Yıldırım Akbulut fıkraları!
Galerinin tamamı için tıklayınızYILDIRIM AKBULUT, DEMİR LEYDİ MARGARET THATCHER'IN DAVETİ
ÜZERİNE İNGİLTERE'YE GİDECEKTİR. ANCAK İNGİLİZCE BİLMEDİĞİNDEN
PANİĞE KAPILMIŞTIR. DANIŞMANINI ÇAĞIRARAK ONA NE YAPMASI GEREKTİĞİ
SORAR.
DANIŞMANI ANLATIR: "BAŞBAKANIM, PANİĞE MAHAL YOK. HER ŞEY ÇOK KOLAY
OLACAK. UÇAKTAN İNECEK VE ORADAKİ EN YAŞLI GÖRÜNÜMLÜ BAYANIN ELİNİ
SIKACAKSINIZ. DAHA SONRA SİZİN İÇİN SERİLMİŞ OLAN KIRMIZI HALININ
ÜZERİNDE YÜRÜYEREK ASKERİ KARŞILAMA TABURUNA DÖNÜP SELAM
VERECEKSİNİZ. ASKERE SÖYLEYECEKLERİNİZİ KÜÇÜK BİR KAĞIDIN ARKASINA
YAZIP KRAVATINIZIN ARKASINA İĞNELEYİN. GEREKTİĞİNDE
BAKARSINIZ."
YILDIRIM AKBULUT DURUMUN BU KADAR BASİT OLDUĞUNU DUYUNCA NEŞELENİR
VE, "YAŞA BE" DİYEREK DANIŞMANINA SARILIR.
YOLA KOYULURLAR. YILDIRIM AKBULUT UÇAKTAN İNDİKTEN SONRA MARGARET
THATCHER'IN ELİNİ SIKAR VE ASKERE DÖNEREK ŞÖYLE DER: "HELLO
SOLDİER. POLO GIRAVATLARI, MADE İN TURKEY."