Yemen'deki gelişmeler İran'ı coşturdu
Abone olŞii Husi militanlarının Yemen'de yönetimi ele geçirmesi İran ordusunun tepe isimlerini aşka getirdi.
İran Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi ve Kudüs
Ordusu Komutanı Kasım Süleymani Husilerin Yemen siyasetine
müdahalesine destek verdi.
İran devlet televizyonuna göre, Yemen’deki gelişmelere ilişkin başkent Tahran’da açıklama yapan Firuzabadi, Husilerin Yemen’de meclisi feshederek yönetime el koymasını destekledi.
Husi militanlarını "Devrimciler" olarak niteleyen Firuzabadi, “Bugün Yemen’in başkentinde devrimcilerin yerleşmesi ve askeri ve istihbarat merkezlerin devrim güçlerinin kontrolüne geçmesiyle Sana bölgenin en güvenli parçası sayılır” şeklinde konuştu.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Fransa ve İngiltere’nin Yemen'deki elçiliklerini kapatmasını da eleştiren Firuzabadi, bu ülkeleri Yemen’de “hile peşinde olmakla” suçladı.
SÜLEYMANİ: İSLAM DEVRİMİNİN İZLERİ
Yarı resmi Tasnim Haber Ajansı'nın haberine göre, İran Özel Kuvvetler Birimi Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani de Kirman kentinde yaptığı konuşmada, “Bugün Bahreyn’den Irak’a, Suriye’den Yemen’e ve Kuzey Afrika’ya kadar bütün bölgede (İran) İslam devriminin izlerini görüyoruz” dedi.
Terör örgütü IŞİD’e karşı mücadelede son zamanlarda Irak ve Suriye'de cephede çektirdiği fotoğraflarla ön plana çıkan Süleymani, bölgedeki IŞİD tehdidine de değinerek, “Irak ve Suriye’de aldıkları ağır yenilgiler sonucu, IŞİD’in son günlerine yaklaştığına eminiz” ifadelerini kullandı.
Geçen yıl eylül ayında başkent Sana'yı ele geçiren Husiler ile yönetim arasında 21 Eylül'de, "3 gün içinde yeni hükümet kurulması, Yemen Cumhurbaşkanı Hadi'nin hiçbir siyasi partiye üye olmayan birine başbakanlık görevi vermesi, petrol ürünlerine yapılan zamların düşürülmesi" gibi maddelerin yer aldığı anlaşma imzalanmıştı. Hadi, Ofis Müdürü Ahmed Avad bin Mübarek'i hükümeti kurmakla görevlendirmiş ancak tepkiler üzerine bu görev Halid Mahfuz Bahhah'a verilmişti.
Hükümet ve Cumhurbaşkanı Hadi'nin Ocak ayında istifa etmesinin ardından Husiler, 6 Şubat'ta, ülkedeki siyasi geçiş sürecini belirleyecek "Anayasa Manifestosu" adıyla bir bildiri açıklamıştı. Mevcut anayasanın yürürlükte kalacağı belirtilen manifestoda, 5 üyeli "Başkanlık Konseyi" ve 551 sandalyeli "Ulusal Geçiş Meclisi"nin kurulması öngörülmüştü. Husiler ayrıca feshettikleri parlamentonun üyelerini, yeni meclise katılmaya çağırmıştı.
Husilerin askeri müdahalesi ise Yemen'deki diğer kesimler tarafından ''Darbe" olarak nitelendirilmişti.