Yargıtay Başkanı zehir zemberek
Abone olTelefon dinlemeleri yargının kimyasını bozdu. Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker dinlemelere isyan etti.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, yargıdaki dinlemelerle ilgili
olarak, “Telefon dinlemeleri toplumda paranoya oldu. Bu sistem
böyle devam etmez” dedi.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Denizli’de gazetecilere yargıdaki
dinlemelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
DİNLEME
İletişimin dinlenmesi konusunda büyük sıkıntılar
yaşadıklarını belirten Gerçeker, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yargı bağımsızlığı sistemi tam olmadığı için maalesef bugün
idarenin temsilcisi durumunda olan Adalet Bakanlığının yargı
üzerindeki vesayet yetkisi devam ettiği sürece, elbette bu
eleştiriler hep olacaktır. Bugün toplumda bir dinlenme paranoyası
oluşmuştur. Bu toplumu kangren haline getiren bir hastalık haline
getirmektedir. Ortaya çıkan somut olaylar, paranoyanın da ötesinde
olduğunu göstermektedir. İşin asıl üzücü tarafı da budur. Gerek
yasaya uygun dinlemeler olsun, gerekse yasaya uygun olmayan
dinlemeler olsun bunlar temel hak ve özgürlükleri zedeleyici
nitelikte ise, hukuk sistemini zedeleyici nitelikte ise, mutlaka
bunların üzerine gidilmelidir.''
Yasa dışı dinlemeler konusunda gerekiyorsa yasaların
düzenlenebileceğini belirten Gerçeker, bütün bunlar için çabalarını
sürdürdüklerini, üzerlerine düşen görevleri, yetki ve
sorumlulukları çerçevesinde mutlaka yerine getirecekleri konusunda
kimsenin kuşkusu olmaması gerektiğini bildirdi.
12 EYLÜL ANAYASASI
Anayasanın, kuvvetler ayrılığı ilkesini benimsemiş, yürütme, yasama
ve yargı halinde 3 erk olarak düzenlendiğini anımsatan Gerçeker,
bunların birbirinden tamamen bağımsız olarak görev yaptıklarını,
hiçbirinin diğerine üstünlüğünün olmadığını vurguladı.
Gerçeker, ''Eğer biz hukuk devletiyiz diyorsak, demokratik
cumhuriyete inanıyorsak, yargı bağımsızlığına bütün kurallarıyla
kurumlarıyla kişiler olarak saygı göstermek zorundayız. Toplumun
teminatı olan bir kurum için bu bir ayrıcalık değildir, bir
gerekliliktir. Yargı sistemimizde yapılmak istenen reformlara biz
hiçbir zaman karşı değiliz. Yargı reformu yapılmasını herkesten çok
biz istiyoruz'' dedi.
12 Eylül Anayasası'nın en büyük darbeyi yargı bağımsızlığına
vurduğunu iddia eden Gerçeker, şunları söyledi:
''Yargı bağımsızlığını büyük ölçüde zedeleyen 12 Eylül
Anayasası'ndaki hükümlerin mutlaka değiştirilmesi gerektiğine
inanıyoruz. Ama yargı reformu yapacağız derken, yargı
bağımsızlığını geri götürmek değil, ileriye götürmek için bu
reformları yapmak zorundayız. Yargının tamamen bağımsız olması
gerekiyor ki, tarafsız olsun, tarafsız olarak, anayasadan aldığı
yetki ile yetkisini millet adına kullanmaktadır.''