Yavuz Uzan ABD'de mi?
Abone olKırmızı Bülten'le aranan Yavuz Uzan'ın New York'ta dünyaca ünlü Waldorf Astoria Oteli'nde Samuel Roger Uzan adıyla iki aydır kaldığı belirlendi.
Türk polisinin, telefon görüşmeleri sayesinde izini bulduğu
Yavuz Uzan'ı Amerika’dan istediği, ancak belgelerin tamamlanmaması
nedeniyle bir sonuç alınamadığı belirtildi. Ağabeyi Kemal Uzan'la
birlikte hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan ve Kırmızı
Bülten'le aranan Yavuz Uzan'ın New York'ta dünyaca ünlü Waldorf
Astoria Oteli'nde Samuel Roger Uzan adıyla iki aydır kaldığı
belirlendi. Kardeşlerden Bahattin Uzan halen tutuklu bulunuyor.
Türkiye'nin Kırmızı Bülten'le aradığı Yavuz Uzan'ın New York
Manhattan'da, dolar milyoneri konuklarıyla ünlü Waldorf Astoria
Oteli'nde ‘Samuel Roger Uzan’ takma adıyla kaldığı belirlendi. Türk
polisinin teknik takiple, yani telefon görüşmeleri sayesinde izini
bulduğu Yavuz Uzan'ı ABD'den istediği ancak belgelerin
tamamlanmaması nedeniyle sonuç alamadığı da bildirildi. Adalet
Bakanı Cemil Çicek'in geçen haftaki Washington gezisi sırasında
ABB'li mevkidaşından Yavuz Uzan'ın iadesini talep ettiği ileri
sürüldü. Ancak Bakan Çiçek Hürriyet Washington Temsilcisi Kasım
Cindemir'in bu yöndeki sorusu üzerine ‘‘Hayır, bu iş için
gelmedim’’ dedi. İKİ AYDIR KALIYOR Hürriyet'in ulaştığı otel
kayıtlarında Yavuz Uzan'ın ismi ‘‘Samuel Rogers Uzan’’ diye
geçiyor. İki aydır Waldorf Astoria'da kalan Yavuz Uzan, VİP (çok
önemli kişi) müşteri sayıldığı için otel yetkilileri konuğun
milliyeti veya esas kimliği hakkında bilgi vermiyor. Hürriyet son
on gün içinde otel santralını üç kere arayarak ‘‘Bay Uzan'ın
odasına bağlar mısınız?’’ talebinde bulundu. Santral görevlisinden
‘‘Sizi ses bandına aktaracağım’’ yanıtını aldı. Telefon
bağlandığında ses bandından kusursuz bir ingilizceyle ‘‘Ben Roger
Uzan. Mesajınızı bırakın’’ mesajı duyuldu. Santral görevlisine
‘‘Neden Uzan'ın odasına bağlamıyorsunuz?’’ diye sorulduğunda ise
devreye otelin iletişim yetkilisi girdi ve mesajın ses bandına
bırakılması konusunda ısrarlı oldu. EN UCUZ ODA 329 DOLAR Uzan
kimlikli müşterinin kaldığı otel yabancı devlet başkanlarının yanı
sıra ABD başkanı, ünlü sanayici ve iş adamlarının da konaklama
yeri. En ucuz oda geceleme vergileri hariç 329 ile 759 dolar. Tek
yatak odalı suitler 489-839, çift yatak odalılar ise 719- bin 449
dolar arasında. İki yatak odalı suitlerin aylığı 25 bin-55 bin
dolar, üç yatak odalıların 35 bin ile 65 bin dolar. Diğer Uzanlar
New York'a gitse hemen yakalanacak Dünya iletişim devleri Motorola
ve Nokia'nın Uzanlar'a ait Telsim'den alamadıkları toplam 2.9
milyar dolar için New York Bölge Mahkemesi'nde 2002 yılı Ocak ayı
sonunda açtıkları davada hakim kararlarını yerine getirmedikleri
için 18 Ağustos 2003'de Uzan ailesi bireyleri hakkında tevkif
müzekkeresi yayımladı. Karar Uzanlar'ın 4.26 milyar doları
ödemedikleri, Telsim hisselerini mahkeme emanetine teslim etmeye
yanaşmadıkları gerekçesiyle çıkarıldı. Hakim Jed S. Rakoff,
Manhattan'daki mahkemenin 100 mil (160 km.) yarıçapında
görüldüklerinde tutuklanmalarını istediği Uzan aile bireyleri
listesinde Kemal Uzan, eşi Melahat, oğulları Cem Cengiz ve Murat
