Yargıtay gereğini düşündü
Abone olYargıtay 1. Ceza Dairesi, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi Birtan Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile polisler tarafından darp edildiğinin anlaşıldığını açıkladı..
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi
Birtan Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile ilgili davada
yargılanan polislerin, Altınbaş'ı konuşturmak için darp ettikleri
ve bu fiillerini 6 gün süren nezaret süresince sürdürdüklerinin
dosyadaki delillerden, maktuldeki darbe ilişkin yaraların yerleri
ve sayıca çokluğundan anlaşıldığını belirtti. Yargıtay 1. Ceza
Dairesi'nin, Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile ilgili
davada mahkumiyet alan dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle
Mücadele Şubesi'nde görevli 4 polis memurunun cezasını bozma
gerekçeleri belli oldu. Gerekçeli kararda, sanıklar İbrahim
Dedeoğlu, Sadi Çaylı, Hasan Cavit Orhan ve Süleyman Sinkil'in, suça
ve delillere ulaşmak gayesiyle suç faili olarak 9 Ocak 1991
tarihinde nezarete aldıkları Birtan Altınbaş'ı 15 Ocak günü saat
20.00'ye kadar birçok kez yüzleştirme ve yer gösterme gibi
soruşturma işlemlerinde ifadesine başvurdukları belirtildi.
Kararda, şöyle devam edildi: ''Sanıkların, maktul Altınbaş'ı
konuşturmak için darp ettikleri, bu fiillerini 6 gün süren nezaret
süresince sürdürdükleri dosyadaki delillerden, sanıkların kısmi
anlatımlarından ve özellikle maktuldeki darba ilişkin yaraların
yerleri ve sayıca çokluğundan anlaşıldığı zaman sürecinde devam
eden bu hareketlerin sayısal boyutu da dikkate alındığında
sanıkların müsnet suçu birlikte ve doğrudan ika ve icra ettikleri
eylemlerinde Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 463. maddesinin uygulama
yeri olmadığı gibi TCK'nın 65/3. maddesinin de düşünülemeyeceği
görülmekle, mahkum olan sanıklar Dedeoğlu, Çaylı, Orhan ve
Sinkil'in TCK'nın 452/1, 243/2 ve 59. maddeleriyle tecziyeleri
yerine ayrıca 463. maddenin tatbiki suretiyle cezalarından indirim
yapılması yasaya aykırı olup, sanıklar hakkındaki hükümlerin
bozulmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.'' 1. Ceza Dairesi'nin,
failler belli olduğu gerekçesiyle sanıklar hakkında hüküm
kurulurken uygulanmasını istemediği TCK'nın 463. maddesi ''adam
öldürme'' suçlarında fiil birden fazla kişi tarafından işlenmiş,
ancak fail belirlenemiyorsa tüm sanıklara verilecek cezada üçte
birden yarıya kadar indirim yapılmasını öngörüyor. Yargıtay'ın bu
kararının ardından sanıklar Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde
yeniden yargılanacaklar. Mahkeme Yargıtay'ın bozma kararına uyarsa,
sanıklara yaklaşık 9 yıla kadar ağır hapis cezası verebilecek.
Ancak, yerel mahkeme, 1 Nisan 2005 tarihinde yürürlüğe girecek olan
yeni Türk Ceza Kanunu'nda sanıklar lehine düzenlemeler varsa,
bunları dikkate alacak. YEREL MAHKEMENİN KARARI Ankara 2. Ağır Ceza
Mahkemesi, polis memurları İbrahim Dedeoğlu, Sadi Çaylı, Süleyman
Sinkil ve Hasan Cavit Orhan'ı, TCK'nın ''kastı aşan adam öldürme''
hükmünü içeren 452/1. maddesi uyarınca 8'er yıl hapis cezasına
mahkum etmişti. Yerel mahkeme, sanıkların cezalarını TCK'nın ''bir
kimseye cürümlerini söyletmek için işkence edilmesi sonucu ölüm
meydana gelmesi halinde ceza artırımını'' öngören 243/2 maddesi
uyarınca 10 yıl 8'er aya çıkarmış, daha sonra TCK'nın indirim
öngören 463 ve 59. maddelerini uygulayarak sonuç olarak sanıkları 4
yıl 5 ay 10'ar gün ağır hapis cezasına mahkum etmişti.