Yazarların Devlet Bahçeli kavgası
Abone olMHP Lideri Devlet Bahçeli için medya savaşı başladı. İsmet Berkan, Ertuğrul Özkök ve Can Dündar'a Servet Kabaklı'nın yanı sıra Arslan Bulut'ta karşı çıktı.
Medyada MHP Lideri Devlet Bahçeli için kavga başladı. İlk önce
İsmet Berkan yazısıyla tartışmayı başlattı. Daha sonra Can Dündar,
ve Ertuğrul Özkök de "Bahçeli Le Pen'leşir mi?" başlıklı
yazılarıyla Berkan'a destek verdiler. Bugün Servet Kabaklı
"Azgınlaşan Ülkücü düşmanlığı" yazısıyla Bahçeli karşıtlarının
önüne çıktı. Bahçeli karşıtlarına son hamleyi Arslan Bulut başlıklı
yazısıyla yaptı. Bu tartışmanın nereye kadar gideceği merak konusu
oldu. Şimdi sizleri Bulut'un yazısıyla baş başa bırakıyoruz.
1980 öncesinde solcu olmakla birlikte daha sonra küreselleşmenin
avukatı kesilen, kapitalizmin refaha boğduğu ve bu yüzden hem
Amerikancı hem Avrupacı bir çizgide hayatlarını sürdüren medyadaki
rüzgar güllerinin MHP için son zamanlarda geliştirdiği bir
değerlendirme ölçüsü var! MHP yöneticileri, kendi ideolojilerine
uymayan politikalara "uyum" sağladığı zaman öveceksin! Aynı
yöneticiler, tabanın baskısıyla biraz titreyip kendine döner gibi
olunca da yerden yere vuracaksın! . MHP''nin de içinde olduğu
57''nci hükümet politikalarına karşı, içinde bulunduğumuz şartları
zorlayarak, basındaki en sert eleştirileri, üstelik MHP''yi
destekleyen bir gazetede yaptığımız zaman, rüzgar gülleri MHP''yi
övüyor, Bahçeli''yi de göklere çıkarıyordu! Öyle ki bir MHP
yöneticisi, milliyetçi bir günlük gazete ihtiyacını dile
getirenlere, "Ne gerek var, baksanıza bütün basın bizim"
diyebiliyordu! Özellikle Ertuğrul Özkök, bir taraftan Bahçeli''yi
överken diğer taraftan Avusturya''daki ırkçı parti başkanı
Haider''e iktidar verilmemesini, kendince Demokles''in kılıcı gibi
MHP''ye karşı, zaman zaman köşesinden sallıyordu! Dünya basının
Haider''e gösterdiği tepki, Yahudi lobisinin eseriydi.
Zaten ABD ve Avrupa''da medya bu lobinin elindedir! Fakat, MHP''nin
veya genelde Türkler''in ırkçılıkla bir ilgisi yoktu ki Haider
kompleksine düşsünler! Buna rağmen, Bahçeli''nin bazı
toplantılarda, 57''nci hükümetteki uygulamaları savunabilmek için
MHP''nin de Haider gibi suçlanabileceği kozunu kullandığını
biliyorum! Bahçeli, bize de bu yönde değerlendirmeler yapmıştır!
Dolayısıyla, basında Haider olayını MHP''ye karşı kullananlar,
parti içi eleştirilere karşı kendisini savunabilmesi için
Bahçeli''nin eline koz vermiş oluyordu.
. Bahçeli''nin Adana mitinginde, Haliç''e haç atma olayı ile ilgili
sözlerini diline dolayan İsmet Berkan ve Ertuğrul Özkök gibi
küreselleşme avukatları, aslında yine Bahçeli''yi desteklemiş
oluyor! . Neden mi? . Çünkü, Bahçeli''nin Adana mitinginde
söylediği sözlerin altına sadece siyasal anlamdaki Türk
Milliyetçileri değil, Türk halkının büyük bir çoğunluğu da imza
atar! Bahçeli''nin "İstanbul''da piskopos, elindeki haçı Haliç''e
atıyor.
