Yeşil'i öldürmeye fırsat bulamadılar!
Abone olTBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu başkanı Ayhan Sefer Üstün, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın yaşadığını düşündüğünü açıkladı
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan
Sefer Üstün, 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın sözleşmeli
futbolcu gibi kullanıldığını ve hala yaşadığına inandığını söyledi
ve ekledi:
"Onu yıllarca kullananlar, temizlik yapmaya fırsat bulamadan canlarının derdine düştü"
Akşam gazetesinin haberine göre, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, 'Terörden Kaynaklı Yaşam Hakkı İhlali Alt Komisyonu'ndaki görüşmelerle başlayan 'Yeşil' tartışmasını değerlendirdi.
SON YILLARA KADAR ÇALIŞIYORMUŞ!
Mahmut Yıldırım'ın vatandaşlar arasındaki adı
'sakallı', resmi kod adı ise
'Yeşil'. TBMM İnsan Haklarını İnceleme
Komisyonu'na gelen dilekçelerden anlıyoruz ki çok farklı yerlerde,
çok farklı birimlerde çalışmış. Son yıllara kadar da
kullanılmış.
YEŞİL'İ KİMLER KULLANMIŞ?
Birçok birim tarafından kullanılmış. MİT, Emniyet, Jandarma İstihbarat, askeri istihbarat... Sanki, bir yerde sözleşmeli futbolcu gibi bütün birimleri gezmiş, öyle gözüküyor!
YEŞİL'İ ÖLDÜRMEYE VAKİT BULAMADILAR
Ben Yeşil'in yaşadığına inanıyorum! Ama resmi bir duyum değil bu. Dediğim gibi bize gelen dilekçelerden de anlıyoruz ki beş-altı yerde, dört-beş sene çalışmış, sonra çeşitli sebeplerle bağlar kopmuş. Her birimde tabii, kanundışı, hukukdışı işler yapmış. Bu tür işler yapanları, daha sonra onu kullanan birim içindeki etkin insanlar imha eder. Tarık Ümit, Cem Ersever gibi. Ama Yeşil'i öldürmeye vakit bulamadılar.
2002'de AK Parti iktidara geldi ve derin yapılanmaların üzerine cesaretle gitmeye başladı. Ergenekon, vs. Kendi canlarının derdine düştüğü için temizlik yapmaya vakit bulamadı. Karanlık dönem devam etseydi, muhtemelen Yeşil'i konuşmasın diye öldürür, yok ederlerdi. Yeşil'in yaşadığını tahmin ediyorum. AK Parti döneminde tek bir faili meçhul cinayet oldu, o da Necip Hablemitoğlu. Eğer Yeşil gibi meşhur bir adam öldürülse, mutlaka duyulurdu! Zaten bu saatten sonra da öldüremezler. Şüphe çeker, takip edilerek izin kime gittiği bulunabilir.
BİZE ÇOK İHBAR YAĞIYOR
Dilekçelerde, bazı faili meçhullerin Yeşil tarafından işlendiğinden, şüphelerden söz ediliyor. Faili meçhul cinayetlerle ilgili gelen tüm dilekçeleri, savcılıklar harekete geçsin diye başkan olarak savcılıklara gönderiyor, ihbarda bulunuyorum. Çünkü asıl sorumlu ve yetkili yer savcılıklardır. Tunceli'ye, Kars'a gönderdiğim çok dilekçe var. Görevimiz, savcılıkları harekete geçirtmek ve cesaretlendirmek. Arkasından kamuoyu desteği, siyasi destek veya Meclis desteği olmadığını hissettiğinde geri çekilir. Faili meçhuller bu zamana kadar çıkarılamamışsa, yargının arkasında kamuoyu ve siyasi destek olmamasındandır.
Yaptıklarımız hep yargıya destek amaçlı. Son dönemde yargı iki önemli soruşturma yürütüyor. Biri Diyarbakır'da, eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ'ın karıştığı öne sürülen faili meçhullerle ilgili dava. Diğeriyse Ayhan Çarkın'ın itiraflarıyla 1990'larda Ankara'da işlenen dört faili meçhul cinayete ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın devam ettirdiği soruşturma ve dava.
FAİLİ MEÇHUL KOMİSYONU KURABİLİRİZ
Biz şu anda sadece terörden kaynaklı yaşam hakkı ihlallerini inceleyen bir komisyon kurduk. Şimdi faili meçhul cinayetleri araştırma komisyonu kurmak istiyoruz. Komisyonumuz bünyesinde bu konuda alt komisyon kurulması için de ışık aldım. Parti grupları anlaşırsa kuracağız. Muhalefet, müstakil kurulmasını istiyor. Ancak Genel Kurul kararıyla kurulacak Araştırma Komisyonu, en fazla dört ay, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ise zaman baskısı olmadan 2015'e kadar çalışabilir.