Yıldırım’dan Trabzonspor’a şike salvosu
Abone olFenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, “Bazı rakip kulüp başkan adaylarının ve hatta UEFA Kurullarında görev yapan bir Federasyon Başkanın...
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, “Bazı rakip kulüp
başkan adaylarının ve hatta UEFA Kurullarında görev yapan bir
Federasyon Başkanının Trabzonspor’un ücretli avukatı olarak sahte
makbuz düzenlediği yönündeki iddialar oldukça çarpıcı ve
manidardır" dedi.
Sarı-lacivertli kulübün başkanı Aziz Yıldırım, Fenerbahçe
Dergisi’nin 136. sayısında yayınlanan başyazısında, “Fenerbahçe
Yönetimi olarak tüm branşlardaki takımlarımızın bugününü ve
yarınlarını planlamaya tüm gücümüzle devam ediyoruz. Yeni sezon
öncesinde, gündemimizdeki en hayati sorunlardan biri; kötü ve
çirkin tezahürat sonucunda aldığımız saha kapatma ve para
cezalarıdır” dedi.
“CEZALAR DAYANILMAZ BİR NOKTAYA GELDİ”
Verilen cezaların Fenerbahçe için dayanılmaz bir noktaya geldiğini
vurgulayan Yıldırım, “Son 3 sezonda defalarca sahamız kapandı;
birçok hayati maça taraftar desteğimizden büyük ölçüde yoksun
çıkmak zorunda kaldık, milyonlarca lira zarara uğradık. Sezon
başında kombine biletlerini alarak kulübümüze büyük bir destek
sağlayan taraftarlarımız, bu cezalar yüzünden maçlara gelemediler,
mağdur oldular. Feneriumlar’da maç günlerinde ciddi derecede gelir
kaybı oldu. Aynı şekilde çevre esnafı da büyük kayıplar yaşadı. Bu
maçlarda kadın ve çocuk taraftarlarımızın varlığı bizim için her
zaman teselli kaynağı olsa da; futbola ciddi yatırımlar yapan,
amatör sporlara öz kaynaklarıyla destek olmaya gayret eden
kulübümüz için gelinen nokta, artık can sıkıcı olmaktan çok daha
öteye geçmiş durumdadır” diye konuştu.
“MAKSATLI OLARAK KULÜBÜMÜZE ZARAR VERMEK İSTEDİLER”
Yıldırım, Spor Toto Süper Lig’in son haftasında oynanan Kayserispor
karşılaşmasından sonra alınan 2 maçlık cezayı hatırlatarak, “Bu
cezaya neden olan sebepler; disiplin talimatının ivedilikle gözden
geçirilmesi ve sil baştan hazırlanması konusunda herkes için çok
ciddi bir uyarı niteliği taşımaktadır. Hatırlatmak gerekirse; uzun
süredir Fenerbahçe’de kaos oluşturmak isteyen belirli kişilerin
ekonomik katkısıyla kulübümüze karşı sürekli muhalif ve saldırgan
bir tutum içinde varlıklarını sürdürmeye çalışan bir taraftar
grubuna mensup 30-40 kişi, şampiyonluğumuzu ilan ederek çıktığımız
Kayserispor maçının en başından itibaren, planlı, programlı,
maksatlı ve maçın skorundan ve gidişatından tamamen bağımsız bir
şekilde, kasıtlı olarak dakikalarca küfürlü tezahüratta bulunarak
kulübümüze zarar vermek istemişler ve maalesef, ceza
yönetmeliğindeki mevcut uygulama yüzünden amaçlarına ulaşmışlardır.
Bu kişilerle ilgili gerekli hukuki girişimlerin başlatıldığını da
bu vesileyle ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.
“SUÇLUDAN BAŞKASI CEZALANDIRILAMAZ”
Mevcut ceza uygulamasının kötü niyetli kişi ve gruplar için
tehlikeli bir tehdit unsuru haline geldiğini belirten Yıldırım, “Bu
kişilerin cezaya yol açan tavır ve davranışları, kombine bileti
olan ve olayla uzaktan yakından ilgisi olmayan binlerce taraftarı
doğrudan etkilemektedir. Kulüp otomatikman ceza almakta, bir
sonraki maç seyircisiz oynanmakta, gelir kaybı milyonlarca lirayı
bulmakta ve de takip eden ilk seyircili maçta bu kişiler yeniden
tribünlere gelip icraatlarına devam etmektedirler. Türk futbolunun
artık bu kısır döngüden kurtulması gerekmektedir. Mevcut
yaptırımların hiçbir işe yaramadığı ortadadır. Kulüplerin eli kolu
bağlı durumdadır. Burada yapılması gereken; evrensel hukuktaki
cezanın şahsiliği ilkesini hayata geçirmektir. Bu ilkeye göre suç
kişiseldir ve suçludan başkası cezalandırılamaz” ifadelerini
kullandı.
