
sizden önce vefat etti. Çok masum bir istekle eşinizin yanına
gömülmek istiyorsunuz. Fakat bir maniniz var, müslüman olmamak.. Şu
halde siz başka bir mezarlığa defnedileceksiniz.
Akşam yazarı Nagehan Alçı'nın bugün işlediği konu pek bilinmeyen
bir konuya ışık tutuyor. Alçı, meslektaşı Vivet Kanetti'den
hareketle yazısına şöyle başlıyor:
Geçtiğimiz pazar günü, Sabah gazetesini okuyunca kendime çok
kızdım. Gazetede Sevilay Yükselir'in Vivet Kanettti ile yaptığı
röportaj vardı. Şöyle diyordu Kanetti: 'Eşim Ömer Uluç'un yanına,
Aşiyan'a gömülmek istiyorum ama başka dindensin diye gömülemezsin
diyorlar.'
***
Bu sözler için kendime kızdım çünkü geçtiğimiz ağustos ayında konu
üzerine bir yazı yazmıştım. Diyarbakırlı Ermeni sanatçı Aram Tigran
ölmüş ve Türkiye'ye gömülememişti. Bunun üzerine 'kim bu topraklara
gömülebiliyor?' diye araştırmış ve tüylerimi ürperten 'gömülme
şartlarını' sizlere aktarmıştım.
***
Sonra ne oldu? Hiçbir şey! Sizlerden gelen mailler dışında tek bir
yetkili kılını kıpırdatmadı. Ama en önemlisi ben de meseleyi rafa
kaldırdım! Takipçisi olmadım. Ta ki geçen pazara kadar aklıma
getirmedim.
***
Oysa bu ülkede 'açılım' dalgası denen 'ötekilerimizle kucaklaşma'
hadisesinin gerçek mi yoksa plastik mi olduğunu anlamak için
Kanetti'nin örneği çok önemli. Bu yüzden gömülme prosedürlerini
tekrar hatırlatmayı gerekli görüyorum.
VATANDAŞ OLMANIZ YETMEZ!
Akşam yazarı Nagehan Alçı, Müslüman mezarlığına gömülmeniz için TC
vatandaşı olmanın yetmeyeceğini söylüyor. Bu iş için tek şart hangi
milletten olursanız olun Müslüman olmak:
- Türkiye toprakları bütün Müslümanlara açık. İsterseniz Uruguaylı
olun. 'Müslüman' olduğunuzu siz ya da ölümden sonra iki yakınınız
beyan ederse mezarlıklar müdürlüğü hemen defin işleminizi
gerçekleştiriyor. İster vatandaş olun, ister olmayın. Ama Müslüman
değilseniz yandınız. Şayet TC vatandaşıysanız önce Mezarlıklar
Müdürlüğü'ne başvurmanız gerek. Orası sizi kendi cemaatinize
yönlediriyor. Cemaatin mezarlığına gömülüyorsunuz. TC vatandaşı
değilseniz (vatandaşlıktan çıkarılan aydınlar, tehcire zorlanmış
anne babaların dünyanın dört bir yanındaki çocukları vesaireyi
düşünün) o zaman Dışişleri Bakanlığı'nın özel izni ile
gömülebiliyorsunuz bu topraklara. O izni çıkarmak da çok zor. Aram
Tigran bu nedenle gömülememişti.
***
Vivet Kanetti'nin durumu ikinciye giriyor. TC vatandaşı ama
Müslüman değil. O nedenle kendi cemaatinin gösterdiği ayrı bir
mezarlığa yönlendiriliyor. 'Müslüman' mezarları onun gibilere
kapalı. Kocasıyla bir ömür geçirmiş. Ömür bitince 'sen', 'ben'
ayrımı yapıyor devlet.
***
Hani biz bir ümmet değil, bir millettik? Hani resmi söyleme göre
'din, dil, ırk' ne olursa olsun önemli olan 'ne mutlu Türküm
diyene' demekti?
***
Hadi diyelim bu 'Türkleştirme' kılıfını demode ilan ettik.
'Türk'üm' değil; 'Türkiyeliyim' dedik. Peki ama bu durağı geçtikten
sonra vardığımız durak 'ne mutlu Müslümanım diyene' midir? Açılım
denen şey için 'biz'in herkesi kapsaması gerekmez mi?
***
Milletçiliği kırarken ümmetçiliği de kırmadıkça iyiye gidiş yolu
yok. Al birini vur ötekine! Bu ülkedeki ayrımcılık bir çok katmanda
aynı şekilde devam ediyor...
Değişiklikten korkma!
Her saat maruz kaldığımız 'gelişme bombardımanı'nda kayboluyorum.
Savcıların yetkileri alınıyor, askerler tutuklanıyor,
salıveriliyor, tekrar tutuklanıyor... Gelişmeleri detaylarıyla
takip etmek 'Ergenekon uzmanları' için bile hayal oldu. Ama
yaşananlar boğulma hissi yaratıyor diye yokmuş gibi davranabilir
miyiz?
***
Bu sorunun cevabı 'hayır'. Davranamayız çünkü mevcut sistemde bir
şeylerin yanlış gittiği ortada. Birilerinin birilerini
kayırabilecek boşluk bulduğu da.
***
O zaman sular çekilip taşlar ortaya çıkmışken damarları yenileme
operasyonu olan anayasa değişikliğine karşı durmak bile bile kalp
krizine 'evet' demek değil midir?
***
Yıllardır 'paşa paşa' bizi idare eden cunta yasasının tamamen
değişmesi için önemli bir adım olan yeni paketin arkasında cesurca
durmak lazım. Yargının, muhalefetin, 'bana dokunma yandan geç'
diyenin itirazlarına karşı çıkarak. Çünkü bu ülkede 'seçilmişten'
korkulmayacak günlerin gelmesi için bazı kovanlara çomak sokmaktan
başka çare yok.