Time dergisi, "YILIN SKANDALLARI"nı derledi. Belinda Luscombe tarafından hazırlanan yazıda, birinci sırada Güney Carolina Valisi Mark Sanford'un skandalı yer alıyor Vali Sanford'un, günlerce ortadan kaybolması, ardından da gizlice gittiği Arjantin'de bir kadınla yaşadığı evlilik dışı ilişkinin ortaya çıkması bu skandala neden oldu. Londra'daki Daily Telegraph'ın ortaya çıkardığı, İngiltere'de kabine ve Avam Kamarası üyelerinin masraflarını devlete ödetmesi, yılın ikinci büyük skandalı oldu. Yılın üçüncü skandalı ise ABD'nin en sevilen talk-şovcularından David Letterman'dan geldi. Letterman, bir programında birlikte çalıştığı genç kızlarla ilişkiye girdiğini ve bunu öğrenen bir kanal çalışanının "kendisine 2 milyon dolar vermezse her şeyi basına anlatacağı" yönünde şantaj yaptığını açıklamıştı. İŞTE YILIN OLAY YARATAN DİĞER SKANDALLARI... Şarkıcı Rihanna'nın sevgilisi Chris Brown'dan dayak yemesi. Rihanna Chris Brown 6 çocuğa sahip Nadya Suleman adlı bir kadının tek seferde 8 çocuk doğurması. Ünlü golfçü Tiger Woods'un tartışmalı bir kaza geçirmesi ve evlilik dışı ilişkileri bulunduğunu kabul etmesi. Milyar dolarlık servetiyle dünyanın en çok kazanan sporcusu olan ünlü golfçü Tiger Woods'un eşini aldattığının ortaya çıkmasının ardından birlikte olduğu çoğu gece kulübü çalışanı kadın demeç vermişti. Tiger Woods'un eşi Elin Woods Tiger Woods'la ilişkisi olduğu iddia edilen Cori Rist. ABD'de bir havayoluna ait uçağın, pilotların bilgisayarda çalışmaya dalması nedeniyle havalimanını geçtiği halde iniş yapmaması, ABD'de bir çiftin reklam için oğullarının balonla havalandığına dair yalan söylemesi, Cumhuriyetçi Parti'nin "yükselen yıldızı" olarak kabul edilen ve muhafazakar tutumuyla tanınan Nevada senatörü John Ensign'in yanında çalışanlardan biriyle evlilik dışı aşk yaşaması Gizli kamera çekimleri sonucunda Reform İçin Toplum Organizasyonları Birliğine (The Association of Community Organizations for Reform Now) mensup bazı çalışanların, "fahişelik, vergi ve insan kaçakçılığına" yardım etmeye istekli olduğunun ortaya çıkması, YILIN GAFLARI Time dergisine göre, yılın gafını "domuz gribi"ne yönelik sözleri nedeniyle ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden yaptı. NBC'deki Today Show adlı programda domuz gribiyle nasıl baş edilebileceğiyle ilgili öğütler veren Biden, insanları uçaklar, altgeçitler ve okullardan uzak durmaya çağırarak, "Aileme verdiğim en önemli tavsiyelerden biri de kalabalık ve kapalı alanlardan uzak durmaları. Bu konu Meksika'ya seyahat etmekle ilgili değil, uçağın içindeki hasta insanlarla birlikte aynı kapalı ortamda olmakla ilgili. İçlerinden biri hapşırdığı zaman, hastalık uçağın her yerine dağılıyor" dedi. Ancak Biden'ın bu sözleri, tam da o hafta "domuz gribi"nin kırmızı alarm nedeni olmadığını belirten Beyaz Saray'ın açıklamasıyla ciddi anlamda çelişti. Nitekim Biden'ın sözlerinden hemen sonra, ekibi düzeltme yapma ihtiyacı duydu ve "Biden'ın aslında, zaten hastalığa yakalanan insanları kapalı ortamlardan uzak durmaları yönünde uyarmak istediğini" kaydetti. Beyaz Saray sözcüsü Robert Gibbs de günlük basın toplantısında Biden adına özür diledi. Yılın en önemli gaflarından ikincisi ise ABD Başkanı Barack Obama'ya ait. Obama, ünlü talk-şovcu Jay Leno'nun programı "The Tonight Show"da, bovling oynamayı beceremediğini anlatmak isterken, "Bu sanki engelli olimpiyatları gibi bir şey" ifadesini kullandı. Gaf yaptığını o anda kendisi de anlayan Obama, programdan hemen sonra Engelli Olimpiyatlar Başkanı Tim Shriver'ı arayarak özür diledi. Engelli basketbol ve bovling oyuncularını Beyaz Saray'a davet eden Obama, hatayı telafi etmek için bununla da yetinmedi ve Beyaz Saray sözcüsü Bill Burton aracılığıyla, "Başkan sadece kendi kabiliyetiyle dalga geçti. Engelli olimpiyatlarını küçümsemek gibi bir niyeti yoktu" açıklamasını yaptırdı. Yılın üçüncü kötü gafı da Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçi Parti Güney Carolina milletvekili Joe Wilson'dan geldi. Obama'nın Kongrede sağlık reformu konusunda yaptığı konuşma sırasında sözünü keserek, "Yalan söylüyorsun" diye bağıran Wilson'un nezaket kurallarının dışına taşan bu müdahalesi, kendi partisinden bile