“FUTBOL DİSİPLİN TALİMATI YENİDEN DÜZENLENMELİ”
Mevcut disiplin talimatında çirkin ve kötü tezahüratın süresiyle
ilgili uygulamanın da yeniden düzenlenmesi gerektiğine değinen
Yıldırım, şunları söyledi:
“Kasıtlı olarak yapılan kötü tezahürat dışında, maçın gidişatı
içinde yapılan tezahüratın da, ağızdan çıktığı anda rapora
yazılması ve ceza sebebi sayılması, tribündeki diğer taraftarların
ve görevlilerin uyarısıyla kötü tezahüratın susturulabilme
seçeneğini anlamsız kılmaktadır. Sonuç olarak fiili işleyen kişi ya
da gruplar yerine kulüplerin cezalandırılması yönteminin hiç bir
işe yaramadığı ve Türk futboluna zarar verdiği çok açıktır. Kötü
tezahüratta devamlılık unsurunun aranmaması da, uygulamada adil
olmayan sonuçlara yol açmaktadır. Tüm bu yönleriyle Futbol Disiplin
Talimatı’nın süratle gözden geçirilip, yeniden düzenlenmesi ve yeni
sezona yetiştirilmesi gerekmektedir.”
“SPEKÜLASYONA İTİBAR ETMEYİN”
Yıldırım, transfer çalışmalarının titizlikle sürdürüldüğünü
vurgulayarak, “Transfer çalışmalarımız teknik direktörümüz Sayın
Ersun Yanal’ın raporları ve takımımızın ihtiyaçları doğrultusunda
devam etmektedir. Bu çerçevede belli bir ciddiyet seviyesine ulaşan
transfer girişimleri, yasa gereği Kamuyu Aydınlatma Platformu’na
bildirilmektedir. Transfer dönemlerinde medyada çıkan yüzlerce
asılsız transfer haberi, borsada işlem gören bir şirket olan
Fenerbahçe Futbol A.Ş.’nin yatırımcılarını olumsuz etkilemekte ve
taraftarlarımızı gereksiz bir beklentiye sokmaktadır. Oluşturulan
bu suni ortam, diğer kulüpleri ve yönetimlerini de zor durumda
bırakmaktadır. Bu haberlerden etkilenen taraftarlar günlerce hayali
bir transferin peşinden koşmakta ve bu transfer gerçekleşmeyince de
kulüp yönetimlerine karşı bir tutum içine girmektedirler. Aynı
şekilde gündemde olan ama gizli kalması gereken bir transferin de
medyaya yansıması ve speküle edilmeye başlanması, o transferin
gerçekleşme şansını hızla aşağıya çekmektedir. Dolayısıyla çok
hassas bir süreç olan transfer dönemlerinde kulübümüzün resmi yayın
organları dışında hiç bir haber ve spekülasyona itibar edilmemesini
bir kez daha rica ediyorum” şeklinde konuştu.
“BÜYÜK BİR MÜCADELE İÇİNDEYİZ”
3 Temmuz’dan bu yana camia olarak büyük bir mücadele içinde
olduklarını dile getiren Yıldırım, “Bu mücadelede, haklı ve dik
duruşumuz artık bizim karakterimizdir. Bununla birlikte, ebedi
dostlarımız olan kimi kulüp yönetimlerinin 3 Temmuz’dan her tür
faydayı sağlamak adına Türk sporunun ve Türkiye’nin menfaatlerini
bir kenara bırakarak kendi yönetsel başarısızlıklarını örterek,
genel kurul ve divan kurullarında dikkatleri başka tarafa çekmek
üzerine kurguladıkları algı mühendisliği çabalarını dikkatle takip
etmekteyiz. Hemen belirteyim ki bu yönetimlerin Fenerbahçe’ye zarar
vermesi asla mümkün değildir. Zira ateşin hükmü cürmü kadardır.
