Yayınlar hangi cemaatin tekelinde?
Abone olHürriyet yazarı Yalçın Bayer, TRT'deki dini yayınlarla ilgili kendisine gelen okur mektubunu bugünkü köşesine taşıdı.
Hürriyet yazarı Yalçın Bayer, TRT'deki dini yayınlarla ilgili
kendisine gelen okur mektubunu bugünkü köşesine taşıdı. Medya'da
yeni gündem yaratacak yazının detayları; YALÇIN BAYAR BİR grup din
adamından ‘TRT’de neler oluyor?’ başlıklı bir metin aldık. Sonra
bazılarıyla görüştük. ‘Şenol Demiröz’ün TRT’ye atanmasıyla başlayan
garipliklerin ayrılmasından sonra da sürdüğünü’ belirterek bazı
örnekler veriyorlar: ‘Geçen ramazan yayınları İstanbul’dan bir
şehir hattı vapurundan yapıldı. Halbuki bundan önceki yıllarda
programlar Ankara merkezden o işin ehli ve uzmanları çağrılarak
güzelce hazırlanır ve halkın dinletisine sunulurdu. Bu işi çıkar
ilişkisine dönüştüren Adem Özkan’dır. Dolayısıyla programların
tamamı ‘Nurcu’ diye tanımlanan kişilerin eline geçmiştir. Zaten bu
işi ayarlayan da Nur cemaatinin ileri gelenlerinden tıp doktoru
Senai Hoca’dır. Onun talimatlarıyla başlayıp onun emirleri
doğrultusunda uygulama yapılmaktadır. Bunun en güzel örnekleri
‘kandil’lerde yaşanmaktadır. Konuyu daha iyi anlamak için...
Bilindiği gibi kandillerde Türkiye’nin iyi okuyucuları, iyi ilahi
korosu ve iyi duahanları davet edilerek bir kamu kuruluşu olması
nedeniyle kamu görevini yerine getirmek görevinde olan TRT, hemen
hemen ‘kandillerin’ tamamında Nur cemaatine bağlı olduğu herkesçe
bilinen Mehmet Kemiksiz adlı koroyu davet ederek Türkiye’de bu
konuda yıllarca beğeniyle izlenen, çağdaş ve cumhuriyetçi olarak
bilinen diğer grupların tamamını adeta TRT’den silmiştir. İşin ehli
olmadığı halde sadece meziyeti Nur cemaatine mensup olan bu
kişilere ‘kandillerin’ tamamı adeta ihale edilmiştir. Aynı şekilde
bu cemaate mensup duahanlar görevlendirilmekte, hafızlara ilahi
okutulmaktadır. TRT’DE NELER OLUYOR ADEM ÖZKAN KİMDİR TRT’de Dini
ve Ahlaki Programlar Müdürü Adem Özkan’dır... İki dönem önce
görevde bulunan, Atatürkçü ve Cumhuriyetçi olarak bilinen Asaf
Demirbaş, yaklaşık 15 yıl önce programla ilgili yaklaşımlarını
beğenmediği için Özkan’ı başka bir bölüme vermişti. Demirbaş emekli
olduktan sonra yerine ‘aydın’ bir kişi olan Nurullah Karakaş
getirilmişti. Ancak AKP iktidara gelince, hemşerisi (Kırıkkale)
Devlet Bakanı Beşir Atalay, Adem Özkan’ı Dini ve Ahlaki Programlar
Müdürlüğü’ne getirtti. Özkan bugün tamamen Nur tarikatının
anlayışını bir kamu kurumuna egemen kılmaya çalışılmaktadır. Senai
Hoca, geçen hac döneminde TRT’nin parasıyla Mekke’ye götürülmüştür.