Diğerleri de haçı Haliç''ten çıkararak kendince bir gelenek
oluşturmaya çalışıyor.
Bunu 81 yıldır görmüyorduk, üç yıldır AKP iktidarında ne oluyor da
görüyoruz? Fakat ülkücüler kayıklarla Haliç''te gezip, mesajı
veriyorlar.
''Zamanında atalarımızın yaptığını yine yaparız'' diyorlar.
Haliç''ten haç çıkarmak, İstanbul''u Konstantinopolis yapmak
istemek demektir" diye özetlenen sözlerini "Devlet Bahçeli terör mü
istiyor" veya "Bahçeli Le Pen''leşiyor mu?" sorularıyla eleştiren
iki küreselci yazar, elbette kendi işlevlerinin ne olduğunu bilecek
durumdadır! Fakat onlara Atatürk''ün "Patrikhane bir fesat ve
hıyanet ocağıdır!" sözlerini hatırlatsanız veya Müdafaai Hukuk
Platformu''nun bildirisinde olduğu gibi, "Fener Rum Patrikhanesinin
ve Ruhban Okullarının birer cephane olarak kullanıldığı bazılarının
belleklerinden silinse de tarih kitaplarının sayfalarında hâlâ
duruyor" deseniz de faydası yoktur.
Çünkü, onlara, pardon AB ve ABD''ye göre artık ulus devletler çağı
kapanmaktadır! Ertuğrul Özkök, bozacının şahidi şıracı misali, Yeni
Şafak gazetesinde Davut Dursun''un "Milliyetçi Hareket Partisi''nde
zemin kayıyor" başlıklı yazısını da MHP''nin "AB''ye onurlu üyelik"
çizgisinden kaymaması için dayanak olarak kullanıyor! Özkök''e
göre, "MHP, son zamanlarda çok kuvvetli bir Avrupa Birliği
karşıtlığı, AKP''yi ''Kıbrıs''ı satmakla'' suçlamaya varan sert
muhalefet, Fener Patrikhanesi ve Hıristiyan misyonerlere karşı
milliyetçilikle karışık dinci bir tepki içinde"ymiş! Davut Dursun
ise MHP''ye oy verenlerin yüzde 61.7''sinin "AB''ye evet" oyu
vereceğini söylüyor.
MHP''ye oy verenlerin yarıdan fazlası, AKP''nin Kıbrıs
politikalarını, parti yönetimi gibi ''vatanı satmak'' olarak
değerlendirmiyormuş! Oysa Ertuğrul Özkök''ün kendi görüşlerine
dayanak yaptığı bu anketin uydurma olduğu belli! Çünkü biz de
anketler yapıyoruz.
Kaldı ki, ankete bile lüzum yok! Türk Milliyetçisi olup da AB''nin
Türkiye''yi parçalama taleplerine veya Haliç''ten haç çıkarmalara
evet diyecek bir tek kişi bile olamaz! Yine Kıbrıs konusunda AKP
hükümetine hak veren bir tek milliyetçi bile bulamazsınız! . O
halde bu yazarların hedefi nedir? . MHP tabanı, yumuşamak şöyle
dursun, AKP iktidarının gayrımilli politikalarına karşı öfkelidir!
Dolayısıyla MHP Genel Başkanı kim olursa olsun, bu öfkenin sözcüsü
olmak mecburiyetindedir! Aksi halde orada bir dakika bile duramaz!
MHP tabanının görüşlerini yansıtan Bahçeli''yi sırf bu sebeple
eleştirmek, ona yönelik parti içi eleştirileri keser! Muhalifleri,
hatta genel başkan adayları bile Bahçeli''yi savunmak zorunda
kalır! Böylece, asıl hedefe ulaşılmış olur! Tabii MHP''liler bunu
yerse!
YAZI:Arslan BULUT