Yeni Şafak yazarı lafı dolandırmadı şok seçim yazısı
Abone olYeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, yazısında seçim sonuçlarını değerlendirdi, AK Parti'nin neden oy kaybettiğini madde madde açıkladı.
2015 genel seçim sonuçları AK Parti'yi sarstı. Yaklaşık
yüzde 9 oy kaybının nedenleri araştırılıyor. Peki AK Parti neden oy
kaybetti?
Bu soruya bugünkü yazısında yanıt veren Yeni Şafak
gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan, lafı dolandırmadan açık
yüreklilikle iktidar partisinde gördüğü yanlışları kaleme
aldı.
Kılıçarslan yazısına "Hiç kimse 'ama Guardian, ama New
York Times, ama paralel' falan diye söze başlayıp mazeret aramaya
kalkmasın" diye başlıyor. Edebiyatçı kimliğiyle bilinen
yazar, "dost uyarılarını" her satırda her cümlesinde
sürdürüyor.
Sözü daha fazla uzatmıyor ve "Niçin oldu bu?" başlıklı yankı
uyandıran yazının bir bölümüne kulak veriyoruz:
"NE İDİĞÜ BELİRSİZ BİR TAKIM KİYAFETSİZLER"
"Niçin oldu bu?
Bu yazıyı yazdım diye, mesela seçimden önceki cumartesi yazdığım
yazıyı bile görmezden gelerek, beni 'kripto, hain' falan gibi
kelimelerle tanımlamaya meyyal destekçiler yüzünden oldu. 'Koca
partinin sosyal medya politikası ne idiğü belirsiz bir takım
kifayetsizlerin eline bırakılır mı' diye sorduğumuzda küfür yememiz
sebebiyle oldu.
Niçin oldu bu? '
Asgari ücret çok düşük, sosyal adaletin tesisi şart' diyenlere
kulaklar tıkandığı için oldu. AK Partili gençlerin bile bir çeşit
'resmi parti sözcüsü' gibi davranmayı alışkanlık haline getirmeleri
sebebiyle oldu.
Niçin oldu bu?
'Bakara makara' diyerek açık ara AK Parti tabanının en nefret
ettiği adam haline gelen, Meclis'teki oylamada verdiği o fotoğraf
yüzünden partiyle ilişiğinin o gün kesilmesi iktiza eden adamların
balkonlara çıkarılması sebebiyle oldu.
Niçin oldu bu?
Her türden eleştiriye kulak tıkamanın neredeyse bir parti
geleneğine dönüştürülmesi sebebiyle oldu.
Niçin oldu bu?
'Şu barajı kaldırın' cümlesine hiç ama
hiç itibar edilmediği için oldu.
Niçin oldu bu?
6-8 Ekim olaylarını bırakın doğru düzgün tahlil etmeyi, o olayların
bölge halkında oluşturduğu tedirginlik hakkında dahi hiçbir fikir
sahibi olunamayışı sebebiyle oldu. Devlete sahip olmakla 'devletçi
dil' arasında bir fark ortaya koyabildiği için bunca başarılı olan
AK Parti'nin birdenbire 'devlet ebed müddet' fikrine saplanıp
kalmasıyla oldu.
Niçin oldu bu?
'Gezi'yi sadece faiz lobisi ve komplo teorileriyle
açıklayamayız; meselenin bir dünya başka boyutu var' diyen her
sesin derhal susturulması nedeniyle oldu.
Niçin oldu bu?
Birinci sınıf liberaller ve birinci sınıf İslamcılar sizi her
seferinde uyarmaya çabalarken sizin ısrarla 'gözü kapalı
bizi savunuyor, bu bize yeter' dediğiniz bir takım omurgasız
adamları baş tacı etmeniz yüzünden oldu. Süreçte sizi
nasıl satmaya başladıklarını gördük.
Niçin oldu bu?
Partiye gönül vermiş hemen herkesin 'kardeşim, Milli Görüş kökenli
teşkilatlar tasfiye ediliyor, yerine ne olduklarını bilmediğimiz
adamlar geliyor; böyle olmaz' dediğini duymazdan geldiniz de, ondan
oldu.
Niçin oldu bu? Listelere girdiklerinde
gerçekten AK Parti'ye farklı bir hava getirebilecek bir dünya
insanı liste dışı bıraktınız diye oldu.
Niçin oldu bu? Danışmanlar arası çekişmeden sadece bir avuç insanın haberi var, 'Ankara'da kim kimin adamı' listeleri yapıldığını ruhumuz duymadı sandığınız için oldu.
Niçin oldu bu? Altyapısını hazırlamadan, toplumun bunu tartışmasına fırsat vermeden bütün seçim stratejisini 'başkanlık' üzerinden kurmanız sebebiyle oldu.
Niçin oldu bu? HDP'ye karşı koyacağız
diye geliştirilen dilin Kürtlerin kalbini kıracağı ön görülemedi de
ondan oldu.
Niçin oldu bu? Sokaktan gelen, sokağı
bilen, sokağı önemseyen bir partinin dili giderek sokaktan
uzaklaşmaya başladığı için oldu. Sokaktaki insanın kibirden
hoşlanmadığı, asgari ücretle geçinmeye çalışırken makam arabası
tartışmasını pek de hoş karşılamadığı görülmedi de ondan
oldu. Her şeyi büyük resimde arayıp bulmaya meyyal 'yurtdışında
okumuş parlak çocuklar'ın ortaya 'hakiki' bir şey koyamadığı fark
edilmedi de ondan oldu."