Yeni Şafak'ın duayeninden cemaate itiraz!
Abone olYeni Şafak yazarı Prof. Dr. Hayrettin Karaman cami ve cemevi tartışmalarına dahil olduğu yazısında Güle Cemaati'ni kızdıracak yorumlar yaptı...
GAZETECİLER.COM -
Gülen Cemaati'nin öncülük ettiği cami ve cem evi
projesine Yeni Şafak'ın önemli kalemlerinden
Hayrettin Karaman'dan itiraz
geldi.
Muhafazakar camiadaki ilahiyat tartışmalarında otorite kabül edilen
Prof. Dr. Hayrettin Karaman cami ve cemevi
tartışmalarını konu aldığı yazısında, “Bir dinin iki mabedi
olmaz” dedi. Karaman, “Kimsenin niyetini okumak
durumunda değilim, ama kesin kanaatim şudur ki, müminlerin
mabedlerini ikilemek birleştirmeye değil, bölmeye hizmet
edecektir.” diyerek Cemaat'in tartışma konusu olan
projesine karşı açıktan tavır aldı.
İşte Karaman'ın yazısındaki ilgili bölüm:
SÜNNİ-ALEVİLİĞİ BİRLİKTELİĞİ BÖYLE SAĞLANABİLİR
Mİ?
Şimdi soruyorum:
Her ikisi de Müslüman olan Sünniler ile Alevîler, bütün
Müslümanların ortak mabedi olan camide namazlarını kılar,
cenazelerini kaldırır; samah, ayin, zikir, dînî musiki, özel
sohbetler gibi yine bir kısmı ibadet sayılabilecek faaliyetlerini
özel mekanlarında (tekke, dergâh, cemevi…) yaparlarsa mı birlik ve
beraberlik olur; yoksa farklı dinlerin mensupları gibi
ibadetlerini, farklı mabetlerde yaparlarsa mı birlik ve beraberlik
olur.
BİR DİNİN İKİ MABEDİ OLMAZ
Bu teşebbüsün taraflarından biri şöyle diyor:
‘Devlet taraf tutarak, ‘Camiden başka ibadet yeri olamaz İslam’da’
gibi ipe sapa gelmez, hiç bir bilgiye dayanmayan bir düşünceyi
kendisine düstur yapamaz.’
Bir kere devlet ‘camiden başka ibadet yeri olmaz’ demiyor, bunu
diyen bir devlet temsilcisini ne gördüm, ne duydum.
Devletin ve önemli sayıda halk kitlesinin dediği şudur:
İbadet, şartları taşıyan her yerde olur. Mesela namazı dileyen
camide kılar, dileyen evinde, işyerinde, tarlasında bağında,
tekkesinde, dergahında, cemevinde … kılar. Ama bir dinin iki mabedi
olmaz. Mabed, mezhebleri ve tarikatleri farklı da olsa bir dine
mensup olan bütün müminlerin ortak ibadethanesidir. Bu ibadethane
dışında kalan ve içinde bir dine mensup grupların bazı ibadetler
ile ayinler vb. icra ettikleri yerlere ‘mabed’ denmez, ‘tekke,
dergâh, cemevi, dernek evi’ gibi isimler verilir. Ve bu uygulama
yıllardır böyle olmuştur, ipe sapa gelir, bilgiye ve geleneğe
dayanmaktadır.
Yazının tamamı için buraya tıklayın...