Yeni bulunan gen e İzmir adı
Abone olİzmir Üniversitesi (İZÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı akademisyenleri, talasemi ve hemoglobinopatilere neden olan yeni bir ge...
İzmir Üniversitesi (İZÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim
Dalı akademisyenleri, talasemi ve hemoglobinopatilere neden olan
yeni bir gen buldu. Yeni gene “Hemoglobin İzmir” adı verildi.
Hemoglobinopatilere neden olan hastalık özelliğini taşıyan
genlerden yeni biri, İZÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd.Doç. Dr.
Aydan Çelebiler ve arkadaşları tarafından bulundu. Moleküler analiz
yöntemi ile bulunan bu gen ve neden olduğu hemoglobin cinsine
“Hemoglobin İzmir” adı verildi. Yrd. Doç. Dr. Çelebiler, Türk
Biyokimya Derneği İzmir Şubesi’nin aylık bilimsel toplantıları
çerçevesinde “Hemoglobinopatiler ve Hemoglobin İzmir” konulu
konferansta, yeni buldukları hemoglobin cinsinin özelliklerini ve
hastalık ilişkisini paylaştı.
Türk Hematoloji Derneği verilerine göre, dünyada her yıl en az 365
bin talasemi hastası doğuyor tedavi görüyor. Türkiye’de ise
yaklaşık 1 milyon 300 bin talasemi taşıyıcısı ve 4 bin 500 kadar
talasemi hastası bulunuyor. Konuşmasına, genin neden olduğu
hastalıklar hakkında bilgi vererek başlayan Yrd. Doç.Dr. Çelebiler,
Türkiye’nin Akdeniz bölgesindeki illeri başta olmak üzere, Ege
Bölgesi’nin kıyı illeri ve göçler nedeniyle büyük şehirlerde çok
sık görülen talasemiler ve hemoglobinopatilerin anne ve babadan
çocuklara hastalık özelliğini taşıyan genler aracılığıyla aktarılan
kalıtsal kan hastalıkları olduğunu söyledi. Hem anne hem de babanın
hastalık özelliği olan genleri taşıyor olması durumunda çocukların
her doğum için yüzde 25 oranında hasta olarak dünyaya gelme
olasılığı taşıdığı bilgisini veren Çelebiler, “Taşıyıcı kişilerin
evlenmeden önce yapılan testlerle tespit edilmesi bebek doğmadan
önce hastalık veya hastalığın taşıyıcılığının olup olmadığı
saptanabilmesini ve hasta çocuk doğumlarının önüne geçilebilmesini
mümkün kılar. Hasta çocuk doğumlarının önlenebilmesinin taşıyıcılık
testlerinin yapılması, hastalık hakkındaki farkındalılığın artması
ile mümkündür” dedi.
Toplantı sonunda Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi
Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Biyokimya Derneği
İzmir Şubesi Başkanı Prof.Dr. Gül Güner Akdoğan, Yrd.Doç. Dr. Aydan
Çelebiler’e teşekkür etti.