Yeniden görebilmek istiyor
Abone olBaşkent’te şeker hastalığı sonucu görme yetisini kaybeden, daha sonra böbrek yetmezliği teşhisi konulan ve üç kez kalp krizi geçiren 29 yaşı...
Başkent’te şeker hastalığı sonucu görme yetisini kaybeden, daha
sonra böbrek yetmezliği teşhisi konulan ve üç kez kalp krizi
geçiren 29 yaşındaki Savaş Dalkıran, yeniden görebilmek için yardım
bekliyor.
29 yaşındaki Savaş Dalkıran, 27 yılını hastalığı ve maddi
sıkıntılar ile mücadele ederek geçirdi. 2 yaşında şeker hastalığı
teşhisi konulan Dalkıran, zamanla görme yetisini kaybetti. Böbrek
yetmezliği teşhisi de konulan Dalkıran, üç kez kalp krizi geçirdi
ancak hayata tutundu. Twitter aracılığı ile ‘#savasgörmekistiyor’
hashtagı açılarak Dalkıran’a, twitter kullanıcıları destek
oldu.
Gözleri görmemeye başladığında sosyal güvencesi olmadığı için
hastaneye gidemediğini anlatan Dalkıran, “Sosyal güvencem olmadığı
için hastaneye gidemedim. 2010 yılında özel hastanede muayene
oldum. Benden birkaç test istendi, ben bunları durumum olmadığı
için yaptıramadım. İşleri de bırakmak zorunda kalmıştım. Şuan
sadece ışığı fark edebiliyorum. Gözlerim için birkaç tedavi
uygulandı. Defalarca lazer tedavisi oldum. Damarlarım yakıldı ve
gözlerim silikon ile kaplandı” şeklinde konuştu.
Görme yetisini zamanla kaybettiğini ifade eden Dalkıran, şunları
söyledi:
“İlk önce gözlerimin önünde küçük sinekler uçuşuyor gibi oldu. Bazı
kasılmalar, ışığı görünce batmalar oldu. Ondan sonra kararmaya
başladı. İğne oldum, 25 günlük düzelme oldu.”
Maddi sıkıntılardan dolayı tedavi olamayan Dalkıran, “Muayeneye
gidemediğim için gözlerimin açılıp açılmayacağı konusunda bir fikir
sahibi olurdum. Bunu karşılayacak imkanım yok. Evimize doğalgaz
alamadım, 700 lira ile geçiniyorum. Bunun 325 lirası evin kirasına
gidiyor” diye konuştu.
Haftada 3 gün diyalize girmek zorunda kalan Dalkıran‘a umut ışığı
ise, 60 yaşındaki babası Muharrem Dalkıran’ın böbrek nakli için
testler uygulanmaya başlanmasıyla doğdu. 2011 yılında böbrek
yetmezliğinden dolayı hastaneye yatmak zorunda kalan Dalkıran,
“Böbrek hastalığımdan dolayı hastaneye yatmak zorunda kaldım.
Sosyal güvencem yoktu. Babam bankalardan kredi çekti. Hastalığım
için bu parayı kullandı. Şuan kredi kartlarının ana parası duruyor.
Faizine yetmiyor babamın maaşı” dedi.
Kalp krizi geçirerek kalbi duran Dalkıran, "Akşam saatinde diyalize
gidecektim. Doktorum öğle saatinde gitmemi söyledi. Diyalize ablam
götürüyordu. Tekerlikli sandalyeden bir anda boynum düşmüş.
Kalbimin durduğunu anlamışlar. Yoğun bakıma kaldırmışlar. Bu arada
üç defa daha kalbim durması sonucu toplam 12 dakika kalbim atmamış.
Bunun sonucunda beynime oksijen gitmemiş ve sol tarafım felç oldu.
Ailemi aramışlar, hazırlığınızı yapın gelin son kez görün diye. Onu
da atlattım Allah’ıma çok şükür. Anti depresyon ilaçları
kullanıyorum. 8 saat uyku nedir bilmiyorum. Uyumayı özledim.
Renkleri bile unutur hale geldim” diye konuştu.
Görmediği için sıkıntılar yaşadığını belirten Dalkıran, “Evden
çıkamıyorum. Gezmek için bir aracım yok. Tekerlekli sandalyeyi
zaten annem itekleyemez, babam ise 60 yaşında olduğu için. Akülü
sandalye zaten kullanamıyorum görmediğim için. Çıkıp gezmeyi çok
özledim. Gözlerim görseydi en azından diyalizime kendim giderdim.
Kimseye bağımlı olmazdım” dedi.
Hiçbir zaman isyan etmek taraftarı olmadığını ifade eden Dalkıran,
şunları kaydetti:
“Her zaman şükrediyorum. Allah’ıma şükür benden beterleri de var.
Ben sesimi duyurabiliyorum ama duyuramayanlar da var, Allah onlara
yardım etsin. Büyüklük göstersinler, benim gözlerimi açtırsınlar ve
bende bir ömür boyu dua edeyim onlara.”
Anne Fidan Dalkıran ise, “Çocuğumun gözü açılsın başka bir şey
istemiyorum. Bende birçok hastalık var. Elimizden geldiği kadar
çabaladık. Oğlum hiç hayatını yaşamadı” diye konuştu.
(İHA)