Yaş, makam, mevki ve ekonomik durum ne olursa olsun anne acısı
her durumda acıların en büyüğüdür.. Hangi yaşta olursa olsun,
geride kalanlar için anne ölümü hep erken ölümdür..
Ne Başbakan dinliyor, ne Cumhurbaşkanı.. Bir anda kendinizi
yapayalnız, sahipsiz ve çaresiz hissediyorsunuz..
Bunu yaşayan bilir.
Bunu anne acısının ne olduğunu bilip, annesi ölenlerin acısını
tahmin edebilenler bilir..
Bunu yaşayabilmek, hissedebilmek için önce insan olmak
gerekir..
İki ayak üstünde yürüyen insan kılığında bir ucubeyseniz bunları
hissedemezsiniz.
Başbakan Erdoğan bugün anne acısını yaşayınca, internet
gazetelerinin yorum köşeleri ile sosyal paylaşım sitelerinde
ucubelerle insanlar arasındaki farkı bir kez daha gördük..
Apple'nin kurucusu Steve Jobs'un ölüm haberini aldıktan sonra
"Ay kahroldum", "Sanki babamı
kaybettim", "Yemekten içmekten kesildim"
diye ağlaşanların, ideolojisini ve icraatlarını beğenmedikleri
Başbakan'ın annesinin ölüm haberini aldıktan sonra,
"Yaşasın. Öldüüü, öldüüü.. Erdoğan şimdi ağlaşıyordur çok
mutluyum" diye sevinmelerine şahit olmak istiyorsanız
Facebook veya Twitter'a girin..
İnanır mısınız, bir gazetenin yorum sayfalarına baktım..
Okuyucunun biri, "Allah rahmet etsin, nur içinde
yatsın" demiş diye, Anti Erdoğancılar etmedikleri
hakaret küfür bırakmamış..
Twitter'daki yorumcular ise bir başka iğrençlik peşinde..
"Ay şekerim çok mutluyum. Köpeğimle dışarı çıkıp bunun
şerefine kendimize bir ziyafet çekmeyi düşünüyoruz" diyen
hayvan seviciler cirit atıyor..
Ve ne acıdır ki bunlar kendilerine "Solcu"
diyor.. Solcuların ayak tırnaklarının arasındaki kir bile
etmeyeceklerinin farkına varmadan..
Solculuğun ne kadar büyük bir erdem olduğunu, sevgide, aşkta ve
acıda hep sol yanımızın ağrıdığını, yanıp tutuştuğunu ve
sızladığını bilemeden..
Gördükçe kusası geliyor insanın..
Kucağında taşıdığı kedisinden, yanında süs diye taşıdığı köpeğinden
daha az şeref, daha az haysiyet sahibi olan çağımızın yeni ve en
vahşi hayvan türüne ne ad vereceğiz, inanın ben de bilmiyorum..