Hakan, kızı Ayşegül Akay ile iş ortakları Antonio Luna Betancourt
yer alıyor. Kemal-Cem ve Hakan Uzan'ın New York'un can damarı
sayılan Manhattan'da en gözde yerinde daire, dubleksi içeren 10
gayrımenkulü yine New York Bölge Mahkemesi Hakimi Rakoff'un kararı
üzerine satım, devir ve transferi donduruldu. SPK: 1990'dan beri
bono satma yetkileri yoktu Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı
Doğan Cansızlar LDP Milletvekili Emin Şirin’in sorusuna verdiği
yanıtta, İmar Bankası'nın 25 Ekim 1990 tarihinden itibaren SPK'nın
yetki ve izni dahilinde herhangi bir sermaye piyasası faaliyeti
yapma yetkisi bulunmadığını belirtti. Cansızlar, söz konusu
tarihten itibaren sermaye piyasası kurumu niteliği taşımayan İmar
Bankası'nın denetim ve gözetiminin Hazine Müsteşarlığı, Merkez
Bankası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)
tarafından yürütüldüğünü anımsattı. 20 banka battı, İmar gibi
soygun görülmedi BDDK İkinci Başkanı Ahmet Şirin, Kurum'un asli
denetim organı olan ve Kurum adına denetim yapan Bankalar Yeminli
Murakıpları Kurulu'nun günümüze kadar yürüttüğü banka
incelemelerinde, İmar Bankası'nda tespit edilen düzeyde kapsamlı
bir kayıtdışılığa rastlanılmadığını da bildirdi. Yazıda, şu
bilgilere yer verildi: ‘‘Bankacılık sektörünün rehabilitasyonu
çerçevesinde çeşitli şekilde sistem dışına çıkan 20 bankanın
hiçbirinde mevduatın kayıt dışı bırakıldığı konusunda bir tespit
mevcut değildir.’’ İmar'da 490 kişi ve kuruma tedbir konuldu
Babkacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) İkinci Başkanı
Ahmet Şirin, İmar Bankası'nda, sektörde daha önce karşılaşılmayan
çok büyük ölçekli bir organize yolsuzluk olayıyla karşılaşıldığını,
Uzan Grubu adına halen 490 gerçek ve tüzel kişi hakkında ihtiyati
tedbir kararı alındığını bildirdi. Ahmet Şirin, İmar Bankası
soruşturmasının Emniyet Genel Müdürlüğü, adalet ve Maliye
Bakanlıkları çerçevesinde de devam ettiğini hatırlattı. LDP
Milletvekili Emin Şirin'in İmar Bankası ile ilgili olarak Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'e yönelttiği soru
önergesinin yanıtında, BDKK ve Sermaye Piyasası Kurulu'ndan (SPK)
gelen yazılara yer verildi. BDDK İkinci Başkanı ve yanıtın
hazırlandığı dönemde Başkanvekili olan Ahmet Şirin, ‘‘İmar
Bankası'nın Fon'a intikali ile birlikte bankacılık sektöründe daha
önce karşılaşılmayan çok büyük ölçekli bir organize yolsuzluk olayı
ile karşılaşılmıştır’’ dedi. Banka bilgi işlem sisteminin resmi
mercileri yanıltmaya yönelik olarak Uzan Grubu şirketlerinden
Merkez Yatırım ve Ticaret A.Ş. tarafından organize bir şekilde
yönetildiğini ve bu suretle banka işlemlerinin kayıt dışı
bırakıldığını kaydeden Şirin, Banka sahip ve eski yöneticilerinin
gerçek mevduat rakamlarını kamu otoritesinden gizledikleri ve fiili
mevduat ile resmi kayıtlara yansıtılan mevduat arasındaki farkı
zimmetlerine geçirdikleri, izinsiz ve açığa devlet içborçlanma
senedi satışı gerçekleştirdikleri, kamu otoritesine yanıltıcı bilgi
verdikleri, vergi kaçırmaya yönelik işlemlere başvurdukları, banka
müşterileri ile kamunun zararına fiil ve eylemler
gerçekleştirdiklerinin anlaşıldığını ifade etti.