Yılmaz Güney hakkında şok iddia
Abone olÜnlü sanatçı Nebahat Çehre’nin, eski eşi Yılmaz Güney’den sürekli dayak yediği iddia edildi.
Ünlü yapımcı Abdurrahman Keskiner, 30
yıl arkadaşlık yaptığı ünlü sanatçı Yılmaz Güney’in eşi Nebahat
Çehre'yi öldüresiye dövdüğünü yazdı.
23 yıldır, kadına yönelik aile içi ve ev içindeki şiddete karşı mücadele eden Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı için beş tasarımcı Gamze Saraçoğlu, Jale Hürdoğan, Simay Bülbül, Elif Cığızoğlu ve Ayşe Deniz Yeğin tişört tasarladı.
Mağazalarda satışa sunulan tişörtleri ünlü sanatçı Nebahat Çehre ve Şebnem Dönmez giyerek kamera tanıtımını yaptı. Tanıtım toplantısında kadına şiddetle ilgili, “Gittikçe daha da artan kadın şiddeti içimizi kanatan bir olay. Dayak yiyen, ezilmiş ve sığınacak yeri olmayan birçok kadın var. Bana göre bir erkek kadına el kaldırıyorsa zayıf karakterli, kompleksli ve zavallıdır. Bu projede olmaktan dolayı çok mutluyum. Ufak bir katkım olursa ne mutlu bana” diyen Çehre’nin de dayak mağduru olduğu iddia edildi.
30 YIL ARKADAŞLIK YAPTI
Ünlü yapımcı Abdurrahman Keskiner, hayatının yazıldığı "Apo
Gardaş" isimli kitapta 30 yıl arkadaşlık yaptığı ünlü sanatçı
Yılmaz Güney’in Nebahat Çehre’yi öldüresiye dövdüğünü yazdı.
Keskiner, Yılmaz Güney’in Erol Taş ile birlikte Adana’ya geldiği
sırada tesadüfen tanışıp şoförüne yardım ettikten sonra çiftçilik
yaparken İstanbul’a gittiğini ve burada Yılmaz Güney’i bulduğunu ve
30 yıl sürecek arkadaşlığının başladığını kaydetti.
NE ZAMAN UĞRASAM AĞZI BURNU KAN
İÇİNDEYDİ
Güney’in yanında işe başladıktan sonra kadınlarla ilişkilerine
de çok yakından tanık olduğunu belirten Keskiner,
"Güney, Can isimli bir kadınla birlikteyken aynı
zamanda Nebahat Çehre ile de birlikteydi. Can Güney ile evlenmek
istiyordu ama Güney Nebahat Çehre ile evlenmek istiyordu. Ama Can
’önce benimle evlensin sonra beni boşasın Çehre ile evlensin’
diyordu. Güney buna yaklaşmıyordu. Bu arada ben bir Can’a bir
Çehre’ye gidiyordum. Nebahat Çehre’ye ne zaman uğrasam ağzı burnu
kan içinde durmadan Yılmaz’dan dayak yiyen bir kadın. Nebahat kaçıp
ya teyzesine, eniştesine ya da anneannesine gidiyordu. Oralardan
geri getirmek hep bana düşüyordu. Bir bakıyorsun birkaç gün
Nebahat’la iyi gidiyor ama çok geçmeden yine dayak faslı başlıyor.
Nebahat, Yılmaz ile birlikte olduğu sürece hep dayak yedi"
ifadelerine yer verdi.
GÜNEY ÇEHRE'NİN BAŞINDAKİ BARDAĞA TABANCAYLA NİŞAN
ALDI
Yılmaz Güney ile Nebahat Çehre’nin 1966 yılında birlikte oynadığı
"Eşrefpaşalı" isimli filmde Çehre’nin çok zor anlar yaşadığını
anlatan Keskiner, şöyle devam etti:"Yılmaz önce kamerayı
yerleştirdi, Nebahat’ın yanına giderek şu bardağı al karşıya geç
kafanın üzerine koy dedi. Nebahat büyük bir şaşkınlıkla ’anlamadım’
dedi ancak Yılmaz ısrar etti. Olur olmaz derken Nebahat çaresiz
dediğini yapmak zorunda kaldı. Duvarın önüne gidip bardağı kafasına
koyup beklemeye başladı. Setteki herkes bunun şaka olduğunu sandı
ancak iş ciddileşince nefesler kesildi. Herkes dehşet içinde
Yılmaz’a bakmaya başladı ancak o gayet sakindi. Kameraya ’motor’
dedi. Kamera çalışmaya başlayınca Nebahat’ın yüzü bembeyaz oldu.
Gitti gidecek. Yılmaz nişan aldı, Nebahat ağlamaya başladı. Yılmaz
tetiğe bastı kurşun ıskalayıp geçti. İkinci kez tetiğe bastı bu kez
kurşun Nebahat’ın başındaki bardağa isabet etti. Nebahat koşarak
Yılmaz’a sarıldı ve ağlamaya başladı. Herkes bir oh çekerken Erol
Günaydın ve Tuncel Kurtiz’in elindeki bardaklara da Yılmaz ateş
etti."
ARABAYLA NEBAHAT'A
VURDU
21 Nisan 1968 yılında Güney ve Çehre ile birlikte Kervansaray’da
düzenlenen Siverekliler gecesine gittiklerini de anlatan Keskiner,
"Gece bittikten sonra yine üçümüz Hasan Kazankaya’nın Playboy
Gazinosu’na uğradık. Bir süre sonra Yılmaz ve Nebahat kavga etmeye
başladı. Sonrasında biz gazinodan çıktık yürümeye başladık. Nebahat
önde biz ise arkada yürürken, Yılmaz hemen arabasına bindi. Nebahat
ise yürüyerek karşıdan karşıya geçmek isterken Yılmaz arabayla
gelip Nebahat’a vurdu. Öylesine vurdu ki, Nebahat’ın ayakları
yerden kesilip adeta uçtu. Sonrasında yere düşerek kıvranmaya
başladı. Hemen Nebahat’ı alarak İlkyardım Hastanesi’ne götürdük.
Başına dikiş attılar köprücük kemiği kırılmıştı. Orada bir süre
kaldıktan sonra Nebahat’ı Amerikan Hastanesi’ne kaldırdık. 4 ya da
5 gün hastanede kaldı. Yılmaz da hastanede kaldığı sürede onun
yanından hiç ayrılmadı. Daha önce ayrılmaya karar vermişlerdi ama
bu olaydan sonra araya girip barıştıranlar oldu. Sonra İzmir’de bir
otelde kalıp bir süre sonra boşandılar" dedi.