Hastanelerdeki kuyrukları. O kuyruklardaki
çileyi... Sabahın 05'inde yollara koyulan hastaları ve
yakınlarını... Daha da acısı, kuyrukta sıra beklerken can
veren yaşlıları gördüm, haber yaptım yıllarca...
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın deyişiyle hamam
böcekleri sarmıştı hasteneleri. İlaçlama yapılıyordu elbet, ama o
hamam böceklerinin sonu gelmiyordu.
Hasta olmak bir dert, hastanede tedaviye gitmek bin dertti!
2002 yılında AK Parti'nin işbaşı yapmasıyla birlikte,
Tayyip Erdoğan'ın "Türkiye'nin en büyük
sorunu" olarak gördüğü hastanelerin bugünkü hale gelmesi
için, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Sağlıkta
dönüşüm" programını başlattı.
Söze ne hacet!
Yaptıklarıyla "efsane" olan Recep
Akdağ'ın yaptıkları ortada...
Türkiye'yi sağlıkta dünyada örnek bir ülke yaptı. Kişi başına
500 dolar harcayarak sağlık hizmeti verdi.
Ambulans hizmeti...
Hamile biri için ambulans gönderilmezdi...
Köylere ambulans gitmezdi..
Peki ya şimdi?
2017'de "ambulans sorunu" yaşamıyor artık!
Türkiye'de "yeni dönem hastanecilik" başlatıldı
farkında mısınız? Kişinin sağlığı için bilinçlendirme ve sağlıklı
yaşam merkezleri kuruluyor. Aile hekimleri sayısı arttırılıyor.
Hastaneler artık konforlu hizmet veriyor. Önce Yozgat, şimdi de
Mersin'de Şehir Hastanesi açıldı.
Mersin'de gördüğüm hastane, hasteneden çok 7 yıldızlı bir oteli
andırıyor.
Ne yok ki?
Teknoloji en üst seviyede.
Özel odalar...
Refakatçi yatağı... Hastanenin içinde banyo, tuvalet... Tek
kişilik odaların dışında, suit odalar.. Hatene kapısına
giriyorsunuz aracınızı nereye bırakacağınızı düşünmüyorsunuz. Vale
kapıdan aracınızı alıyor, kapalı otoparka bırakıyor sonra da
anahtarınızı size teslim ediyor.
Yoğun bakımda odalar birbirinden
ayrılıyor.
Özeti...
Recep
Akdağ'ın başlattığı "yeni dönem
hastanecilik"te, oda düzenine geçiliyor. Yoğun bakımda
odalar birbirinden ayrılıyor. Yeni dönemde hem vatandaş rahat
edecek hem de hastalar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'ın tam da istediği şeyler yapılıyor.
Sedyelerde hastalar dolaştırılmıyor artık!
Bakan Akdağ, "sağlıkta dönümüşüm"ün ikinci
fazının başlangıcını yaptı Mersin'de...
Dedi ki:
- Bir hedefimiz daha var, bundan böyle vatandaşın cebine
bakacağız. Artık hastanelerde kimse para vermeyecek. 80 milyon
insanı sağlık sigortası altında topladık. Kimse para vermeyecek,
sağlık sigortası fonundan ödemeler yapılacak.
Bakan Akdağ, kamu hastenelerinin kaliteli hizmeti, özel sektöre
örnek olduğu görüşünde:
- Kamuya ayak uyduruyorlar.
Haksız mı?
Değil!
Recep Akdağ'ın haklı olduğu bir başka konu daha
var.
Sigara yasağı...
İlk yıllardaki gibi değil, yasak kararı hiç
alınmamış sanki. Recep Bey, bu konuda daha katı
tedbirlerle halkın karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
Türkiye'yi sigara içmenin zor olduğu bir ülke haline
getirmek istiyor. Öyle ki Türkiye'de
kapıların önünde bile sigara içmek zorlaştırılacak. Bakan Akdağ,
sigara içenlerin keyfini kaçırmaya kararlı:
- 'Cezamı öder geçerim' dönemi bitecek... Yok öyle bir
şey cezalar artacak. İkinci, üçüncü ihlallerde cezalar katlanarak
gidecek. Ha ceza kâr etmiyorsa, kapatma getireceğiz.
Özet, önümüzdeki dönemde sigara tiryakilerini ve
tiryakilere kapılarını ardına kadar açan mekan sahiplerini zor
günler bekliyor.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın bir de
"Sigarasız şehir" hayali var.
"Bu şehirde sigara içilmez" tabelası asmak
istiyor bir şehrin girişine.
Olur mu?
Niye olmasın!
Gelin bunu hep birlikte başaralım.
Var mısınız?
"EVET" diyorsanız...
"Yeşil dedektör" uygulamasını telefonunuza
indirmekle başlayın!