Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Sempozyumun düzenlenmesi, hazırlanış ve takdim sürecinde Millî Eğitim Bakanlığı Din Eğitim Genel Müdürlüğü, Uluslararası Medeniyet Araştırmaları Derneği MEDAR,ÖNDER İmam-Hatipliler Derneği aktif bir şekilde görev ve sorumluluk üstlenmişti.
İki açılış konuşmasından sonra ilk açılan 7 İmam-Hatip Okulundan biri olan Konya İmam-Hatip okulunun ilk mezunlarından hocamız Sayın Hayreddin Karaman, İmam-Hatip neslinin ilikleri adına, sağlığı elvermediği için online yoluyla sesleniyordu uzaklardan bizler. Kendi ifadeleriyle hocam, “bana göre bir bayram günü yaşıyoruz” belirlemesiyle, 70 yıl önceki açılışın önemine yönelik hepimizin dikkatini bir kere daha çekmişti. Bu, bayram belirlemesinden sonra hocamız “ bize bu bayram gününü yaşatan Allah’a hamd ediyorum, hayatımızı anlamlandıran biricik rehberimiz Peygamberimiz Efendimizi sevgiyle saygıyla anıyorum” ifadeleriyle sözlerine devam ettiler.
Hocamız, o yıllarda Anadolu insanının, çocuklarının geleceği için belirledikleri hedeflere yönelik bilgi verdi. Bu doğrultuda sözlerine şöyle devam etti; “.. Benim babam demirciydi. Ben de olsa olsa demirci olurdum. Hadi onu beğenmedim, bir başka zanata giderdim. Anadolu insanının, çocukları için bundan başa hedefi yoktur.”
Bu fiilî durumun o zaman itibariyle yetişmekte olan genç nesli tedirgin ettiğini ima eden hocamız sözlerine şöyle devam ediyordu; “ Bu ümitsizliğin etkisiyle ben de Çorum sokaklarında dalgın dalgın dolaşırken, bir ses duydum uzaklardan. Tellal Hüseyin Amca “ İlan olunur” diye bağırıp dikkatleri söyleyeceği şey üzerine çekiyordu adeta… Ben de merak ettim, acaba neymiş ilan olunacak o önemli husus diye. Hemen alelacele sokudum Tellal Hüseyin amcanın yanına. Benimle birlikte bütün kalabalık dikkat kesilmiş merakla ilan olunacak hususu dinlemeye koyulmuştu.”
“Tellal Hüseyin amca yaşlı, saçı-sakalı ağarmış, derviş bir şahsiyetti. İki gözü iki çeşme, ilan olunacak hususu elindeki kağıda bakıp halka açıklıyor ve İmam-Hatip okullarının yeniden açıldığını millete ilan ediyordu. Elindeki kağıttan, Kur’an-ı Kerim, Akaid, Siyer, Tefsir, Hadis, Fıkıh, Kelam, Fizik, Kimya, Biyoloji, Felsefe, Coğrafya, Tarih diye orada okutulacak dersleri sayarken “ Allahım sana şükürler olsun, bize bu günleri gösterdin cümlesi ile birlikte hüngür hüngür ağlıyordu.”
İmam-Hatip okullarının yeniden açılışı karşısında Anadolu insanının hissiyat ve tepkisini ortaya koyan bu fiilî durumu, vukuu anında müşahede edip günümüze taşıyan ve günümüz insanlığının idrakine sunan hocamız konuşmalarında İmam-Hatip okullarının hedefini de şu sözleriyle bir kere daha belirlemiş oluyordu; “ Bizim davamız İmam-Hatipcilik değil, bizim davamız medeniyet davasıdır, İslam Medeniyeti davasıdır. Biz istiyoruz ki, çocuklarımız bu medeniyetin üstünlüğüne muttali olsunlar,bilinç ve bilgi sahibi olarak, bu medeniyetin mensubiyeti içerisinde bu okullardan mezun olsunlar ve bunu hedeflesinler. Ondan sonra nereye, hangi fakülteye giderse gitsinler. Zira onlar nereye giderse gitsinler, onlar bize ait olanı yaparlar.”
Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmalarıyla devam eden açılış paneli, Cumhurbaşkanımızın konuşmalarını müteakiben Türkiye’nin muhtelif illerine mensup İmam-Hatip Lisesi öğrencilerimizin emek ve maharetlerini sübuta erdiren sergilerini Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın gezmeleriyle sona erdi.
16-17 Ekim Cumartesi Pazar günleri devam eden sempozyumda, hem İmam-Hatip Okulları ve İslam dünyasının farklı coğrafyalardaki ortaöğretim ve yükseköğretim seviyesinde eğitim ve öğretim veren kurumlar üzerine bildiriler sunuldu hem de, İmam-Hatip okullarının İslam dünyasının, ilmî, fikrî, sosyal, kültürel ve teknik hamlelerinde özgün ve incelemeye değer bir eğitim modeli olduğuna vurgu yapıldı. Bu sebeple tarihçeden ziyade İmam-Hatip okullarının özgün bir model oluşu üzerinde duruldu. Bu doğrultuda sempozyumda İslam dünyasının farklı ülkelerinden bizzat iştirak ederek veya uzaktan 15 bilim insanı bildiri sundu.
Daha iyiye doğru
İmam-Hatip okullarının ve Türkiye’deki din eğitiminin İslam dünyasının farklı coğrafyalarındaki tecrübelerle mukayesesinin yapıldığı sempozyumda, bu modelin daha mükemmel hale nasıl getirilebileceğinin de yolları irdelendi. Bu arada İmam-Hatip okullarının İslam dünyasının modernleşme ve yenileşme sürecinde özgün ve incelemeye değer bir eğitim modeli olduğu üzerinde duruldu.
Ümit veren program çeşitliliği
Sevgili dostlar ben şahsen çok ümitliyim. Zira Millî Eğitim Bakanlığı Din Eğitim Genel Müdürlüğü Allah’ın bize göz aydınlığı olarak lütfettiği evlatlarımızı ait olduğumuz medeniyetin mensubiyet, bilgi, bilinç ve şuuru içerisinde yetiştirebilmemizi daha kolay ve mümkün kılacak şekilde İmam-Hatip Okullarında program çeşitliliğine gitti. Hepsini sayarsam sizi yorarım, birkaçını sayayım; Anadolu İmam-Hatip Liselerine ilaveten, Fen ve Sosyal Bilimler programı uygulayan Anadolu İmam-Hatip Liseleri, Sanat Programı uygulayan, Yabancı Dil Hazırlık ve Fen Bilimleri Programı uygulayan, Dil projesi hazırlık sınıfı programı uygulayan, Spor programı uygulayan Anadolu İmam-Hatip Liseleri, Uluslararası İmam-Hatip Liseleri, Hafız öğrencilerin eğitim gördüğü Anadolu İmam-Hatip Liseleri ve daha başkaları…
Ben niçin çok ümitliyim biliyormusunuz? Çünkü 2021 Üniversite Yerleştirme Sınav Sonuçlarını tetkik ettiğimde ilk 100’ün içine giren İmam-Hatip mezunu öğrenci sayısı 42, ilk 1000’in içine giren İmam-Hatip mezunu öğrenci sayısı ise 387 olduğunu gördüm de ondan.
Ben bu başarıyı gösteren öğrencilerimizi, onların ana ve babalarını, idareci ve hocalarını, Din Eğitim Genel Müdürü başta olmak üzere Bakanlık yetkililerini candan tebrik ediyor başarılarının devamını diliyorum.
Dostlar!
Tekerlek tümsekte kalmayacak ve gelecek bizim olacaktır inşallah.
Kalın sağlıcakla sevgili dostlar