Yaşar Nuri Hoca vuruşarak çekildi
Abone olYaşar Nuri Hoca'ya göre CHP ve Baykal hem laikliğe, hem de Din'e faklı açılardan bakıyor. İşte CHP'yi sarsan açıklamalar..
İstanbul Milletvekili Yaşar Nuri Öztürk, halkın beklediği
değişimin sağlanması ve amaçlanan başarının elde edilmesini bugünkü
CHP'de mümkün görmediğini belirterek, CHP'den istifa etti.
Öztürk'ün istifasıyla CHP'nin parlamentodaki sandalye sayısı 174'e
düştü. Yaşar Nuri Öztürk parlamentoda düzenlediği basın
toplantısında CHP'den istifa gerekçelerini anlattı. Birikiminin
halka ve ülkeye hizmette daha etkin ve yoğun biçimde kullanılacağı
vaadiyle girdiği CHP'de çok kısa bir süreden sonra hayal
kırıklıkları yaşadığını dile getiren Öztürk, 23-24 Ekim 2003
tarihlerindeki kurultayda da çok çirkin bir siyaset oyunuyla
dışlandığını bildirdi. Seçmene olan saygısı yüzünden hemen istifa
etmek yerine, kendisi ile ayrı duyguları paylaşanlarla partide
gerekli olan değişim ve demokratikleşmenin gerçekleşmesi için
uğraştığını, ancak bir sonuç alınamadığını dile getiren Öztürk, 28
Mart seçimlerindeki yenilginin de bunu gösetrdiğine işaret etti.
Öztürk, CHP'nin yönetim kadrosu ve genel başkanı ile ters düştüğü
noktaları ise şöyle açıkladı: "Laiklik anlayışındaki farklılık,
dine bakışlarındaki farklılık, halkla bütünleşme konusundaki
ısrarı, ideoloji eksenli siyasete karşı oluşu, partideki ağır
demokrasi noksanı, dünyadaki derin etkili değişimlerin
muhasebesinin CHP yönetimince yapılamaması, Batı'nın yeni sömürü
yönteminin bir ifadesi olan IMF'cilik ve küreselleşme yıkımını
durduracak politikaların oluşuturulamaması." ATATÜRK'ÜN PARTİSİ
SÖYLEMİ ATATÜRK'Ü YIPRATTI Öztürk, parti yönetimi ile ters düştüğü
noktalardan birisinin de CHP'deki "Atatürk'ün partisi" söyleminin
Atatürk'ü yıpratıcı bir slogana dönüşmesi olduğunu kaydetti.
Atatürk'ün Türkiye'de sürekli yenik bir partinin genel başkanı gibi
gösterilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Öztürk, "CHP,
Atatürk'ün kurduğu bir partidir ama şu an genel başkanı değildir.
Olsaydı CHP baraj altında kalmazdı" dedi. Öztürk, ülke ve Türk
insanının "Allah ve din varsa laikliğe, Atatürk ilkelerine ve
çağdaşlığa ihtiyaç yoktur" dinci siyasetlerle, "Atatürk ve laiklik
varsa dine-imana ihtiyaç yoktur" demeye getiren çarpık laiklik
siyasetleri arasında sıkışıp kaldığını ifade ederken, bu
sıkışıklıktan Türkiye'yi mevcut siyasi partilerin çıkaramayacağını
gördüğünü söyledi. Öztürk, Türkiye'nin içinde bulunduğu kahırlı
atmosferden bir an önce kurtulması için yeni bir siyasi yapılanmaya
ihtiyaç olduğunu da vurguladı. HALK KARAR VERECEK Öztürk, bir soru
üzerine yeni bir parit kuracağı yolundaki söylentilerin basın
mensuplarının yorumu olduğunu bildirirken, "Milletimizin,
aydınlarımızın bir yeni siyasi oluşumu acilen oluşturup halkın
önüne koyması lazım. Ama ben bunun içinde olur muyum, olmaz mıyım
bunu halkımız tayin edecek. Ancak Türkiye'nin böyle bir oluşuma
acilen ihtiyacı var. Yeni bir oluşum vardır, Anadolu'nun her
köyesinde böyle arayışlar mavcuttur. Bunun benimle ilgisi ne olacak
onu zaman gösterecek" diye konuştu. SEVDİM Mİ TAM SEVERİM Öztürk, 3
Kasım seçimlerinden önce Genel Başkan Baykal'a destek verdiğini
anımsatarak, "Ben Anadolu çocuğuyum. Sevdim mi tam severim, destek
verdim mi tam veririm. Sayın Baykal'ın haram lokma yemeyen bir
insan olduğuna inandığım için bu desteği verdim, bugün yine
veririm. Ben helal lokmanın siyasetin omurgası olduğunu düşünürüm"
dedi. PARTİ İÇİ MUHALEFET HATIRA OLARAK KALDI Partinin değişimi
için parti organlarında mücadele etmesine olanak sağlanmadığını
belirten Öztürk, yerel seçim sonrası ortaya çıkan parti içi
muhalefete ilişkin görüşlerini de açıkladı. Kendisinin sonuç
alınamayacak bir yolda ayaklarını yorma taraftarı olmadığını dile
getiren Öztürk, sözkosu insanlarla görüştüklerini bildirdi. Öztürk,
"Ancak bende, ne o muhalefetin CHP'yi beklenen noktaya getireceği
kanaati doğdu, ne de bunun ülkeye yarar sağlayacağı kanaati. Seçim
sonrası 30-40 kişiden bahsediliyordu dokuza düştü, oylamada da
altıya düştü. Gelinen noktada bir hatıra olarak kaldı" şeklinde
konuştu. YENİ OLUŞUMLA DERVİŞ'İN BARIŞIK OLACAĞINI SANMIYORUM
Öztürk, bir soru üzerine yeni oluşumda ekonomistlere ihtiyaç
bulunduğunu belirtirken, "Ama niye Kemal Derviş olsun?" diye sordu.
Dünyanın Kemal Derviş'ten ibaret olmadığını kaydeden Öztürk, yeni
oluşumun Kemal Derviş'in ekonomi anlayışıyla barışık olacağını
sanmadığını bildirdi. Öztürk'ün istifasının ardından CHP'nin
Parlamento'daki sandalye sayısı 174'e düşerken, bağımsız
milletvekillerinin sayısı 5'e yükseldi. TBMM'deki son sandalye
dağılımı şöyle: AK Parti: 367. CHP: 174. DYP: 4 Bağımsız:5.