Yargıtay iğneyi kendine batıracak

Abone ol

Yargıtay Başkanı Osman Arslan, yargının itibarının yükselmesi için ‘ne gerekiyorsa yapacağı’ sözünü verdi. Hürriyet’e konuşan Arslan, şu önemli mesajları ve

Yargıtay Başkanı Osman Arslan, ‘Yeni bir başlangıç yapılacaktır. İğneyi kendimize de batıracağız’ dedi. Yargıtay Başkanı Osman Arslan, yargının itibarının yükselmesi için ‘ne gerekiyorsa yapacağı’ sözünü verdi. Hürriyet’e konuşan Arslan, ‘Başkanlığa seçildiğim 2 Aralık’tan itibaren yeni milat başlamıştır. İçimizde hiç yanlış yapan yok demedim. İğneyi kendimize de batıracağız’ dedi. Arslan, şu mesajları verdi: Çakıcı konusunda gerekeni yaptık Yargıtay, Çakıcı olayında üzerine düşenin fazlasını yapmıştır. Ancak basında Yargıtay’ın Çakıcı’yı koruduğu imajı verilmiştir. Bu 180 derece yanlıştır. İstanbul DGM, Çakıcı’yı örgüte katılmaktan 3 sene 4 aya, yaralama suçunu da tek suç kabul edip 1 yıl 4 aya çarptırmış. Yargıtay 1. Ceza’ya gelmiş. Daire, örgütü onamış, diğerine 15 sene vereceksin diye bozmuş. Sonuçta Çakıcı’nın ceza süresi yükselmiş. Bu husus gözardı edildi, sanki Yargıtay Çakıcı’yı himaye etmiş gibi verildi. Yargıtay hiç hata yapmaz diyemem Yargıtay’da geçen sene karara bağlanan dosya sayısı yuvarlak rakam 500 bin. Kamuoyunda Yargıtay’ın tartışılan kararı on deyin, 100 deyin veya abartalım bin karar diyelim. Adli hata oranını bulalım. Adli hata oranı da dünyanın her yerinde vardır. Yargıtay başkanı olarak, ‘Efendim benim Yargıtay’ım hiç hata yapmaz verdiği kararların hepsi doğrudur’ demiyorum. Bu mümkün değil, eşyanın tabiatına aykıdır. Eğer sizin malzemeniz insansa hata yapmanız kaçınılmazdır. Niye siz sanığa bağlı, bilirkişiye bağlı karar veriyorsunuz. Türkiye’deki insan sorunu geneldir Bir ülkedeki kurum ve kuruluşlar birbirinden çok farklı değildir. Deyim yerindeyse, birleşik kaplara suyu dökersiniz, hepsinin düzeyi aynıdır. Bir ülkenin hakimleri çok iyi doktorları çok kötü, gazetecileri çok iyi, mühendisleri çok kötü olmaz. Hemen hepsinin seviyesi aynıdır. Bir ülkede eğer insan sorunu varsa, o insan sorunu geneldir. Yanlışları da yazın ama yıpratmayın Meslek taasubu içinde değiliz. Yanlışımızı lütfen yazın. Himaye edin demiyorum. Yargının korunmaya ihtiyacı yok, yargı kendi kendisini koruma gücüne sahiptir. Doğru yazılmak kaydıyla yargıyla ilgili herşey de yazılsın. Yargıtay’daki yanlışlıkları vurgulayalım ama sürekli gündemde tutmayalım. Sürekli gündemde tutulması yargıya zarar verir, halkta yargıya güveni sarsar. Adli kadro dağıtılamaz ÜÇ tane temel erk var devlet organlarında. Yasama, yürütme yargı. Yasama ve yürütme siyasi organlardır ve bu organlar tamamen değişebilir ve ülke bundan hiç zarar görmez. Ancak gayri siyasi organ olan yargıyı değiştirme olanağı yok. Türkiye üç defa olağanüstü dönem yaşadı. O zaman da yargıya dokunamadılar. Çok kolay bir olay değil. Siz yargıyı ortadan kaldırdığınızda yerine yenisini ikame edemezsiniz. 10 bin tane hakim var. ‘10 bin hakimi attım yerine on bin tane hakim getirdim koydum al bakalım adalet dağıt’ diyemezsiniz. Şu anda Yargıtay’da 250 kadromuz var. ‘Bu 250 üyeyi atalım bunları beğenmiyorum, bu Yargıtay iyi değil bunların içinde yanlış yapanlar da var yerine 250 üye getirelim yargıyı çalıştırsınlar’ da diyemezsiniz. Hiçbir iktidar diyememiştir, demesi de mümkün değildir. Hakime teminat önemli Bazı yayın organlarında ‘Hakim teminatı kısıtlanmalı’ gibi imalı yazılar yayınlandı. Bu çok tehlikeli. Hakim teminatı adil yargılanma hakkının gereğidir. Hakimlere tanınan bir ayrıcalık değildir. Bağımlı ve teminatsız bir yargı işlevini yerine getiremez. Bundan herkes zarar görür. Buradan geriye gitmek AB kriterlerinden, normlarından geriye gitmektir. İnsan Hakları Evrensel bildirgesinin onuncu maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi açıkça bağımsız ve teminatlı yargıdan söz etmektedir. Oya armutçu-Hurriyet

Günün Önemli Haberleri