Yediklerinize daha fazla dikkat edin
Abone olGenellikle eğlenceli geçen yaz ayları, bir o kadar da sıkıntılı geçiyor. Gıda zehirlenmesi ve ishal, yazın en kötü yanları. Uzmanlar, "yediklerinize daha fazla dikkat edin"
Kocaeli'nin Gebze İlçesi'ndeki Anadolu Sağlık Merkezi'nin (ASM)
Dahiliye Uzmanı Dr. Sadi Rüştü Vural, özellikle yaz aylarında daha
çok ortaya çıkan besin zehirlenmeleri ve yaz ishalleri konusunda,
sıcakların artmasıyla büyük bir artış olduğunu belirterek, yiyecek
seçimlerinde daha dikkatli olunmasını istedi. ASM Dahiliye Uzmanı
Dr. Sadi Rüştü Vural, yaz aylarında insanlara daha çok ağız yoluyla
bulaşan bazı mikropların, kendini ishal, kusma ve bazen de yüksek
ateşle gösterdiklerini belirterek, "Gastro Enterit" denilen bir
hastalığa yol açtıklarını ifade etti. Besinlerin taşınmasındaki
soğuk zincirinin kırılmasının tehlikeyi artırdığını da vurgulayan
Dr. Vural, "Besinlerle bulaşan en önemli hastalıklar tifo,
dizanteri, kolera, brucella ile bazı salmonella ve e.coli
türleriyle oluşan gastro enteritlerdir. Bu mikroplar özellikle
sıcaklarda daha hızlı çoğalıyorlar. Besinler, üreticiden tüketiciye
ulaştırılırken, soğuk zinciri kırılırsa mikroplar hızla üremeye
başlıyor. Mikropların sayısı arttıkça da hastalık yapma riski de
artıyor. Ayrıca yazın insanların denize ve havuza girdikleri
sırada, ağız yoluyla pis suları yutmaları da, gastro enteritlerin
artmasına sebep oluyor. Bir de yazın ortaya çıkan sinekler, çöp ve
pisliklerle yiyecekler arasında mikrop taşıyan bir köprü
oluşturuyor. Bütün bunları önlemek için ise, besinlerin üreticiden
tüketiciye kadar ulaşmasındaki her safhayı denetlemek, kabuğu
soyulabilen yiyecekleri kabuklarını soyarak, soyulamayanları ise
çok iyi yıkayarak yemek, çiğ veya az pişmiş et yememek, çiğ süt
içmemek, genel temizlik kurallarına uymak ve sineklerle mutlak
suretle savaşmak gerekiyor" şeklinde konuştu. Türkiye'de
yiyeceklerden bulaşarak insan sağlığını tehdit eden çok sayıda
patojen bulunduğunu da ifade eden Dr. Vural, "Fıstık ve ceviz gibi
yağlı tohumlarla mısır ve pirinç gibi besinlerde üreyebilen küf
toksinleri, pastörize edilmemiş sütteki brucella ve en
tehlikelilerden biri olan salmonella, Türkiye'de insan sağlığını
tehdit eden patojenler arasında. Patateslerde filizlenme nedeniyle
artan solaninin toksini, 20-30 zehirli türü olabilen mantardaki
doğal toksinlerle midye, istiridye ve kabuklu deniz hayvanlarından
geçen salmonella ve benzeri toksinler de en sık görülenler
arasında. Yazın özellikle, elde hazırlandığı için hijyen konusunda
özel önem gerektiren ve iç sıcaklıkları zararlı mikropların
ölmesini sağlayacak kadar yükselmeyen ızgara köftelerden, havasız
ortamda mikropların toksin üretme riski olması nedeniyle bütün
olarak çevrilmiş tavuktan, pastörize edilmemiş sütten yapıldığında
malta hummasına (brusellozis) neden olabilecek peynirden, vakumlu
paketi açılıp kısa sürede tüketilmeyen sosis ve salamlardan uzak
durmalıyız. Sütlaç, kazandibi, muhallebi ve dondurma gibi sütlü
tatlılar da, hazırlandıktan sonra soğuk ortamlarda tutulmazsa
tehlikeli olabilecek gıdalar arasındadır. Çiğ yumurtadan yapılan
mayonezin yanı sıra, marul, salata ve maydanoz gibi sebzeler de iyi
yıkanmadığında riskli olabiliyor. Bütün bu riskli yiyeceklere
rağmen, Türkiye'nin her yerinde en güvenilir yiyecek ise yoğurttur.
Izgara ete kıyasla pişmiş tencere et yemekleriyle sebze, sarma ve
dolma gibi zeytinyağlı yemeklerde güvenilirdir" şeklinde konuştu.
Bütün tedbirlere rağmen hastalık meydana geldiğinde ise, kaybedilen
sıvı ve elektrolitler, ev koşullarında ağızdan kusma ve mide
bulantısı nedeniyle yerine konamıyorsa ve ateş yükselmişse derhal
en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğinin de altını
çizen ASM Dahiliye Uzmanı Dr. Sadi Rüştü Vural, "Hastanede ishal ve
kusma nedeniyle kaybedilen sıvı ve elektrolitler, serumla yerine
konmalı ve eğer etken bir mikropsa antibiyotik tedavisi
başlanmalıdır" dedi.