Yalova'da yanlış ameliyat hayatını kararttı! Doktoru intihar eden o kadın yıllar sonra konuştu
Abone olYALOVA'da 7 yıl önce yanlış ameliyat sonucu vicdan azabından intihar eden doktorun, böbreklerini bıraktığı hastası Seher Uygun ilk kez konuştu. Seher Uygun, "Ben hakkımı helal etmiyorum. Asla da etmem" diye konuştu.
7 yıl önce Yalova'da yaşayan Seher Uygun, kalça protezi
ameliyatı için özel bir hastaneye gitti. Operasyon sırasında doktor
Güven Mete yanlışlıkla hastasının atardamarını kesti. Ameliyattan
sonra vücudu şişmeye başlayan Uygun'a böbrek yetmezliği tanısı
kondu. Ameliyattan sonra hayatı kararan Uygun, hemodiyaliz için
İstanbul Cerrahpaşa'daki bir hastaneye sevk edildi. Vicdan azabı
çeken doktor hatalı ameliyattan 2 yıl sonra asansör boşluğuna
atlayarak intihar etti. Dr. Mete, ailesine bıraktığı son mektubunda
organları sağlam kalırsa hastası Seher Uygun'a böbreklerinin
verilmesini istedi.
Yanlış ameliyat sonrası hayatı kararan Uygun ilk kez konuştu. Yıllar önce yaşadığı ameliyatı anlatan Uygun, "8 saat süren operasyonun ardından bir gece yoğun bakımda kaldım, sonra beni servise aldılar. 2 gün daha hastanede yattım. Daha sonra beni başka bir hastaneye fizik tedaviye götürdüler. 2 gün fizik ya gördüm ya görmedim vücudun şişmeye başladı. Toplar damarımın kesildiğini bilmiyordum. Sonra tekrardan doktor geldi. Nasıl olduğumu sordu. Karnımda ağrım olduğunu söyleyince böbreklerde problem olduğunu söyledi. Daha sonra nefroloji doktoru geldi. Benim karnıma bakınca diyalize girmem gerektiğini söyledi. Ondan sonra da kalp doktoru da geldi. Ablam doktora neden her gün kardeşimin kalbine bakıyorsunuz? diye sorunca doktor bana iki ameliyat geçirdiğimi söyledi. Ameliyat esnasında toplardamarımın kesildiğini doktordan öğrendik" diye konuştu.
"4 aylık tedavinin ardından böbreklerim iflas edip çalışmadı"
Ameliyatı gerçekleştiren doktora sorduklarında hiç ses
çıkarmadığını anlatan Uygun, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben günden güne şiştim. Beni sürekli diyalize alıyorlardı.
Diyalize giriyorum artık son noktaya geldi. Ben artık iyice
kendimden geçmeye başlayınca benim ailem kavga çıkarmaya başladı. O
zaman başka hastaneye sevk ettiler. 4 aylık tedavinin ardından
böbreklerim iflas edip çalışmadı. Yalova'ya döndüm, Yalova'da
diyalize girmeye başladım. Sonra bana doktorlar böbrek nakli olman
gerektiğini söyledi. Annem böbreği bana uydu ve bana böbreğini
verdi, nakil olduk" dedi.
"Doktorun intihar ettiğini 2 yıl sonra öğrendim"
Böbreklerinin iflas etmesine sebep olan doktorun intihar
ettiğini 2 yıl sonra öğrendiğini söyleyen Seher Uygun, "Benim
yeğenim aynı hastanede çalışıyordu. Doktorun eşi Hilal Mete oranın
başhekimiydi. Yeğenimi arayarak diyor ki ‘Tuğçe benim eşim intihar
etti. Senin akraban böbrekleri iflas etmişti, ameliyat esnasında
toplardamarını kesti. Biz maddi manevi tazminat ödeyemeyiz. Ama
eşim, (Ben kendimi asansör boşluğundan atıyorum eğer ki organlarım
sağlam kalırsa Seher Uygun'a verin) diyerek bir not bıraktı'.
Yeğenim de ona benim 2 yıl önce nakil olduğumu çok zayıfladığımı ve
sürekli İstanbul'a tedaviye gittiğimi anlatmış" dedi.
Ameliyatın üzerinden 7 sene geçtiğini ifade eden Seher Uygun "Ben 7
senedir sürekli gidip geliyorum. Uzun yol yürüyemiyorum. Çok çabuk
yoruluyorum. Bacağım ağrıyor. Bacağımdaki ağrılar kesildi. Ben
bacağımı kaybettim, böbreğimi kaybettim, safra kesem gitti,
gözlerim görmüyor, günde 30 tane ilaç kullanıyorum. Ben buna
istinaden bu ilaçları kullanıyorum. Yani ben hiç ilaç
kullanmıyordum. Şuan bende şeker, tansiyon, kolesterol, kalp ritim
bozukluğu var, ben bacaklarımın için damarlarım tıkalı ilaç
içmediğim zaman morarıyor. Bunların hepsi doktordan kaynaklandı.
Ben onun yüzünden bu haldeyim" diye konuştu.
"Beni paramla ölüme götürdü"
50 yıllık ömrünün 20 yıla indiğini ifade eden Uygun, "Beni paramla ölüme götürdü. Bana deseydi 'Ben ortopedi doktoruyum ama senin ameliyatın beni aşar.' Ben demedim ki ona 'Beni illaki ameliyat et, beni kes', tamam yaptın ettin arkamda niye durmadın? Ne bir aradın ne sordun. Biz maddi manevi bittik. Bugün İstanbul' a gidip gelmek kolay mı? Biz hastaneye milyonlarca lira para ödedik. Git gel kolay mı? Bir de utanmadan arlanmadan beni icraya verdiler. Alacaklı iken beni verecekli duruma düşürdüler. Ben Allah'ın adaletine güveniyorum. Başkada hiç bir şey demiyorum.
Ben hakkımı helal etmiyorum. Asla da etmem. Ben etsem de Allah etmez. Ben çok yıprandım. Benim psikolojim bozuldu, yuvam dağıldı, ben ancak toparladım kendimi.
Bize yazık değil mi? Bir insan eti bu kadar mı ucuz? Ben ölseydim ne olacaktı? Yine aynı şeyler olacaktı. Yine benim ailem çoluğum çocuğum mağdur olacaktı. Ben engelli kaldım" şeklinde konuştu.