Yazlığa gitmek demek, memleketteki tası tarağı toplayıp komple yazlık eve taşımak demek. Bırakın bavulu, evinizi bagaja sığdırmanız gerekir. Ve genellikle geride bir şeyler unutmuş olmanız kaçınılmazdır.Kendi ihtiyaçlarımızla ilgileniyorken, çoğunlukla en sık unutulan ise keyifli bir yolculuk için aracımızın ihtiyaçlarıdır. Dillere destan bahar temizliğini resmen mumla aratan tek şey; tabii ki yazlık temizliğidir. Hızlı bir alışveriş ve ihtiyaç olacak ürünler belli. Eee denize ne zaman gireceğiz? Arka bahçeniz, bakımsızlığın kendisine verdiği yetkiyi fazlasıyla kullanmış, amazon ormanlarından da hallice bir görünüme bürünmüştür. Boyunuzu aşan çimlerle çetin bir mücadeleye girişmek için kendinizi hazırlarsınız. Başlasın survivor. Siz bu kadar işle uğraşırken evin içerisi genellikle hamam gibi olur. Peki sizin yazlıkta klima veya vantilatörünüz var mı? Daha ilk gün, gider gitmez mangal yakma hayalleriyle doluyken, genellikle mangalı hazırlamak bir çileye dönüşebilir. Hayaller hayatlar olmasın, adamlar tek tuşla hazır hale gelen mangal yapmış. Yazlık anılarımızın olmazsa olmazları elbette gece vızıltısından bizi uyutmayan sinekler ve zehir olan uykular. O sineği bütün gece hangimiz aramadı ki? En iyisi siz ilk günden bu senaryoya karşı önleminizi alın Elbette yazlığa dair çok güzel şeyler de var! Keyifli akşam sohbetleri ve güzel bir şekilde aydınlatılmış bir bahçeye kim bayılmaz ki? Bir de bu aydınlatmalar elektrik tüketmiyorsa daha ne olsun. Denizin keyfini çıkartayım derken abartılan zamanlar. Güneşlenirken uyumak . Gün geçtikçe daha da güzelleşmeye başlayan bahçe için girişilen, bahçenin güzelliğine güzellik katma fikirleri. Şuraya şöyle bir çit çeksem, bahçeye domates mi eksem, saksıların da değişme vakitleri geldi… Yazlığın keyfini, elbette en çok çocuklar çıkarıyor. Suyla oynamanın eğlencesi ise paha biçilemez.