Yılmaz AB'den gri bir karar bekliyor

Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz, Aralık ayında yapılacak AB zirvesinde Türkiye için gri bir karar beklediğini ifade ederek, AB'nin müzakerelere başlama tarihini 2006'ya bırakabileceğini söyledi. CNN Türk kanalında Taha Akyol'un hazırladığı Eğrisi Doğrusu programına katılan Yılmaz, siyaseti bıraktıktan sonra yaptığı faaliyetler hakkında bilgi verdi. Yılmaz, sivil toplum üyesi olarak Türkiye'nin AB üyeliği için Avrupa'da lobi faaliyetinde bulunduğunu ve Türkiye-AB ilişkilerini geçmişten bugüne değerlendiren bir kitap hazırladığını belirtti. AB ile ilişkilerde çok büyük mesafe alındığını ifade eden Yılmaz, ''Türkiye'ye AB kapısını açanlar, Türkiye'nin kapıyı bu kadar zorlayacağını tahmin etmiyordu. Onlar (Türkiye'yi 2040 ya da 2050'de üyeliğe alırız) diye düşünüyordu'' diye konuştu. Kasım ayında Türkiye'ye ilişkin ilerleme raporu yayınlanacağını anımsatan Yılmaz, AB Komisyonu çevrelerinin değerlendirmeleri ve Türkiye'deki reformlara bakıldığında iyimser olmak için yeterli neden olduğunu dile getirdi. Yılmaz, ''Aralık'taki AB zirvesinde Türkiye için ne beyaz ne siyah bir karar bekliyorum. Türkiye için gri bir karar bekliyorum'' dedi. Yılmaz, AB'nin, uygulamadaki eksikliklere işaret ederek, müzakerelere başlama tarihini 2006 yılına bırakılabileceğini söyledi. Yılmaz, bunun Türkiye'yi tatmin etmeyeceğini belirterek, bu durumun geçmişten beri uygulanan işi zamana bırakma politikasının bir tezahürü olacağını söyledi. Üyeliğin geciktirilmesi halinde Türkiye'deki AB taraftarlarının önemli ölçüde azalacağına işaret eden Yılmaz, üyeliğin de Türkiye'de önemli değişikliklere yol açacağını ifade etti. Yılmaz, ''Özgürlük ve refahın sağlandığı yerde insanlar başka idealler peşinden gitmez'' dedi. YOLSUZLUK İDDİALARI Mesut Yılmaz, Türkbank ihalesiyle ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu'nun hakkında Yüce Divan'a sevk kararı vermesini değerlendirirken de işadamı Korkmaz Yiğit ile Alaaddin Çakıcı'nın ilişkisi konusunda kendisine Başbakanlığı döneminde bilgi geldiğini, ancak bunların delile dayanmadığını söyledi. İhalede yolsuzluk olmadığını savunan Yılmaz, çıkılan rakamın bunu gösterdiğini ifade etti. Yılmaz, kendilerine mafyayla işadamı arasında ilişki olduğuna dair bilgi geldikten 3 gün sonra ihalenin iptal edildiğini de anımsattı. Yolsuzluk iddialarıyla ilgili gerçeklerin yargı yoluyla ortaya çıkarılması gerektiğini anlatan Yılmaz, milletvekilleri tarafından hazırlanan raporun, ''mizah edebiyatına geçecek nitelikte'' olduğunu savundu. Yılmaz, siyasilerin yolsuzluk iddialarıyla ilgili kendilerini hakim ve savcı yerine koymaması gerektiğini dile getirerek, ''Siyasilerin yolsuzlukla mücadeleyi daha fazla dejenere etmesine mahal verilmemeli. İş ehillerine, yani yargıya bırakılmalı'' diye konuştu. Yargıya güvenin önemine işaret eden Yılmaz, iktidardan seçim bildirgesine aldığı dokunulmazlıkları kaldırma sözünü yerine getirmesini istedi.