Yargıtay'dan taslağa eleştiri
Abone olAnayasa Mahkemesi ve Yargıtay Başkanlığı, ''Kamu Personeli Kanun Tasarısı Taslağı''na ilişkin görüşlerini tamamlayarak Başbakanlık'a gönderdi.
''Kamu Personeli Kanun Tasarısı Taslağı''nı hakim ve savcılar yönünden inceleyen Yargıtay, hakim ve savcıların kısmen dahi olsa genel nitelikli bir personel kanununa tabi tutulmalarının Anayasa'ya aykırı olduğunu bildirdi. Taslağı aynı yönden inceleyen Anayasa Mahkemesi de hakim ve savcıların mali haklarının ayrı bir kanunla düzenlenmesi gerektiğine işaret etti. Yargıtay'ın görüşünde, taslağın, ''Yargıtay'ın fonksiyonu ve mensupları açısından incelendiği'' belirtildi. Taslakta, ''hakimler ve savcıların mali haklar ve sosyal yardımları bakımından bu kanun hükümlerine tabi olacaklarının yer aldığı'' anımsatılan görüşte, hakim ve savcıların kısmen dahi olsa genel nitelikli bir personel kanununa tabi tutulmalarının Anayasa'ya aykırı olduğu vurgulandı. Görüşte, hakim ve savcıların devletin yürütme erkine ait genel personel kanununa tabi, mali ve sosyal haklar yoluyla yürütme gücünün denetim ve takdirine bağlı tutulmasının, hukukun genel kurallarına ve Anayasa'nın prensiplerine aykırı düştüğüne işaret edildi. Taslağa göre, ''hakim ve savcılar için yapılacak performans ödemesinin, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yetkisine verildiği'' belirtilen Yargıtay görüşünde, yargıda, HSYK'ya bağlı olmayan, onun üzerinde bulunan yüksek yargıçlar da olduğuna dikkat çekildi. -HAKİM VE SAVCILARA PERFORMANS- Yargıtay görüşünde, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay'daki başkan, üye ve başsavcıların, HSYK'ya tabi olmadıkları anımsatılarak, ''Yüksek Mahkeme mensuplarının, ilk derece mahkemesi hakim ve savcıları gibi performans değerlendirmesine tabi tutulması ve bu yetkinin kendi kurullarına değil, daha alt bir kurula verilmesi, yargı sistemimizi alt-üst etmektedir'' tespiti yapıldı. Tasarı ile ''müsteşarların, hiçbir kayıt ve şarta tabi olmadan, hükümetin arzu ve tercihine göre atanabilme yolunun açıldığı'' da belirtilen Yargıtay görüşünde, Anayasa'ya göre, Adalet Bakanlığı Müsteşarı'nın, HSYK üyesi olduğu ve teminatlı hakim statüsünde sayıldığı belirtildi. Görüşte, hakimlik mesleğinden olmayan ve bu statüde bulunmayan bir kişinin Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı'na atanabilmesinin, Anayasa'ya aykırı olduğu vurgulandı. -ANAYASA MAHKEMESİ GÖRÜŞÜ- Anayasa Mahkemesi'nce hazırlanan görüşte de taslağın yalnızca hakim ve savcıların mali hakları yönünden incelendiği belirtilerek, bunun nedeni şöyle açıklandı: ''Anayasa'nın 148. maddesi uyarınca kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve TBMM İçtüzüğü'nün Anayasa'ya uygunluğunu denetlemekle görevli ve yetkili bulunan Anayasa Mahkemesi'nin, yasalaşması ve Anayasa'ya aykırılığının ileri sürülmesi olasılığı bulunan bir düzenleme hakkında önceden görüş bildirmesinin ortaya çıkaracağı sakıncalar gözetilerek, söz konusu taslak, hakim ve savcıların mali hakları yönünden getirilen düzenlemelerin kapsamının ortaya konulması ile sınırlı olarak incelenmiştir.'' Anayasa Mahkemesi görüşünde, ''Yargının, yasama ve yürütmeden bağımsız olarak devleti oluşturan 3 erkten biri olması ve bu konudaki Anayasal kuralların ayrı bir düzenlemeyi gerektirmesi nedeniyle, hakim ve savcıların mali hakları ayrı bir kanunla düzenlenmelidir'' denildi. Yasa tasarısı taslağı ekindeki cetvellerin boş olduğu belirten görüşte, bu nedenle getirilmesi düşünülen mali haklar konusunda belirsizlik bulunduğu vurgulandı. Anayasa Mahkemesi'nin görüşünde, şu tespitler yapıldı: ''Hakim ve savcıların mali hakları konusunda ayrı bir yasada düzenleme yapılırken, hakimlik teminatı, hakimlik mesleğinin gereklilikleri ve bu mesleğin gerektirdiği yaşam düzeyi dikkate alınmalıdır. Hakim adaylığı dahil olmak üzere, mesleğe yeni başlayan hakim ve savcılarla mesleğin ileri aşamalarında bulunan hakim ve savcıların mali hakları arasındaki farklılık, diğer kariyer mesleklerinde olduğu gibi makul bir düzeye getirilmelidir.''