Yanal, Yunanistan'ı önemsemiyor
Abone olTürkiye, 2006 Almanya vizesi için Yunanistan'la karşı karşıya gelecek. Fakat Ersun Yanal, maç öncesi gayet rahat. Çünkü bu maç Yanal'ın kader maçı değil.
Yunanistan kader maçım değil
Türkiye artık bir maça endeksli düşüncelerden kurtulmalı.
Yunanistan maçının da "Kader maçı" olduğuna inanmıyorum Danimarka
hâlâ umutluysa biz niye umutsuz olalım? Ukrayna bizi burada
yendiyse, biz onları orada yenemez miyiz? .
Cumartesi günü Yunanistan ile "kader" maçına çıkacak Milli Takım'ın
hocası Ersun Yanal umut saçtı. 2006'da Almanya'da yapılacak Avrupa
Şampiyonası finallerine mutlaka katılacaklarını belirten Yanal, "4
yıl anlaşmam var. Hedefim 2008'den sonra da Milli Takım'ın başında
olmak. Ama ayrılmam gerekirse de durmam.
***
Hem kader hem değil
Yunanistan'ın kader maçım olduğuna katılmıyorum. 4 yıl için
görevdeyim.. Ama takımımız için her sınav artık kader maçı!..
Danimarka hâlâ umutluysa biz niçin karamsar olalım. Ukrayna bizi
burada yendiyse, biz de onları orada yeneriz....
Ersun Yanal zeki bir teknik adam.. Her şeyiyle işini seven biri..
İstanbul medyasıyla tanışması biraz gerilimli oldu.. Yıprandı ama
ayakta kalmayı başardı. Onun bu hali, Yunanistan maçı öncesi beni
sevindirdi.. Çünkü Yunanistan'ı yenmek için ona ihtiyacımız var.
Bazı konulara kritik maçlar öncesi girmedim. Gerisiyle sizi baş
başa bırakıyorum.. - Yunanistan'a yenilirsek Milli Takım'la
yollarınızın ayrılacağı söyleniyor.. Yunanistan kader maçınız mı?
Hayır böyle bir şey yok. Katılmıyorum.. Bu göreve 4 yıl için
geldim. Milli Takım'da devamlılık temel olmalı.. Ben bu noktaya
dişimle, tırnağımla geldim. Büyük hedeflerim var, bunları
gerçekleştirmek için geldim. - Nedir bu hedefler? Dünya ve Avrupa
şampiyonluğu mu? Neden olmasın? Her teknik adam ister bunları..
Hedefim 2008'den sonra da Milli Takım'da devam etmek. Ama
- Peki Yunanistan maçı, gruptaki kader maçımız mı? Bundan sonra
oynayacağımız her maç bizim için kader maçı.. Çünkü kaybedeceğimiz
her puan bizi finallerden uzaklaştırır. Birbirine çok yakın
takımlar var. Ukrayna, Yunanistan, Danimarka ve biz çekişiyoruz.
Danimarka hâlâ ümitliyse biz neden karamsar olalım. Ukrayna bizi
burada yendiyse, biz de orada yeneriz.
- Ligin kalitesi çok tartışılıyor.. Geçen sezon Hooijdonk, bu sezon
Alex gibi koşmayan yıldızlar lige damgasını vuruyor.. Bu Milli
Takım'a nasıl yansıyor? Sizce yıldız tanımı nedir? Benim için
gerçek yıldız Shevchenko gibi, Kaka gibi oyuncular.. Takım içinden
çıkan yıldızlar.. Yıldızlara dayalı bir takım değil, takıma dayalı
yıldız benim için doğru kavramdır.. Aynı zamanda ligdeki rekabetin
de azaldığını görüyorum.. F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş'la sınırlı
bir rekabet var. Trabzonspor bile maddi açıdan bu rekabetin
gerisinde kalmaya başladı. Bunlar kötü sinyaller.. -Ama önemli
yıldızlar da geliyor Türkiye'ye.. Her şey transferle bitmiyor..
Takım oyunu şart.. - İyi futbol için en önemli kriter nedir sizce?
Madde gerek.. Yani futbolcu.. Onları bir kıvama getirmek de sizin
işiniz. - Milli Takım'daki bazı oyuncularınızın, yıldızlarınızın
zaman zaman sorunları oluyor. (Hakan'ı özellikle sormuyorum.. Artık
gına geldi..) Bunları aşmakta zorlanıyor musunuz? Altan, soğansız
yahni olmaz.. Çiğ etten de olmaz.. Eti pişirmek gerek.. Soğanı
soyarken gözleriniz yaşarır.. Ama yemeği lezzetli kılan da
soğandır.. Oyuncuların sorunları olabilir.. Özellikle bizim gibi
altyapısı zayıf ülkelerde.. Ama bu yıl genç takımlarda Avrupa'nın
en iyisi Türkiye.. Demek ki ilerideki kuşak çok daha eğitimli bir
futbolcu neslini izleyecek. - Sizin bilgisayar ve teknolojik
verilerle maça hazırlandığınızı biliyoruz.. Bir maçtan önce, "Tamam
rakibi çözdüm" dediğiniz an oluyor mu? Veya rakibi çözme nedir?
Rakibi çözme diye bir şey yok benim için.. Çözdüm dediğiniz rakip
çıkar size frikikten bir gol atar maçı kazanır.. Bireysel
üstünlüklere yenilebilirsiniz.. Aslında bir teknik direktör bazen
maça hiç müdahale edemez. - Yani çaresiz mi kalır? Olabilir.. Milan
3-0 öndeyken 6 dakikada 3 gol yedi.. Bütün suç Ancelotti de mi
sence? Dünyanın en iyi savunma oyuncuların da hiç mi suç yok? Sence
neden yediler o 3 golü? - Rakibi küçümsediler, sizi 40 bin
seyircinin önünde final maçında eziyoruz mesajı verdiler galiba..
Olabilir. Ama futbolda teknik direktör her şeyi yapar, diye bir şey
yok.. Sonucu futbolcu belirler.. Bazıları sizin için, iyi bir
teknik direktör ama önce bir büyük takımda görev yapıp öyle Milli
Takım'a gelseydi, diyor.. Bu göreve erken geldiğinizi düşündünüz mü
hiç? Hayır.. Kesinlikle hayır.. Mutlaka bir yerlerden başlamak
gerekiyor.. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş'a da gitsem orada da
aynı şeyleri söyleyeceklerdi. Önemli olan onların söyledikleri
değil, benim ne yaptığım.. 2008'den sonra iyi bir teklif gelirse
başka bir takımı çalıştırır mısınız? Öncelikli hedeflerim 2006
finallerine katılıp orada iyi derece almak, Euro 2008'e kalmak.. Ve
Milli Takım'da devam etmek.. Ama ayrılmam gerekirse profesyonelim
tabii çalışmayı düşünürüm.. Kendinizi ne zaman zirvede
hissedersiniz? Benim için zirve diye bir şey yok. Yükselmenin sonu
yoktur.. Üretmenin ve çalışmanın da öyle..
Kaynak :
www.pasfotomac.com.tr