Yerli malı kullan lobisi
Abone olİç talebin daralmasıyla sıkıntıya düşen ISO üyeleri, hükümete sunduğu raporda yerli malın kullanımının desteklenmesini istedi
Ekonomideki genel iyşileşmeye rağmen iç talebin yeterince
canlanmaması sanayicileri düşündürüyor. Ankara'da hükümet
temsilcileri ve bürokratlarla temaslarda bulunan Tanıl Küçük
başkanlığındaki İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Üyeleri,
Türkiye'nin öncelikli sorunlarına ilişkin görüş ve önerilerini bir
rapor halinde hükümete sundu. Raporda Türkiye'de üretilen malın
kullanımının tüm alanlarda desteklenmesi istendi. Raporda bu konuda
şu ifadelere yer verildi: ‘‘Türkiye'de üretilen malın kullanımı tüm
alanlarda desteklenmelidir. Ulusal üretimin desteklenmesi ve
istihdam arttırılması yönünde, İSO ve hükümet ortak politikalar
oluşturmalıdır. Bu çerçevede Türkiye'de üretilen malın kullanılması
amacıyla İSO'nun önerisi ve TOBB öncülüğünde oluşturulan Türkiye'de
üretilen malı kullan projesi, hükümetin gündemine alınmalıdır.’’
İSO'nun raporunda, ekonomik göstergelerdeki olumlu gidişin 2003
yılında da devam etmesinin memnuniyet verici olduğu, ancak buna
rağmen, ekonomideki kırılganlığın belli alanlarda hala devam ettiği
vurgulandı. Raporda, kalıcı iyileşme için bu alanlarda mesafe kat
edilmesi gerektiği vurgulandı. Yatırımlarda istenilen düzeyde bir
artış olmadığı, üretimin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğu
ifade edildi. Ekonomideki olumlu gidişte en büyük payın, ihracatçı
sanayiciye ait olduğu, ancak girdi maliyetlerinin yüksekliği ve
döviz kurlarındaki gerileme nedeniyle ihracatçı sanayicinin
sıkıntılı bir dönem geçirdiği, bu sıkıntıların aşılamamasının,
ihracattaki başarının devamını tehlikeye sokacağı vurgulandı. İç
piyasa ağırlıklı çalışan ve ihracata dönük olmayan sektörlerin
krizin etkilerini hala taşıdığı vurgulanan raporda, bunda en büyük
etken olarak, iç talepte yeterli canlanmanın sağlanamamış olması
gösterildi. Uygulanan ekonomik programın başarısının, enflasyonla
mücadele, mali disiplinin korunması ve faiz dışı fazla hedeflerinin
bundan sonra da kararlılıkla izlenmesine ve kamu kesiminde yapısal
reformların hızla tamamlanmasına bağlı olduğu belirtildi.
(Hürriye)