Yargıtay'dan şimdi de 2016 uyarısı!
Abone olYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 1 Ocak 2016'da yürürlüğe girecek olan yasaya ilişkin uyarıda bulundu.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, Yargı Hizmetlerinin
Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısı ile ilgili yapılan açıklamada, "Yargıtay
cumhuriyet savcılarının görüş vermelerinin 2016 yılına kadar
kaldırılarak kısıtlanması yoluna gidilmesi yargıya güveni,
adaletin, adil davranmanın sağladığı toplumsal barış ve huzuru
azaltacaktır" denildi.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada, "tasarıyla '1 Ocak 2016 tarihine kadar yapılacak kanun yolu incelemelerinde, bölge adliye mahkemelerinde ve Yargıtayda tebliğname düzenlenmesine ilişkin hükümler uygulanmaz' kuralının getirilmek istendiği duyumu alındığı" bildirildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tasarıyla ilgili görüşüne yer verilen açıklamada, Yargıtay cumhuriyet savcılarının temyiz üzerine verilen dosyaları süresinde ve eksiksiz inceleyip tebliğname düzenleyerek düşüncelerini ilgili Yargıtay dairesine gönderdiği, aynı dosya için daireden çıkan ilamları uygulama, içtihat ve tebliğnamelere uygunluk açısından tekrar inceleyerek evrensel hukuk kuralları ve iç hukuka aykırı gördüklerinde karar düzeltme veya itiraz yollarına gittikleri hatırlatıldı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Yargı hizmetlerinin hızlandırılması amacı, halkın
yararı dikkate alınarak konulan kuralların 5 yıl gibi uzun bir süre
kaldırılmasını haklı kılmaz. Yargıtay ceza daireleri incelenmek
üzere dosya bekleme durumunda olmayıp arşivlerinde
sonuçlandırılması gereken 389 bin 107 adet dosya bulunmaktadır. Bu
nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığındaki dosyaların tebliğname
düzenlenmeden gönderilmesi yargı hizmetlerinin hızlandırılmasını
sağlamayacağı gibi dairelere incelenmeden bir anda tevdi edilen 462
bin 212 adet dosya, incelemesiz olarak başsavcılıktaki inceleme
süresinden daha fazla bekletilmek zorunda bırakılacak, daireler de
iş çıkaramaz hale gelecektir.
Adil yargılanma hakkı, dosyaların makul sürede olmak kaydıyla incelenip tartışılarak sonuçlandırılmasıdır. İnceleme, tartışma imkanı tanınmadan yapılacak temyiz incelemeleri adli hataların artmasına neden olacaktır. Ayrıca tebliğname düzenlenmemesi, mağdur haklarının korunmasını, savunma hakkının kullanılmasını engelleyici niteliğe dönüşecektir. Zira Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 'incelenip tebliğname düzenlenmeyen' yüz binlerce dosya ilama bağlanıp dairelerden döndüğünde 'görüldü' yapılması, halkın yararına incelenmesi bir zorunluluk olmasına rağmen tebliğname olmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından denetlenmesi imkanı kalmayacaktır.
Yargı hizmetlerinin hızlandırılması, hakim ve savcı sayısının artırılması ve alternatif çözüm yollarının uygulamaya geçirilmesiyle mümkünken İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme'ye ek 7 numaralı protokolde belirtilen önem derecesi düşük suçlar dışında bulunan ceza hükümlerinin ilgili kişiler tarafından daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme haklarının, yüksek mahkemelerin ve yargılama sürecinin tamamlayıcı unsuru olan Yargıtay cumhuriyet savcılarının görüş vermelerinin belli bir süre kaldırılarak kısıtlanması yoluna gidilmesi yargıya güveni, adaletin, adil davranmanın sağladığı toplumsal barış ve huzuru azaltacaktır."