Yılın en iyi makale ödülü Türkiye’ye geldi
Abone olAkademik alanda dünyanın en prestijli kuruluşlarından biri olan OR Society tarafından yılın en önemli araştırmalarına verilen ödülün sahibi, bu kez Türk akademisyenler oldu.
Tarihte ilk kez Türkiye’ye ödülü getiren araştırmanın konusu ise
karbon salımı. İngiltere merkezli, 70 yıldır yayın hayatında olan
Journal of the OR Society dergisi tarafından alanındaki en iyi
çalışmalara verilen ödülün sahibi, Türk araştırma grubu oldu.
Bahçeşehir Üniversitesi’nin yürütücülüğünü yaptığı TÜBİTAK destekli ‘Karbon Kısıtlı Ortamda Elektrik Üreten Bir Firma İçin Riskten Kaçınan Yatırım Stratejileri’ isimli araştırma, yılın en iyi makalesi seçilerek ödüle layık görüldü. Türkiye’ye akademik alanda başarıyı getiren ödülün sahipleri ise Prof. Dr. Semra Ağralı ile Bahçeşehir Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Öğretim Üyelerinden Dr. Ethem Çanakoğlu ve Dr. Esra Adıyeke oldu. Araştırmada, küresel ısınmaya karşı alınabilecek önlemlerden biri olan karbon piyasasına dair araştırmalar ve değerlendirmeler yer aldı.
“Karbon salımı için alternatifler sunmak ödülü
getirdi”
Çalışmada küresel ısınma merkezli araştırmalar yaptıklarını
belirten Dr. Ethem Çanakoğlu, karbon piyasasında yatırım yapmakta
olan bir elektrik firmasının alacağı kararların sonuçlarını
değerlendirdiklerini söyledi. Çanakoğlu, “Bu çalışmada amacımız,
karbon salınımını azaltma yöntemlerini sunmak. Çalışmada Türkiye
elektrik piyasası verileri kullanılarak karbon kısıtlamaları
getirilmesi durumunda yeni yatırım yapacak firmaların temiz enerji
alternatiflerine yönelimlerinin ne boyutta olacağını araştırdık.
Sonuç olarak karbon kısıtlama uygulamalarının ve firmaların risk
algısının yenilenebilir enerjiye yatırım kararlarında etkili olduğu
ve sıkı karbon politikaları ile firmaların risklerini artırmadan
yenilenebilir enerjiye geçiş alternatiflerinin mümkün olduğunu
gösterdik. Küresel ısınmanın geleceğin en önemli sorunu olacağı göz
önüne alınacak olursa, akademinin bu sorunun olası etkileri ve
çözümleri üzerine pratik yaklaşımlara da araştırmalarında yer
vermesine gerek duyulmaktadır. Bu çalışmaya verilen ödül de
özellikle böyle önemli bir soruna yöneylem yaklaşımları ile çözüm
arandığı için verildi” dedi.
“Ödülü online olarak aldık”
Verilen ödülün önemi hakkında konuşan Dr. Ethem Çanakoğlu şunları
söyledi; “Bazen bir çalışma yıllarca sürebilmektedir. Çalışmanın
sonuçlarının yüksek prestijli dergilerde yayınlanması ve akademik
dünya tarafından takdir görmesi başlı başına mutluluk verici olsa
da sonunda böyle bir ödül ile çalışmanın değer bulması ayrıca
tarifsiz bir kıvanç kaynağı. Ödülün Sir Charles Goodeve adını
taşıyor olması gurur verici. Alanın kurucularının izinde gidiyor
olmak ve köklerini onların attığı yöntemleri günümüz problemlerinin
çözümleri için uygulamak ve sonucunda da onların adına verilmiş bir
madalya ile ödüllendirilmiş olmaktan çok mutluyum. Karbon salınımı
ile ilgili bir çalışmanın sonucunda bu ödülü kazanmış olmak,
küresel ısınmanın günümüzün en önemli sorunu olduğu bir dünyada çok
anlamlıdır. Bu ödül normalde her yıl düzenlenen OR konferansında
anons edilirken, bu sene ise online olarak duyurulmak zorunda
kalındı. Ödülü aldığımız yıl konferansta bulunamamak da pandeminin
getirdiği bir diğer şanssızlık oldu.”
“Karbon emisyonunun sınırlandırılması
beklenmekte”
Ödülün bir diğer sahibi olan BAU Endüstri Mühendisliği Bölümü Dr.
Esra Adıyeke ise, “Biz bu araştırmada küresel bir sorun olan iklim
değişikliğine yol açan sebepler arasında önemli paya sahip olduğu
bilinen karbon salınımını azaltmaya yönelik üretim ve yatırım
planlaması modelleri geliştirdik. Ele aldığımız problemde elektrik
üretimi faaliyetleri sonucu açığa çıkan karbon gazını azaltacak
teknoloji, yakıt ve üretim kapasitesi seçimlerini muhtelif fiyat
belirsizlikleri altında modelledik. Bu belirsizlikler arasında
yalnızca ürün ve yakıt fiyatlarını değil, aynı zamanda karbon
fiyatlarını da göz önünde bulundurduk. Model böylelikle ilgili
taraflara çeşitli piyasa risklerine karşı dayanıklı faaliyet
planları oluşturmada yardımcı olabilecek bir karar desteği
verebilmekte. Şuan Türkiye’de sosyal sorumluluk esasına dayalı bir
Gönüllü Karbon Piyasası işler halde ve önümüzdeki yıllarda
ülkemizin emisyon ticareti piyasalarına dahil olması yönünde
hazırlıklar yapılmakta. Bu da gelecek yıllarda yasal zorunluluk
olarak karbon emisyonunun sınırlandırılması anlamına geliyor.
Dolayısıyla modellerin karbon kısıtlı çerçevede geliştirilmiş
olması paydaşlara gelecek yıllardaki süreçlerle ilgili şimdiden
bilgi sağlaması açısından önem arz etmektedir.” şeklinde
konuştu.