Yazın siyah giyin
Abone olTıpta gelinen son nokta, yaz mevsiminde beyaz giyilmesi yönündeki bilginin pabucunu dama attı.
Dr. Zerrin Öğretmen ve Dr. İlgül Zeren Bilgin, yazın giyilen
beyaz kıyafetlerin güneşten gelen ışınları direkt olarak el yüz ve
vücudun içine yansıtarak insanlarda cilt kanseri oluşmasına sebep
olduğunu ifade etti.
Tıpta gelinen son nokta, yaz mevsiminde beyaz giyilmesi yönündeki
bilginin pabucunu dama attı. Dermatologlar artık güneş ışığının
zararlarından korunulması için yazın koyu renk elbise giyilmesini
ve vücudun çıplak bırakılmamasını öneriyor. Celal Bayar
Üniversitesi (CBÜ) Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Serap Öztürkcan, güneş ışınlarının zararlarından korunmak için
siyah renkli, uzun kollu elbise giyilmesi gerektiğini ifade etti.
İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği
uzmanları Dr. Zerrin Öğretmen ve Dr. İlgül Zeren Bilgin de siyah
rengin güneş ışığını emdiğini, beyaz giysinin ise ışığı
yansıttığını belirterek Öztürkcan"ın görüşüne destek verdiler.
Prof. Dr. Öztürkcan, Dr. Öğretmen ve Dr. Bilgin, güneşten koruyucu
kremlerin de sadece deniz kenarlarında değil, günde üç saatte bir
güneş gören yerlere sürülmesi gerektiğinin altını çizdiler.
Deniz turizminin artması ile birlikte bütün dünyada deri kanseri
vakaları 5 kat arttı. Ülkemizde güneşten korunma yöntemlerine
yeterince başvurulmuyor. Bu durumun önüne geçilmesi için yazın koyu
renk elbise giyilmesini öneriyor.
Söz konusu uzmanların verdiği bilgilere göre ultraviyole A, B ve C
ışınları cilt kanseri gelişiminde etkili. En tehlikeli olan
ultraviyole C ışınını ozon tabakası tutuyordu. Ancak, ozon
tabakasının delinmesi ile bu ışın, özellikle Avustralya bölgesinde
dünyaya ulaşmaya başladı. Kanser yapıcı ışınların camdan da geçme
özelliği bulunuyor. Hatta yağmurlu ve bulutlu havalarda bile güneş
ışığı vücuda etki yapabiliyor. Bu nedenle güneş kreminin yalnızca
sokağa çıkarken sürülmesi yetmiyor. Üç saatte bir yenilenmesi
gerekiyor.
Prof. Dr. Öztürkcan, “Açık daha ferah gibi görünüyor ama siyah
zararın azaltılması açısından olumlu yönde etkili. Ancak bu tür
giysileri giymeye alışkın olmadığmız için biz halkımıza daha ziyade
güneş koruyucuları öneriyoruz. Çok sıcak yerlerde uzun kollu
elbise, pantolon giyilmesi zor. Bunun yerine daha fazla
koruyucular, koruyucu kullandırmamız gerekiyor. Aslında bu bir
eğitim işi. Çocuklukta ve okulda başlanmalı. Hatta derslere
girmeli. Bu bir halk sağlığı problemi.” dedi.
Uzmanlara göre sadece deniz kenarlarında değil her zaman açık
alanlarımıza güneş koruyucu kremleri sürmemiz gerekiyor. Sürdükten
20 dakika sonra dışarı çıkmak etkisinin başlaması açısından önemli.
Ancak hangi kremi kullanacağımızı ise hekime danışmakta fayda
var.
Güneş kremlerinin bütçeye oldukça yüksek bir yük getirmesi
nedeniyle ek güneşten korunma yöntemleri gerekiyor. Siyah rengin
güneş ışığını emmesi bu nedenle yansıtıcı özellikteki beyaz giysi
yerine siyah renklilerin tercih edilmesi bu açıdan önem arz ediyor.
Bikini yerine tişörtle güneşlenmenin uygun olacağını kaydeden
doktorlar, kollara ve yüze sürülecek kremle korunmanın
sağlanabileceğini ifade ediyor. Kimyasal koruyuculu güneş
kremlerinin iki yaşından küçüklere kullanılması sakıncalı, altı
aydan küçüklere ise yasak olduğu vurgulanıyor. Güneşlenmekten
hepten kaçınmanın ise yanlış olduğunu ifade eden uzmanlar, D
provitamininin, peynir ve sütle vücuda alındıktan sonra güneş ışığı
yardımıyla D vitaminine dönüştüğünü vurguluyorlar.