Yargıtay: "Yargı kararı da eleştirilir"
Abone olYargı kararlarının eleştirilebileceğine dikkat çeken Yargıtay , "Yargı kararları eleştirilemez diye bir kural yoktur. Hiçbir kurum eleştiri dışında kalamaz" kararı aldı.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002
seçimleri öncesinde milletvekili adaylığına ilişkin verilen yargı
kararına yönelik bir yazıyı eleştiri olarak kabul etti ve yazıda
kişilik haklarına saldırı görmedi. Yargı kararlarının
eleştirilebileceğine işaret eden Daire, "Yargı kararları
eleştirilemez diye bir kural yoktur. Demokratik bir toplumda ve
hukukun üstünlüğünü kabul eden bir devlette, hiçbir kurum ve kişi
eleştiri dışında kalamaz" dedi. 2002 milletvekili genel seçimleri
öncesinde Başbakan Erdoğan'ın adli sicil kaydına ilişkin, kapatılan
Diyarbakır 3 ve 4 No'lu DGM'ce verilen kararların temyiz
incelemesi, Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından yapılmıştı. Daire,
Erdoğan'ın adli sicil kaydının silinmesi isteminin reddine ilişkin
Diyarbakır 3 No'lu DGM'nin kararını onamış, bu kararı kaldıran 4
No'lu DGM'nin kararını ise yok hükmünde saymıştı. Bunun üzerine
Yüksek Seçim Kurulu, Erdoğan'ın aday olamayacağı yönünde karar
vermişti. Yeni Şafak Gazetesi'nde 17 Eylül 2002'de "Yargıtay 8.
Ceza Dairesi Suç İşliyor" başlığıyla bu sürecin eleştirildiği
yazının yayınlanmasının ardından, kararda imzası olan bir Yargıtay
üyesi manevi tazminat istemiyle dava açmıştı. Ankara 26. Asliye
Hukuk Mahkemesi, tazminat istemini kısmen kabul etmişti. Yeni Şafak
Gazetesi, kararı temyiz edince dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne
gitti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını 2'ye
karşı 3 üyenin oyuyla bozdu. Kararda, Başbakan Erdoğan hakkında
kapatılan Diyarbakır 3 ve 4 No'lu DGM'nin verdiği kararlar
anımsatıldıktan sonra Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin kararına da
atıfta bulunuldu. Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin bu kararına karşı
eleştiri hakkını kullanan basının yayınladığı yazı ile sınırın
aşılıp aşılmadığının tartışılması gerektiği belirtilen kararda,
"Elbette bir yargıcın verdiği karardan dolayı 'suç işliyor' demek,
yargıcın hukuk dışına çıktığı, diğer bir anlatımla yasa ve hukukun
öngördüğü biçimde değil, somut olaydaki gibi karar verdiği, böylece
kusurlu olduğu sonucu çıkabilir. Şu durumda verilen kararın hukuka
ne denli uygun olup olmadığı, diğer bir ifade ile kararda bir
özensizliğin bulunup bulunmadığı irdelenmelidir" denildi. "Karar
özetinden ve kararın ilgilinin müracaatından itibaren izlenen yön
ve yöntem gözetildiğinde, normal uygulama dışına çıkıldığı
gözlemlenmektedir" denilen kararda, şu tespitler yapıldı: "Kararın
kısa sürede savcılığa getirilmesi, savcılıktan daireye ve karara
bağlanması, olağanın dışında bir sürecin izlendiğini
göstermektedir. Kararın içeriğinde ise usul kurallarına uyulmadan
bir sonuca varıldığı belirtilmektedir. Elbette ki, bu bir gerekçeye
dayandırılmıştır. Ancak bu gerekçenin mevcut yasanın açık hükmüne
uygun olup olmadığı tartışmalıdır. İşte bu denli tartışmalı bir
konuda karar verilmesi durumunda kararın da tartışılabileceği ve
eleştirilebileceği de kabul edilmelidir. Yazıda yer alan 'Yargıtay
8. Ceza Dairesi Suç İşliyor' nitelemesini, yazının bütünü içinde
değerlendirmek gerekir. Salt sözcük dizisini almak ve yazıyı
bütünden ayırmak suretiyle sonuca varmak, doğruyu bulmamızda güçlük
yaratır."