Yargıtay'dan flaş kıdem tazminatı kararı! Yeni işe giren, eski işverenden kıdem tazminatı alabilir
Abone olYargıtay, 15 yıl 3600 prim gününü tamamlayarak yaş dışındaki emeklilik koşullarını yerine getiren işçilerin kıdem tazminatı alması konusunda emsal olacak bir karara imza attı. İşçinin başka işte çalışmaya başlamasının kanuna karşı hile olarak nitelendirilemeyeceğini belirten Yargıtay, iş mahkemesinin kararını bozarak tazminatın ödenmesine hükmetti.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 5 Kasım 2020 tarihli kararına konu
dosyaya göre, bir şirkette 2008-2015 yılları arasında yönetici
olarak çalışan işçi, 4 Eylül 2015 tarihinde 15 yıllık sigortalılık
süresi ve 3600 prim gününü tamamladığına dair Sosyal Güvenlik
Kurumu'ndan (SGK) yazı alarak işverene sunduğu halde
kıdem tazminatını alamadığı için dava açtı.
Habertürk’ten Ahmet Kıvanç’ın haberine göre, işveren, işçinin iş akdini haksız bir şekilde tek yanlı iradesi ile sona erdirdiğini, kanundaki haktan yararlanmak için iş akdini feshetse de asıl amacının başka bir işyerinde çalışmak olduğunu, kanuna karşı hile yapmak suretiyle hak etmediği halde kıdem tazminatı talep ettiğini belirterek talebe itiraz etti.
İşveren işçinin talebinin ayrıca Türk Medeni Kanunu’nda tanımlanan hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu savundu.
İş mahkemesi işçinin talebini reddetti
İş mahkemesi, işçinin iş akdinin sona erdiği 4 Eylül 2015
tarihinden önce farklı bir şirkete iş başvurusunda bulunduğunu, 14
Eylül’de yeni işyerine başladığını, dava açtığı işverenin işyerinde
çalışmaya devam ederken yeni işyerine verilmek üzere evrak
topladığını, dolayısıyla yasanın tanıdığı hakkı kötüye kullandığını
gerekçe göstererek kıdem tazminatı talebini reddetti.
'Çalışma özgürlüğü anayasal güvence
altında'
İşçinin temyiz başvurusu üzerine dosya Yargıtay’a geldi. Yargıtay
kararında, 1475 Sayılı Kanunu ile işçiye yaş hariç diğer emeklilik
kriterlerini yerine getirmesi halinde kendi isteği ile işten
ayrılma imkânı tanındığı belirtildi. Başka bir anlatımla,
sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayan
işçinin, yaş koşulu sebebiyle emeklilik hakkını kazanmamış olsa da
işyerinden ayrılabileceği ve kıdem tazminatına hak
kazanacağı vurgulandı.
İşçinin yasadan doğan bir hakkı bulunduğuna dikkat çekilen kararda, daha sonra başka bir işverene ait işyerinde çalışmaya başlaması, ayrılmadan önce diğer işyeri ile görüşmesi ve hatta sözleşme yapmasının kanuna karşı hile olarak değerlendirilemeyeceği kaydedildi. Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi:
“Dosya içeriğine göre, davacı işçi, fesih tarihinde yaş hariç diğer emeklilik koşullarını sağlamış, bu tarih itibari ile kıdem tazminatına hak kazanmıştır. Ayrıca davacının iş sözleşmesini feshettikten sonra başka bir işyerinde çalışmaya başlaması, Anayasal güvence altında olan çalışma özgürlüğü kapsamında olup, yasanın kendisine verdiği hakkı kullanan davacı işçinin kötü niyetli davrandığından söz edilmesi mümkün değildir. Kanunda tanınan bu hakkın amacı, işyerinde çalışarak yıpranan ve bu arada sigortalılık yılı ile prim ödeme süresine ait yükümlülükleri tamamlayan işçinin, emeklilik için yaşı beklemesine gerek olmadan iş sözleşmesini aktif sonlandırabilmesine imkan tanımaktadır. Davacının kıdem tazminatı talebinin kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.”