tepkilere neden oldu. Yılın dördüncü gafı, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın Rus meslektaşı Sergey Lavrov'a verdiği hediye sırasında yaşandı. Clinton Lavrov'a, ülkesinin Rusya ile olan ilişkilerini "sıfırdan başlatma" isteğini simgeleyen hediye verdi. Hediyenin üzerindeki düğmede Rusça "Yeniden başlat" anlamına gelen bir kelime yazılması planlanmıştı, ancak onun yerine yazılışı bu kelimeye çok benzeyen, "fazla fiyat istemek, fazla yüklemek" anlamındaki bir sözcüğün yazıldığı Lavrov'un kutuyu açmasıyla ortaya çıktı. Clinton'ın "Rusça çevirisini bulmak için çok çalıştık, becerebilmiş miyiz" diye sorması üzerine kahkaha atan Lavrov, "Yanlış yazmışsınız, 'perezagruzka' yazmalıydınız. Siz 'fazla fiyat istemek, fazla yüklemek' anlamına gelen 'peregruzka' yazmışsınız" diye karşılık verdi. Bu söz üzerine Clinton da kahkaha atmaya başladı ve "Bunu bize yapmanıza izin veremeyiz" dedi. Beyaz Saray daha sonra çeviriyi düzelterek hediyeyi Lavrov'a tekrar yolladı. Time'ın 5'inci sıraya yerleştirdiği gaf da Cumhuriyetçi Partinin Ulusal Komitesi Başkanı Michael Steele'e ait. Cumhuriyetçi Parti çevrelerine kendisini kürtaj karşıtı muhafazakar Katolik olarak yansıtmaya çalışan Steele'in, bir röportajında kürtajı destekliyor gibi konuşması büyük şaşkınlık yarattı Obama'nın ekonomi danışmanı Larry Summers'ın Beyaz Saray'daki uyku keyfi ise yılın diğer önemli gaflarından biri oldu. Time'ın 6. sıraya yerleştirdiği olayda Summers'ın adım adım uykuya geçmesi, Başkan Obama'nın konuşmasına başlamasıyla birlikte başladı. İlk önce uyukluyor gibi görünen, sonra giderek uykuya dalmaya başlayan Summers, elini başına yastık yaptıktan sonra da iyice uyuyakaldı. Bu sırada diğer bütün yetkililer pür dikkat Obama'yı dinliyor olduğu için, zaman zaman diğer bazı toplantılarda da uyuyan Summers'ın bu seferki hali epey dikkat çekti. Yılın 7'inci gafı yine Obama'ya ait. Anahtarını unutunca evine zorla girmeye çalışan siyahi bir profesörü, mülkün sahibi olduğunu kanıtlamasına rağmen gözaltına alan polisin davranışını "aptalca" olarak nitelendiren ve ABD'nin Afrikalı Amerikalıların polislerce gereğinden fazla sorgulandığı uzun tarihi bulunduğunu hatırlatan Obama'nın bu sözleri, ülkede ırkçılık tartışmalarına yol açtı. Daha sonra tartışmaların alevlenmesine kendi sözlerinin de katkısı olduğunu kabullenen Obama, ifadesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve ilgili polis memuru ve profesörle Beyaz Saray'da bira içerek işi tatlıya bağladı. Listenin 8'inci sırasında yine, Time'ın "Başkan Yardımcısı olmasına rağmen hala gaf yapmaya meyilli eski aynı politikacı" olarak nitelendirdiği ABD Başkan Yardımcısı Biden var. Bu kez de Kongreden eski çalışma arkadaşlarıyla düzenlediği toplantıda, 900 milyar dolarlık ekonomiyi canlandırma paketine desteği nedeniyle Demokrat Partinin 2010 yılında yüz yüze kalabileceği siyasi yansımalar konusunda "fazla dürüst" bir konuşma yapan Biden, sözlerini Beyaz Saray'da Obama'nın da katıldığı bir toplantıya dayandırdı. Ancak Obama'nın "böyle bir şeyi hatırlamadığı"nı söylemesi, Biden açısından yılın önemli bir gafı olarak kayıtlara geçti. Yılın 9'uncu gafını, eski Alaska Valisi ve 2008 başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti adayı John McCain'in başkan yardımcısı olarak seçtiği Sarah Palin yaptı. Wisconsin'de basına kapalı toplantıda, madeni paranın ortasında yazılı "Tanrı'ya güveniyoruz" ifadesinin kenarlara yerleştirilmesinden Obama'yı sorumlu tutarak, "Bu rahatsız edici bir eğilim. Böyle bir kararı kim alıyor" dedi. Halbuki bu düzenlemenin Obama değil, önceki ABD Başkanı George Bush yönetimine ait olması, Palin'i sözlerinden dolayı zor durumda bıraktı. TEK DOKUNUŞLA GELEN GAF Time dergisinin 10'uncu sırada yer verdiği gafa ise sadece tek bir dokunuş neden oldu. Bu tek dokunuşun bu kadar büyümesinin nedeni, dokunulan kişinin İngiltere Kraliçesi Elizabeth, ona dokunarak tüm protokol kurallarını bozduğu iddia edilen kişinin ise ABD Başkanı Obama'nın eşi Michelle Obama olmasıydı. İngiliz gazetelerinin ciddi tepki gösterdiği bu olay, önce Kraliçe Elizabeth'in Obama'nın sırtına dokunması nedeniyle protokol kurallarını ihlal etmediği yönünde de yorumlandı.