Yargının Demirtaş kararı! Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a sert sert eleştiriler
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki tutuklama kararı ile ilgili Erdoğan'a sert eleştirilerde bulundu. Fettah Tamince’nin avukat açıklamasına da değinen Kılıçdaroğlu, "Adalet Bakanlığı iki müfettiş görevlendirirse her şey ortaya çıkacak." şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gündeme ilişkin sorularını
yanıtladı.
CHP ve İYİ Partili isimlerin IMF yetkilileriyle gizli görüştüklerine dair haberlere ilişkin konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, "IMF heyeti ne zaman Türkiye'ye geliyorsa sadece bakan ve bürokratlarla değil sivil toplum örgütleri ve akademik dünya ile görüşüyor" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Demirtaş'ın yeniden tutuklanması kararı ile ilgili ise "Kendisi hakim yerine geçip bunları bırakamayız diyor. Hakime böyle karar ver diyor. Hakimde de vicdan kiraya verildiği için beyefendi istedi hapiste tutalım diyor." diyerek sert eleştirilerde bulundu.
"Yargı bağımsızlığını kaybetti" diyen Kılıçdaroğlu, "Çoğu zaman Saray’ın taleplerini Erdoğan’ın avukatları HSK’na dillendiriyor, mahkeme başkanına, savcıya dillendiriyor. O talep çerçevesinde de karar alınıyor." dedi.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
"İlk kez de yapılmıyor"
-IMF heyeti ne zaman Türkiye'ye geliyorsa sadece bakan ve bürokratlarla değil sivil toplum örgütleri ve akademik dünya ile görüşüyor. Gizli kapaklı bir görüşme değil, ilk kez de yapılmıyor. Hemen hemen her gelişlerinde yapılıyor. Üstü kapalı bir görüşme olarak sunuluyor. Kamuoyuna yansıması IMF ile iktidar arasındaki görüşmelerin üstünün kapatılmasına yönelik.
Davet eden kim? Siz davet ettiniz. STK'larla da görüşüyorlar. Yeni bir olay değil.
"Herkes bu düzenden rahatsız"
-Akşener'in düşüncelerine katılıyoruz. Türkiye'nin tek adam rejiminden kurtulması lazım. Türkiye ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya. Dünyada itibarı sıfırlanan bir Türkiye var. Güçlerin bir kişinin elinde toplanan bir Türkiye var. Bırakın partileri bu ülkede huzur isteyen herkes bu düzenden rahatsız. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet sistemi hiçbir yarar getirmedi. Türkiye bunu denedi, yaşadı ve gördü, bundan kurtulması lazım. Bu demek değildir ki eski sisteme dönelim.
İstanbul seçimleri
-(31 Mart seçimleri soruşturmaları) İstanbul seçimleri YSK tarafından siyasal baskının talepleri neticesinde yenilendi. O dönemde yapılan siyasal iktidar acaba ben İstanbul'u nasıl vermem, ranttan 17 yıldır besleniyorum, nasıl sürdürürüm dedi. Ama İstanbullular buna izin vermedi. Sayın İmamoğlu her kuruşun hesabını veren bir belediye başkanı olacak, biz de takipçisi olacağız.
Gelen soru üzerine Selahattin Demirtaş hakkındaki tutuklama kararına da değinen Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
Kendisi hakim yerine geçip bunları bırakamayız diyor. Hakime böyle karar ver diyor. Hakimde de vicdan kiraya verildiği için beyefendi istedi hapiste tutalım diyor.
Bunu 82 milyon yaşıyor, görüyor. Dünyaya Türkiye'de adalet var diyoruz. Buna kim inanır? Tahliye edilmesi gerekirken hakimler devreye giriyor ve tutuklu kalıyor. Türkiye'de keyfi bir yönetimin olduğu, adaletin bir kişinin dudakları arasından çıkacak sözlere kaldığını gösteriyor. Sen kimsin? Hakim mi savcı mı? O çok iyi biliyor bunu söylediği zaman hakimlerin gereğini yapacak.
"Yargı bağımsızlığını kaybetti"
(Fettah Tamince’nin avukat açıklaması) Avukatlık, savcılık mesleği değerlidir ve ahlaki, etik kuralları vardır. Yargıya saygı duyulan bütün ülkelerde bu değerler vardır. Bugün geldiğimiz noktada yargı bağımsızlığını kaybetti, yargıç bağımsızlığını kaybeden noktaya geldi.
Çoğu zaman Saray’ın taleplerini Erdoğan’ın avukatları HSK’na dillendiriyor, mahkeme başkanına, savcıya dillendiriyor. O talep çerçevesinde de karar alınıyor.
"Savcı koşa koşa gidip kül tablasını götürüyor"
Davalarına baktıkları kişilerden de dolar bazında astronomik ücretler talep ediyorlar. Ben bu yüzden Abdülhamit Gül’e sordum, bu avukatlar hangi davalara baktılar? FETÖ borsası vardı. Verirsin parayı senin mallarına el konulmayacak, dava da açılmayacak. Benim Fettah Tamince’yi dillendirmemin sebebi örnek olmasıdır. Adalet Bakanlığı iki müfettiş görevlendirirse her şey ortaya çıkacak.
Ben şunu asla içime sindiremem, kül tablasını getir buraya dediği zaman Erdoğan’ın avukatı, savcı koşa koşa gidip kül tablasını götürüyor.
Böyle bir tabloyu HSK’nun kaldırmaması lazım. Ben bunları söylerken birilerinin ismini zorunluluktan veriyorum. Böyle onlarca, binlerce örnek var. Çürüyen bir adalet sistemi ülkeye yarar getirmez