Toplum olarak kadının Dilan’ın şahsı ile ilgili herhangi bir
sorunumuz yok. Sorun şu toplumda yozlaşma, hırsızlık, gayri meşru
yollarla gelir elde etmek artık o kadar normalleşti ki,
Hatta suçla anılmak popülariteyi arttırır oldu.
Dilan Polat ve eşinin sahip olduklarını, hangi yöntemleri
kullandıklarını tüm ülke biliyor.
Tüm ülkenin bildiği diğer bir olayda; 1997 yılında Gaziantep’te
4 çocuk baklava çalmıştı. Bu çocuklar 9’ar yıl hapis cezasına
çarptırılmıştı. O dönem olayın faillerinden birine vurmadı 18
yaşından büyük olduğu için şartlı tahliye kararı veren hâkim Halis
Gümüşoğlu yıllarca medyada konuşuldu, toplumda konuşuldu.
“Baklava adaleti” olarak tarihe geçti.
On bin liralık çalan çok yatıyor, milyon dolarları çalıp, 40
yılla yargılananlar;
“Kara para aklama ve vergi kaçırma “
“Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”
“Suçtan kaynaklı mal varlığı elde etmek”
Suçlamalarıyla tutuklu yargılanmak üzere başlayan hukuki
süreçte ilk celseye bile çıkmadan,
Adli tatil sürecindeyken apar topar tahliye
edilmesi,
40 yılla yargılanırken, 10 ayda serbest
bırakılması,
Ceza hukuk taammüllerine uygun olmadığı
ortadadır.
Dosyada Masak raporu var, yasadışı bahis oynatmakla
ilgili gizli tanık varken o tanığın ifadeleri ortada somutken
deliller varken…
Bütün bu gerekçelerin göz ardı edilmesi söz konusu
olamaz, kamu vicdanını rahatsız eder.
O zaman şöyle bir öneri çıkıyor ortaya küçük değil büyük
çal, ilgili yerlere tatmin edici parayı rüşveti ver, özgürlüğünü
adaleti satın al!
Peki adalet sistemi neden hep zenginden ve paralılardan yana
ki!
Hukuk göz bebeğimiz.
Hukuk hepimize lazım olacak.
Bir zaman hukuk sisteminde başına buyruk karar verenler şimdi o
hukuka muhtaç durumdalar.
Dolayısıyla
Bu halk yargıya güvenmeli.
Böyle kararlar kurumların itibarını
zedeliyor.
Kamuoyu yargıyı benimsemeli, içselleştirmeli, güvenmelidir.
Yargı toplumun vicdanıdır, ortak akıldır.
Yargı ne sorun olursa ne karar verirse versin “Türk
yargısına güvenirim” denilmelidir.
Süt beyazı yargımıza leke düşürülmemelidir.
“Engin bana para ödeee “
“Engin bana özgürlük al”
“Altın tozlu kahvemi içeyim” diyen Dilan gibiler yüzünden.