Ancak bu yönetimlerin onarılmaz yaralar açtıkları husus, camialar
arasındaki ebedi dostluklar ve Türk Sporu’nun bizzat kendisidir. Bu
nedenle taraftarlarımızın bu başarısızlık stratejisi içeren
açıklama ve tasarruflara itibar ederek, diğer kulüplerimizin
değerli taraftarlarıyla yaşanmasını istemediğimiz olaylara taraf
olmasını asla arzu etmemekteyiz” diye konuştu.
“3 TEMMUZ SİYASİ BİR DAVADIR”
Yıldırım, 3 Temmuz’un tüm uygulayıcılarının görevden alınmalarının,
haklarında soruşturmalar açılmasının ve ülke gündeminden süratle
uzaklaştırılmalarının tesadüf olmadığını söyleyerek, “İlk günden
beri söylediğim gibi 3 Temmuz siyasi bir davadır. Bu dava,
Türkiye’ye ve Türkiye’nin tüm sosyal ve ekonomik bloklarına hakim
olmak isteyen grup ve oluşumların kirli bir tezgahıdır. Ve bu
tezgahın umulduğu gibi tarihin karanlık köşelerinde unutulmasına
asla izin vermeyecek; ölene kadar bunun takipçisi olacağımızı bir
kez daha tekrar ediyorum. Bununla birlikte, son dönemde yaşanan
gelişmeler haklılığımızı ve isyanımızı doğrulamaktadır. Her ne
kadar aynı tür hukuka aykırı delil ve makamlarca hiçbir kulübün bu
şekilde yargılanmasına izin vermeyeceğimiz gerçeğinin yanı sıra; bu
kaos ve kumpas kampanyasını yürütenlerin artık kendi yaşadıklarını
da gözden geçirme zamanı gelmiş ve geçmektedir” dedi.
“OTYAKMAZ’IN AÇIKLAMALARI TÜRK FUTBOLU İÇİN ÖNEMLİ”
Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz’ın açıklamalarının Türk
futbolu ve Fenerbahçe açısından önemli olduğunu vurgulayan
Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
“Özel Yetkili Mahkeme’nin verdiği kararda, ‘Fenerbahçe Spor Kulübü
Yöneticileri, Trabzonspor’un teşvik eylemlerini engellemek için bir
takım faaliyetlerde bulunmuştur’ tespiti yer almasına rağmen bu
durum aynı mahkeme tarafından karara yansıtılmamasına karşın Sayın
Otyakmaz’ın açıklamalarıyla artık sübuta ererek fiili bir durum
haline gelmiştir. Kaldı ki, 3 Temmuz’dan fayda sağlamak isteyenler
bu gelişmeler karşısında hiçbir açıklamada ve itirazda dahi
bulunamamışlardır. Fenerbahçe, tüm bu yaşananların ve
yaşatılanların üzerine gitmekte kararlıdır. Bununla ilgili gerek
UEFA’da gerekse iç hukuka yönelik yargısal süreci başlatmıştır.
Hukuk havarisi kesilen kimi kulüplerin kendi hukukçuları tarafından
kendi kulüplerinin içini boşaltmaları ve sahte evrak
düzenlemelerine dair iddialar ve davalar da dikkatle takibimiz
altındadır.”
“İDDİALAR ÇARPICI VE MANİDARDIR”
Yıldırım, bugün bir gazetede yayınlanan iddianameye dikkat çekerek,
“3 Temmuz’un tanıdık isimlerinden olan; bazı rakip kulüp başkan
adaylarının ve hatta UEFA Kurullarında görev yapan bir Federasyon
Başkanının Trabzonspor’un ücretli avukatı olarak sahte makbuz
düzenlediği yönündeki iddialar oldukça çarpıcı ve manidardır. Her
şeye rağmen bu oyun takımlarına gönül verenlerin oyunu değildir. Bu
oyun, spor dışındaki mecralarla menfaat ve çıkar ilişkileri kuran,
Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe’nin tasviyesi halinde kendi
‘endüstriyel’ futbollarını kurgulamaya çalışan karanlık isimlerin
karanlık oyunlarıdır; Bu oyun tarafımızdan bozulacaktır. Ve gün
gelecek; yenilgi ve hüsran Fenerbahçe düşmanlarının
değiştiremeyecekleri kaderi olacaktır” ifadelerini kullandı.
(İHA)