Yapılanlar AB için yetersiz
Abone olKretschmer, "Türkiye, siyasi anlamda çok şey yaptı, ancak yapılması gereken daha çok şey var" dedi.
Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg
Kretschmer, "Türkiye, siyasi ve ekonomik anlamda çok şey yaptı,
ancak yapılması gereken daha çok şey var" dedi.
Hansjörg Kretschmer, Muğla'da "Mart-2006 İtibariyle Türkiye-Avrupa
Birliği İlişkileri" konulu konferansta, katılımcılara Avrupa
Birliği ve Türkiye arasındaki müzakereler hakkında bilgi verdi.
AB'ye aday ülkelerin demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, azınlıklara
saygıyı ve azınlıkların korunmasını temin etmek zorunda olduğunu
belirten Kretschmer, "Türkiye, 2004 yılına kadar bu alanda önemli
ilerlemeler kaydetti ve bu ilerlemeler Türk vatandaşları açısından
daha fazla özgürlük, daha fazla hak ve daha fazla demokrasi
anlamına geliyor" dedi.
Türkiye'nin 2001 yılından bu yana çeşitli reformların yanı sıra
ekonomik reformlar da yaptığını ifade eden Kretschmer, "Ekonomik
reformlar da AB'ye katılım kriterleri arasında yer alıyor.
Dolayısıyla bu önemli reformlar neticesinde 2004 yılı sonunda
Türkiye ile müzakerelerin açılmasını hak ettiği yönünde karar
verildi" diye konuştu.
Avrupa Komisyonu'nun her yıl aday ülkeler için ilerleme raporu
hazırladığını, bu raporun 2002 yılından bu yana Türkiye için de
hazırlandığını söyleyen Kretschmer, şunları kaydetti:
"Türkiye için 2005 yılında hazırlanan raporda yeterli ölçüde siyasi
kriterleri yerine getirmeye devam ettiği vurgulanıyor. Ama raporda
2005 yılında değişim sırasının biraz yavaşladığı belirtiliyor. Şu
ana kadar hem ekonomik ve hem siyasi alanda çok şey yapıldı, ancak
bununla birlikte yapılacak daha çok şey var."
Kamuoyu görüşüne önem verdiklerini kaydeden Kretschmer, bu konuda
AB'ye üye ülkeler ile Türkiye arasında sorun bulunduğunu
söyledi.
Her iki tarafın bu konu üzerinde çalışması gerektiğine dikkati
çeken Kretschmer, "Özellikle bazı üye ülkelerde halkın çoğunluğunun
Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda şüpheleri bulunduğunu
görüyoruz. Öte yandan Türkiye'ye baktığınız zaman da Türkiye'nin
AB'ye katılımını destekleyen kesimin azaldığını görüyorsunuz. Bu
çift yönlü sorunu ele almak için Avrupa Komisyonu bir teklifte
bulundu. O da sivil toplum diyalogunun oluşturulması ve finanse
edilmesi yönünde" diye konuştu.