TÜRKÇE İFTAR DUASI KALDIRILDI Hürriyet’te okuduk, her ramazanda
okutulan Türkçe iftar duası değiştirilecekmiş; bunun yerine de
Risale-i Nur’dan alınan ‘Esma ül Hüsna’yı (Allah’ın 99 ismi)
okutulacakmış. (Derleyici; Senai Hoca). Nur Subaşı’nın hiçbir ücret
talep etmeden seslendirdiği ve Arap ülkeleri dışındaki tüm
Müslümanların severek dinlediği ‘iftar duası’nın kaldırılmasına
Diyanet nasıl göz yumuyor? Böyle bir değişiklik laik cumhuriyet
anlayışına bir darbe daha değil midir? YAKASIZ VE KRAVATSIZ GÖMLEK
GELDİ Yine koro ve okuyucuların çağdaş kıyafetleri bertaraf
edilerek Nurcularca mukaddes sayılan yakasız ve kravatsız gömlekler
diktirilip adeta geleneksel cumhuriyet kıyafetlerine meydan
okunmaya başlanmıştır. Şu anda TRT’de bir genel müdürün
olmamasından yararlanılarak istenildiği gibi at oynatılmaktadır. Ne
yazık ki Diyanet de bunu bildiği halde ne sebeptendir bilinmez
bütün bunlara göz yummaktadır. AFYON’DA MEVLİT TRT dini
yayınlarının, ‘Cumhurbaşkanı’na ‘hoş görünmek’ için memleketi
Afyon’da mevlit düzenlediğini, orada tartışmalar olduğunu, daha
önce Bursa Ulucami’deki mevlitte de Nurcu hocaların disiplinsiz
kıyafetler giymesi ve bütünlüğü olmayan dua okuması üzerine
cemaatin camiden ayrıldığını belirtmemize gerek yoktur.
BARDAKOĞLU’NUN MEMLEKETİ Son ‘kandil’in ‘gönlü olsun’ diye Diyanet
İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun doğduğu ilçe olan Tosya’da
(Kastamonu) gerçekleştirilmesi dikkat çekmiştir. Türkiye’mizde
birçok büyük ve tanıtım yönünden dünyaya örnek olacak iller
atlanarak neden küçük bir ilçe tercih edildi? Cevabı kolay; çünkü
TRT’deki dini, özellikle de kandillerdeki olumsuzluklara karşı
Diyanet’in müdahil olmaması... KİN VE NEFRET TOHUMLARI Her kesime
hitap eden TRT ne oldu da birden bire bir zümrenin, cemaatlerin
boyunduruğu altına girdi, yahutta da bu kesim bu kuruma çöreklendi?
Devletin bir kurumu olarak her kesime hitap eden TRT dini yayınlar
konusunda ayrımcılık yapmadan tarafsız bir yayın politikası
izlemelidir. Ayrımcı tutum ilerde ‘kin ve nefret’ tohumlarının
ekilmesine neden olur. Sonra bunun vebali de ağırdır.
Uzaklaştırılanlar TRT’den uzaklaştırılan (adları belirlenebilen)
ilahi grupları ve duahanlar şöyle: İlahi grupları: Üsküdar İlahi
Grubu, Hacıbayram Camii İmamı Abdülkadir Şehitoğlu İlahi Grubu,
Ahmet Amir Ateş İlahi Grubu, Ankara Mustafa Kont İlahi Grubu,
Ankara Mustafa Aygün İlahi Grubu, Eskişehir Yunus Emre İlahi Grubu.
Mevlithanlar: Aziz Bahriyeli, Fevzi Mısırlı, İbrahim Çanakkakeli,
Muharrem Aslantürk, Nihat Ulu, Celal Yılmaz ve Ali Rıza Şahin.
Duahanlar: Saadettin Evginer, Adem Uran, Yahya Eskişehirli.
Deniliyor ki: ‘Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı intikam peşinde olanlar
bu isimleri yavaş yavaş safdışı bıraktılar. Bir kamu kuruluşunda
ayrımcılık yaptılar. Atatürk’ün adını ağızlarından düşürdüler.
Cumhuriyetin kural ve geleneklerini yok saymaya başladılar. Bunlar
STV’de yapılabilir ama devletin televizyonunda böyle bir şey
düşünülmemesi gerekir.’ www.hurriyetim.com