Yıldırım'a 169, boğaz kesene 24 yıl

Şike yasasının mevcut halini çok ağır bulanlardan birisi de Trabzonspor Başkanı Sadri Şener oldu. Şike iddianamesinde Yıldırım'a istenen hapis cezalarına böyle isyan etti: “Aziz Bey'e 50 ile 169 yıl, öbür tarafta biri öbürünün boğazını kesiyor, 24 yıl. Ben hukukçu değilim ama vicdanen pek uymuyor.”

Trabzonspor'un UEFA Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde yarın oynayacağı Lille maçı için kente gelen kulüp başkanı Sadri Şener, gündemdeki konuları değerlendirdi.

FEDERASYONUN İŞİ ZOR

Futbolun keyif vermesi için futbolcunun, başkanın, seyircinin ve hakemin keyifli olması gerektiğini belirten Şener, “Federasyon bir Kurtuluş Savaşı içine girmiş, bir harp halinde devam ediyor. Adamcağızın başına her gün bir iş çıkıyor. Her şeye bir şekilde cevap veriyor, veremiyor, bazılarını gizli tutmaya çalışıyor. Sonuçta açıkladığı şeylerle de hiç hoş olmayan şeyler çıkıyor ortaya. Onlar için de çok zor” diye konuştu.

BU KANUN OLMADI

Şener, Türk futbolunun toparlanabilmesi için Futbol Federasyonu ve ligin yeniden dizayn edilmesi gerektiğini kaydederek, “Bu kanun olmadı. İnsanlara öyle ömür boyu cezalar vererek, asarak keserek, bir suç varsa tabi karşılığını alacak, bir yere de gidildiğini pek şey yapmıyorum. Gazetede okuyoruz Aziz Bey'e 50 ile 169 yıl, öbür tarafta biri öbürünün boğazını kesiyor, 24 yıl. Ben hukukçu değilim ama vicdanen pek uymuyor” ifadelerini kullandı.

SPOR ADAMI OLARAK SIKILDIM ARTIK

Yaşanan süreçten bir spor adamı olarak sıkıldığını dile getiren Şener, “Sıkıldık mı, sıkıldım tabi spor adamı olarak artık. Hele bu yaştan sonra da artık sahaya girdin girmedin, antrenmana gittin gitmedin gibi konular biraz bana şey gelmeye başladı” dedi. Futbolcuların maça çıkması ve antrenman yapması gerektiğini vurgulayan Şener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben bir hukukçu değilim. Bunu engelleyemezsin diyen de varmış herhalde. Vederson'un avukatları öyle söylüyormuş. Ama ben burada bir şeyi hatırlatmaya çalışıyorum. Futbolcular maça çıkmalı, antrenman yapmalı. Bunların futbol hayatı falan bitmemeli. Bizimki mühim değil yani ben kulüp başkanı olarak maça gitsem ne olur gitmesem ne olur. Onlarınki bence daha önemli. Tekrar Sayın Cumhurbaşkanı'na gönderecekler ise tadil edip göndermeleri lazım. Ama tabi tadil edip gönderince Sayın Cumhurbaşkanı'nın tekrar geri gönderme hakkı doğuyor. O da ayrı bir konu. Politik birtakım konular.”

KANUNUN ÜZERİNDE BİRAZ DAHA ÇALIŞILMALIYDI

Sadri Şener, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün veto ettiği şike cezalarının azaltılmasını öngören yasayla ilgili, “Birazcık daha üstünde çalışılıp gönderilseydi daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Bugün söylediklerine göre aynen geri göndereceklermiş” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin “4 partinin katılımı ve işbirliğiyle çıkartılan (Sporda Şiddet) kanun değişikliği, tekrar Meclis gündemine aynı haliyle gelirse, biz sözümüzün ve kararlılığımızın sonuna kadar arkasında duracağız” şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Şener, “İşlerine karışmak benim haddim değil ama şahsımla ilgili söylemiyorum, bir sürü futbolcunun, antrenörün maç seyretmemesi anayasaya aykırı bir kere. Ben nasıl kanunların ciddiyetine inanıyorsam, herkesin de anayasanın ciddiyetine inanması lazım. Hüküm giymeden çalışma hakkını kısıtlayamıyorsun” diye konuştu.

KULÜP BİNASINA GİTMEK İÇİN ANTREMAN SAHASINA GİRMEM LAZIM

Kendisi için konulan “Statlara girme yasağı”nı değerlendiren Sadri Şener, kanunun o maddesinin yanlış olduğunu söyledi. Kanunların eleştirilebileceğini belirten Şener, şunları kaydetti: “Kanunun zaten aceleyle çıkarıldığını iddia etmeyen yok. Şimdi bir kulübün başkanı ya da yöneticisi maçı veya antrenmanı seyredemez dediğiniz zaman öyle komik şeyler çıkıyor ki ortaya uygulanabilir değil. Trabzonspor'un tesislerinde bizim binaya gidebilmek için antrenman sahasından geçmeniz lazım. Uygulama bu İkincisi gidip imza atma işi var. Benim bildiğim oradan sorumlu kulüp başkanı. Seyircilerin gidip imza atması lazım. Ama yazılmış, pat diye gitmiş çıkmış bir kanun. Şimdi düzeltilmeye çalışılıyor.”