Yerli monoraıl kentlerin ulaşım sorununu çözmeye aday
Abone olDüzce’de tamamı yerli malzemeler kullanılarak üretilen yerli Monorail sistemi hem trafik sıkışıklığı sorunu çözülecek hem de ulaşımın maliye...
Düzce’de tamamı yerli malzemeler kullanılarak üretilen yerli
Monorail sistemi hem trafik sıkışıklığı sorunu çözülecek hem de
ulaşımın maliyeti düşürülecek.
Düzce’de kurulu fabrikada tamamı yerli imkanlarla üretilen Monorail
sistemi ile kentlerin ulaşım sorununun çözülmesi amaçlanıyor.
Çilimli ilçesinde yaklaşık 2 kilometrelik bir alanda kurulu bulunan
sistem, meraklı vatandaşların da ilgi odağı oluyor. Havadan ulaşım
aracına binen vatandaşlar, “Çok konforlu keyifli bir yolculuk
şekli. Etrafı seyrederek stressiz bir yolculuk yapıyoruz. Böyle bir
ulaşım aracını Türkiye’ye kazandırmak çok önemli olsa gerek diye
düşünüyorum. İnşallah Türkiye’nin her ilinde böyle ulaşım aracına
kavuşulur” dedi. Monorail’e binen çocuklar ise böyle bir ulaşım
aracının "10 numara" olduğunu, Türkiye’nin her yerinde olması
gerektiğini ve her gün binmek istediklerini söyledi.
Simetri Fabrikası Yönetim Kurulu Onursal Başkanı Necmettin
Gençyılmaz, “Dünyanın ihtiyacı olan trafik sorununu çözmek için
hocamla beraber yola çıktık. Bugün içinde bulunduğumuz bu sistemi
geliştirerek trafiğin sıkışık olduğu bölgelere bunu uygulamak
istiyoruz. Bunun için çalışıyoruz. Hem çevre bakımından hem yolcu
bakımından hem trafik sıkışıklığı bakımından bu sıkıntıdan halkı da
şehirleri de kurtaracağımıza inanıyorum” diye konuştu.
Elektronik Yüksek Mühendisi ODTÜ Yönetim Kurulu Başkanı Türkarge
Ulaşım Savunma Enerji ve Makina Teknolojileri AŞ Yönetim Kurulu
Başkanı Sabahattin Çelik, proje hakkında bilgi verdi.
Çelik, “10 yılı aşkın süredir Türkiye’deki kent içi ve şehirler
arası ulaşım sorununu raylı sistemle çözmek için çalışmalara
başladım. Bir yıla yakın süredir de Düzce’de bu 3 adet vagon ve
platformun üretimine başladık. Bir iki hafta öncede testleri
bitirdik. Şimdiden yurt içinde üç tane büyükşehir belediyesi ile
görüşmelerimiz ve prensip anlaşmalarımız oldu. Bu arada daha büyük
talep ise yurt dışından geldi. Ukrayna, Litvanya, Nijerya’da 2
şehir için çok büyük planlar var. Bir de bu aşamada İran ile
tamamını kapsayan, teknoloji bizden, yatırım onlardan, ülke bazında
bir iş birliği anlaşmasınıh görüşmelerine başladık” dedi.
Ayakta yolcu taşınmayacağını belirten Çelik, “Tamamen hizmet
kalitesini yükseltmek için kompakt 18-20 kişilik. Yolcuların tamamı
oturarak seyahat ediyor. Ayakta yolcu taşınmayacak. Deri
koltuklarda seyahat etmelerini sağlıyoruz. İstediğimiz kadar vagonu
arka arkaya bağlayarak talebi karşılayabiliyoruz. Dünyada ilk ve
tek servomotor bu araçlarda kullanıldı. Kontrolü mümkün olan
motorlar. Bu yüzden de herhangi bir sürücüye gereksinim duyulmuyor.
Bir diğer avantajı ise 1 dakika sıklıklarla rahat bir şekilde
çalışabilen bir sistem. Dışı tamamen kompozit, bu yüzden 50-100 yıl
sonra baktığında da çürümeyen, eskimeyen ve çift yönlü klima
sistemi olacak seri üretim yaptığımız zaman. Geri beslemeli bir
fren sistemimiz var. Yani biz hızlanırken enerji veriyoruz,
yavaşlarken ya da fren yaparken verdiğimiz elektrik enerjisini geri
alıyoruz. Bu nedenle yaptığımız hesaplamalara göre 20 kilometrelik
bir mesafede bir yolcunun bize maliyeti 2 kuruş civarında. İşte
bunu da halka yansıtarak 1 liranın üzerinde yolcu taşımak
istemiyoruz. Mutlaka 1 lira ve altında yolcu taşıyacağız. İşletme
giderleri çok düşük. Bunun yanı sıra yapım süresi çok kısa ve ilk
yatırım maliyeti oldukça düşük. Tam donanımlı bir metro sistemi
günde 120-150 bin civarında yolcu taşıyacak bir sistemin
istasyonlar platformlar araçlar olarak maliyeti kilometrede 3
milyon doların altında” dedi.
Çelik sistemin yüzde 10-15’lik rampada aracın çıktığı yere
çıkabileceğini söyledi.
(İHA)