Kabul etmek lazım ki, Pazar ve marketlerdeki kuru soğan
fiyatları hiç bu kadar yüksek kalitesi de hiç bu kadar kötü
olmamıştı.. Bizde soğan ve salça olmazsa mutfakta yemek pişmez. Bu
iş böyle.. İyi ama neden?.. Neden bu kadar pahalı ve neden bu
kadar kötü soğanlar?..
Gelin önce bir durum tespiti yapalım..
**
Türkiye, bitkisel ve hayvansal üretimde birçok üründe kendine yeten
bir ülkedir. Kuru soğan da bunlardan biri..
TÜİK’in 2022 verilerine göre Türkiye’de kişi başı kuru soğan
tüketimi 21,1 kg ve kendi kendine yeterlilik oranı yüzde 114,2
olarak gerçekleşmiş.. Dahası Türkiye, dünyada soğan
üretiminde ilk 10 ülke arasında yer alıyor..
**
**
TÜİK verilerine göre, kuru soğan ihracatı 2021/22 yılı itibarıyla
bir önceki yıla göre %7,3 artış göstererek 296 bin ton olarak
gerçekleşmiş. Türkiye’nin 2021/22 yılında kuru soğan ihracatı
yaptığı ülkeler içinde Irak 94.858 ton ve yüzde 32’lik pay ile ilk
sırada yer alıyor. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’ne yapılan kuru
soğan ihracatı 48.559 ton.. Gürcistan ise 23.285 tonla üçüncü
sırada yer alıyor..
Şimdi aşağıda size bir grafik daha göstereceğim. Burada da yıllar
itibarıyla kuru soğanın üretici ve tüketici fiyatlarını
göreceksiniz.. TÜİK verilerine göre 2022 yılı 4.
ayında ortalama tüketici fiyatı 3,18 liraymış..
Bu kadar veriyi paylaşmamın nedeni şu.. Görülüyor ki, tarımsal
üretimin sağlıklı bir şekilde devam ettiği ve dolayısıyla arz
sıkıntısının yaşanmadığı kuru soğan konusunda Türkiye,
yüzde 114,2 oranında kendine yeten ve ihracatçı konumunda olan bir
ülke. Peki o halde neden market raflarında perakende
fiyatı 30 TL sınırını zorluyor?..
**
Akıllara gelen ilk ve en önemli gerekçe serbest piyasa ve gizli el
sahibi piyasa oyuncuları.. O sosyal medyada sıklıkla karşımıza
çıkan, soğanları, domatesleri denize döken tamahkarlar yani… Büyük
tüccarlar.. Bugünlerde kuru soğan fiyatlarının fahiş derecede
yükselmesinin ana nedeni bu…
**
Buna ilave bir bilgiyi daha paylaşmak istiyorum burada..
Bakın 2022 yılının Kasım ayında İzmir İl Tarım ve Orman
Müdürlüğü’nden Ege İhracatçı Birlikleri’ne gönderilen bir yazı var
önümde.. Yazının başlığı; “Bazı Tarım Ürünlerinin İhracatına
İlişkin Tebliğ” … Yazıda özetle, taze patates ve kuru
soğan ihracatına kısıtlama getirildiği ifade ediliyor.. Yani?..
Yanisi şu.. Bu tebliğden de anlaşılacağı üzere Kasım ayında
kuru soğan ve taze patates konusunda arzın yetersiz olabileceği
devlet tarafından öngörülmüş ve ihracat yerine ürünlerin iç
piyasaya yönlendirilmesi istenmiş.
**
Anlayacağınız, bugünlerde kuru soğan fiyatlarında yaşanan fahiş
fiyat artışlarının üretim yetersizliği ve dolayısıyla arz konusuyla
ilgisi yok. O halde geriye bir tek stokçular kalıyor..
Elverişli koşullarda aylarca stoklanabilecek olan kuru
soğanın bazı kesimler tarafından saklanması ve iç piyasaya
sürülmemesi yani..
**
Buradan bir politik sonuç çıkarma gayretinde değilim. Yani
"birileri ısrarla piyasayı bozarak hükümeti zor durumda
bırakmayı hedefliyorlar” dersem bu zorlama bir yorum olmuş
olur. Ama sonuçları itibariyle zararı elbette hükümete dokunuyor.
O halde hükümetin tıpkı 2018’deki gibi acilen önlem alması
lazım..
**
O zaman Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, kurmay kadrosuyla
sabahlara kadar bu işe kafa yormuş ve sorunu tespit edip hızla
çözmüştü.. Hatırlayın, soğan fiyatları 2018 yılında da
hızla artmış, stoklar nedeniyle depo baskınları yapılmıştı. Bu
baskınlarda bulunan soğanların raflara girmesiyle arz artmış, fiyat
dengelenmişti.. 2019 yılı başında İstanbul ve Ankara'da
kurulan tanzim çadırlarında 3 kilo ile sınırlı olmak üzere patates
soğan satışı yapılmıştı. Tüm bunlara ilaveten ithalata
başvurulmuştu. Demem o ki; eğer soğan üzerinden bir
operasyon da çekiliyorsa devletimiz bu oyunu bozacak
güçtedir..