Yeşilçay'ın oğlu para basacak
Abone olCem Özer ve Nurgül Yeşilçay'ın dün meydana gelen çocukları Osman Nejat kısmetiyle geldi. Çift, çocuklarının fotoğraflarını 75 bin YTL'ye sundu. Fakat para başkasına ait.
Sinema sanatçıları Nurgül Yeşilçay-Cem Özer çiftinin, dün
dünyaya gelen çocukları Osman Nejat’ın fotoğraflarının yayın
hakkının 75 bin YTL’ye verileceği ve elde edilecek gelirin Türk
Eğitim Vakfı, Sokak Çocukları Vakfı ve TOÇEV hesabına aktarılacağı
bildirildi. Gebze’deki Anadolu Sağlık Merkezi John Hopkins
Hastanesi’nde doğum yapan Nurgül Yeşilçay, eşi Cem Özer, hastanenin
Kadın Sağlığı Bölümü’nden Op. Dr. İbrahim Sözen, Yeşilçay’ın
doktoru Doç. Dr. Melahat Dönmez basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya, suda doğum üzerine seminer vermek üzere Türkiye’ye
gelen ve doğuma gözlemci olarak katılan, suda doğumun öncülerinden
Barbara Herper de katıldı. Cem Özer, suda yapılan doğumla 3 kilo
412 gram ağırlığında ve 51 santim boyunda dünyaya gelen bebeğe
Osman Nejat adını verdiklerini belirtti. Bebeğin fotoğraflarını
yayınlama hakkının 75 bin YTL karşılığı verileceğini ifade eden
Özer, bu paranın Türk Eğitim Vakfı, Sokak Çocukları Vakfı ve
TOÇEV’e aktarılacağını kaydetti. Fotoğraflara, şu ana kadar
herhangi bir yayın kuruluşunun talip olmadığını, birden fazla
başvuru olursa, yayın hakkının ilk başvurana verileceğini
vurgulayan Özer, niçin böyle bir yolu tercih ettiklerinin sorulması
üzerine, "Oğlumuz bu kadar ilgiye değiyorsa ve bu kadar şanslıysa,
bu şans diğer tüm çocuklar için de bir şekilde olmalı. Biz Türkiye
gerçeğini görmezden gelemeyiz. Tüm çocukların en az oğlumuz kadar
ilgiye, şansa ve yaşamaya hakkı var" dedi. BEBEK ADINI DEDESİNDEN
VE YAĞMURDERELİ’DEN ALDI Cem Özer, oğlunun adının nereden
geldiğinin sorulması üzerine de şunları kaydetti: "Son dönemde,
çocuklara anlamı bilinmeyen adlar veriliyor. Biz ise bir geleneği
sürdürmek istedik. Nurgül’ün annesi, benim babam hayatta değildi.
Kız olsaydı Nurgül’ün annesinin adını verecektik, erkek olunca
babam Nejat’ın ismini verdik. Bizim ilişkimiz ’Melekler Adası’
isimli dizide başladı. Dizinin tüm oyuncularının adını veremezdik.
Tüm ekibi temsilen, dizinin senaristi Osman Yağmurdereli’nin ismini
de göbek adı olarak taktık." Nurgül Yeşilçay ise anlamı olmayan
isim takmalara tepki koyduklarını belirterek. "Bir ara en anlamsız
isim olarak (Kip) ismini takmayı dahi şaka yollu düşündük, daha
anlamsızı olamazdı" dedi. "TÜM ANNELERE TAVSİYE EDERİM" Yeşilçay,
doğumun yüzde 90’lık bölümünü suyun içinde geçirdiğini, tüm ağrı ve
sancılarının suya girdiği zaman yarı yarıya azaldığını, bornozunu
çıkartıp sudan çıktığı esnada ise doğumun gerçekleştiğini söyleyen
Nurgül Yeşilçay, duygularını şöyle ifade etti: "Tüm anne adaylarına
suda doğum yapmalarını tavsiye ediyorum. Suyun içinde çocuğun
birden dışarı çıktığını görmek müthiş bir duygu. İlk doğan her
bebekte olduğu gibi, bizim bebeğimiz de çok çirkin, buruş buruştu.
Benim doğum dönemim de çok kolay geçti, kesinlikle ikinci çocuğu
düşünmeye başladım bile. Dizilere de çocuğumuzla gidip geleceğiz. O
da her çocuk gibi, ailemizin normal koşullarında büyüyecek." Cem
Özer de suda doğuma ilişkin değerlendirmede bulunarak, bu doğumu
sezaryenle doğuma tepki olarak düşündüklerini belirterek,
sezaryenin çocuğa ve anneye zarar verdiğini öne sürdü. Sezaryenin
ekonomik açıdan da külfetli olduğunu savunan Özer, anne adaylarının
bundan uzak durmalarını önerdi. Doç. Dr. İbrahim Sözen ise doğumun
genç çifte 3 bin 500 YTL’ye mal olduğunu, hastanelerinde normal
doğumların maliyetinin 3 bin, sezaryenle doğumun ise 4 bin 200
YTL’ye kadar çıktığını söyledi. Suda doğumun öncülerinden Barbara
Herger ise sezaryen karşıtı olarak bu doğumu izlediğini
vurgulayarak, "Burada önemli olan, bir kadının teknolojik olmayan
yöntemler üzerinden de doğum yapabileceğinin kanıtlanmasıdır" diye
konuştu.