Yeni sol partinin hedef kitlesi
Abone olAleviler ve kendin sol olarak gören seçmenler CHP'ye alternatif buldu.. Yeni sol partinin yol haritası netleşiyor
Türkiye'de sol siyasetin CHP'ye yönelik alternatif arayışında
ortaya çıkan yeni çizgi giderek netlik kazanıyor. Kendine 'radikal
demokrat' diyen yeni sol akım, mağduriyetlere karşı vicdanların
sesi olmayı hedefliyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in Dersim çıkışının ardından
Aleviler, bu partiye tepki gösterdi. Bu gelişme solda alternatif
oluşum arayışını hızlandırdı. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF)
Başkanı Ali Balkız'ın yeni bir partiyle ilgili yaptığı
açıklamaların ardından gözler SHP'ye çevrildi. Uzun süredir 10
Aralık Hareketi ve Ufuk Uras'la birlikte zemin yoklayan SHP Genel
Başkanı Hüseyin Ergün, Alevilerin de katılımıyla kitle partisi
olacaklarını söyledi. Yıl sonuna kadar yeni oluşumun manifestosunun
kamuoyuyla paylaşılacağı bilgisini veren Ergün, ocakta yapılacak
kongreyle de sürecin tamamlanacağını dile getirdi.
Yeni oluşumda, SHP'nin parti olarak avantajlarından
faydalanacaklarını belirten Ergün, isim, tüzük ve programın ise
yeniden gözden geçirileceğini vurguladı. Alevi vatandaşların bugüne
kadar CHP'ye oy atmalarını da alternatifsizliğe bağlayan Ergün,
"Doğru bir seçenek ortaya çıktığında her şey değişecek."
değerlendirmesinde bulunuyor. Yeni hareket, SHP ile Ufuk Uras'ın
etrafında toplanan 27 kişilik 'temas grubu'nun yanı sıra
Alevi-Bektaşi Federasyonu ve akademisyenlerin ağırlıkta olduğu
liberal grubu kapsıyor. Bunlara ek olarak DİSK Genel Başkanı
Süleyman Çelebi, Burhan Şenatalar ve İbrahim Kaboğlu gibi isimlerin
yer aldığı '10 Aralık Hareketi' de tabanda çalışmalar yapıyor.
Siyaset yelpazesinin solundaki hareketlenmenin içinde akademisyen
olarak Ahmet İnsel, Mithat Sancar, Fuat Keyman ve Erol
Katırcıoğlu'nun ismi geçiyor.
Yeni sol hareketin lideri belirsiz, adresi belli: Radikal
demokratlar
İlk toplantısını 4 Tem-muz'da gerçekleştiren yeni oluşum, 13
Eylül'de İstan-bul'da yaptığı toplantıyla çalışmalarını
hızlandırdı. Tüzük üzerine yapılan çalışmalar devam ederken; ocak
ayı başında hareketin bir siyasal partiye dönüşmesi ve tüzük
çalışmalarının tamamlanması bekleniyor. Yeni sol hareketin en
belirgin toplumsal kesimini Aleviler oluşturuyor. Mithat Sancar'ın,
"İsmi Yeni Sol Merkez Partisi olabilir." dediği hareketin siyasal
ve ekonomik duruşu ise belirginlik kazanmış durumda. Hareketin
belirleyici isimlerinden Ufuk Uras, bunu, "Eşit yurttaşlık hakkını
temel alan bir hareket olacağız. AKP'nin alternatifi, Ergenekoncu
yapılanmadan değil, bizim sol hareketten çıkacak." sözleriyle
ortaya koymuştu. Yeni oluşum, hükümetin yürüttüğü demokratik açılım
sürecine karşı durmazken zihnen destek de verecek. 10 Aralık
Hareketi'nin önemli isimlerinden DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi
de Uras'a benzer görüşler taşıyor. Çelebi, "10 Aralık Hareketi
olarak, bundan 4 yıl önce, daha Ergenekon soruşturması başlamadan
her türlü darbeciliğe, demokrasi dışı yoz arayışlara ve 12 Eylül
hukukuyla yürütülen yapılaşmaya karşı olduğumuzu çok net ifade
ettik. Sivil ve tam demokratik Türkiye görüşünde, yeni sol harekete
destek veren arkadaşlarla mutabıkız." diye konuşuyor. Çelebi, bu
süreçte DİSK genel başkanı olarak değil, kendi adına yer alacağını
belirtirken, hareketi oluşturan liberal kanatla ekonomi
politikaları noktasında da bir anlaşmazlık yaşamadıklarını
söylüyor.
Hareketin ekonomi politikalarını en iyi değerlendirebilecek
isimlerden birisi Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol
Katırcıoğlu. Liberal kanadın içinde yer alan Katırcıoğlu, yeni
hareketin, piyasa ekonomisini savunan; ancak devlet müdahalesine de
yer veren bir düşünceyi barındırdığını aktarıyor. Soldaki yeni
akımın uzun süredir temas içerisinde bulunduğunu belirten
Katırcıoğlu, "Ortada henüz herkesin anlaştığı bir zemin yok. Ali
Balkız'ın açıklamaları bir kesinlik ifadesine çekilse de çalışma
süreci devam ediyor." şeklinde konuşuyor. Aynı zamanda Taraf yazarı
da olan Katırcıoğlu, hareket için 'sol' ve 'sosyal demokrat'
tanımlarını doğrulasa da ona göre kesin tanım "radikal demokrat"
olmalı. Tecrübeli ekonomist ve akademisyen, bu kavrama ise şöyle
açıklık getiriyor: "Hangi toplumsal kesimden gelirse gelsin, mevcut
sistemin mağdur ettiği insanlara dönük olarak, adalet ve vicdanın
hareketi olmak istiyoruz. Aleviler, Kürtler, dindarlar, işsizler,
Çingeneler vs..."