Yahya Sinvar’ın öldürülmesi neleri değiştirir?

Nureddin Ceylan snureddinceylan@gmail.com

Ortadoğu, bir kez daha kan ve gözyaşıyla yazılan bir tarihin ortasında. İsrail, ABD’nin açık desteğiyle 7 Ekim’den bu yana Filistin’e yönelik acımasız saldırılarını sürdürüyor. Bu süreçte, İsrail’in hedef aldığı önemli isimlerden birisi de Hamas lideri Yahya Sinvar oldu. Kadim dostu İsmail Haniyye’nin ardında kendisi de şehadet şerbetinden nasiplendi.

Yahya Sinvar’ın şehit edilmesi sadece Gazze’yi değil, tüm bölgeyi sarsacak bir etki yaratacak gibi görünüyor. Peki Sinvar’ın ölümüyle İsrail’in hesapları ne kadar tutacak ve bu durum bölgede ne gibi sonuçlar doğuracak?

Hamas, Filistin halkının direnişinde yalnızca bir örgüt değil, aynı zamanda mazlumların sesi ve işgal karşısındaki duruşun sembolüdür. Sinvar’ın liderliği altında Hamas, Gazze’deki Filistinlilerin hayatlarını savunma mücadelesinde önemli bir güç oldu. İsrail’in, Hamas’ı hedef alarak direnişi zayıflatma çabası, Filistin halkının haklı mücadelesini sonlandırmaya yetmeyebilir. Aksine, Sinvar gibi liderlerin şehit edilmesi, Filistinlilerin direniş azmini daha da güçlendirebilir.

Sinvar, sadece askeri bir lider değil, aynı zamanda stratejik bir dehaydı. Onun yokluğunda, Hamas’ın yeni lider kadrosu daha radikal bir çizgi benimseyebilir ve bu durum, İsrail’in bölgedeki planlarını daha da karmaşık hale getirebilir. Sinvar’ın ölümünden sonra Hamas, saldırılara karşı daha keskin bir direniş stratejisi geliştirebilir ve bu durum İsrail için geri dönülmez bir hataya dönüşebilir.

Bölgesel Etkiler: Lübnan, İran ve Suriye’nin Tutumu

Sinvar’ın öldürülmesi sadece Filistin’le sınırlı kalmayacak; bölgedeki diğer aktörler de bu durumdan doğrudan etkilenecektir. Lübnan’daki Hizbullah, bu durumu kendi çıkarlarına uygun bir şekilde kullanabilir ve İsrail’e yönelik baskısını artırabilir. İsrail’in Hamas liderini hedef alması, Hizbullah’ın İsrail’e karşı daha agresif bir tutum sergilemesine yol açabilir ve bu, Lübnan-İsrail sınırında tansiyonu artırabilir.


İran, Filistin direnişinin önemli destekçilerinden biri olarak, bu olay karşısında daha aktif bir rol üstlenebilir. Sinvar’ın ölümünün ardından, İran’ın Hamas’a olan desteğini artırarak askeri ve lojistik yardımları hızlandırması beklenebilir. Suriye ise bölgesel dengelerin yeniden şekillenmesinde kilit bir rol oynayabilir. Sinvar’ın ölümü, Suriye’nin direniş hareketlerine daha fazla destek verme motivasyonunu güçlendirebilir ve İsrail’e karşı birleşik bir direniş cephesinin oluşmasına katkıda bulunabilir.

Öte yandan, Sinvar’ın öldürülmesinin şüphesiz en büyük faydası ABD’ye olacaktır. Artan gerilim, bölgede savaşın genişletilmesine, bu da ABD’nin bölgeye daha çok askeri birliklerini göndermesine yol açabilir. ABD ve İsrail işbirliği bölgenin tamamen yeniden şekillenmesini isterken böylesine bir suikast hem Hamas cephesinin hem de Lübnan ve İran cephesinin daha radikal cevap vermesine vesile olabilir. Neticesinde savaş yayılacak, ABD-İsrail istediği şekillenmeyi sağlamak isteyeceklerdir.

İsrail Zulmünün Yayılma Senaryoları

İsrail’in Sinvar’ı hedef alarak başlattığı bu stratejik hamle, sadece Filistin topraklarıyla sınırlı kalmayabilir. İsrail, bu tür operasyonları diğer direniş unsurlarına yönelik genişletme eğiliminde olabilir. Gazze’deki çatışmaları Batı Şeria’ya yayma ve Lübnan sınırında gerilimi tırmandırma senaryoları masada duruyor. Aynı zamanda, Suriye ve İran’da direniş hareketlerine karşı dolaylı saldırılar düzenleyerek bölgedeki varlığını daha da hissettirme politikası izleyebilir.

İsrail’in Filistinlilere yönelik uyguladığı bu baskı, sadece bölgedeki çatışmaları körüklemekle kalmaz; aynı zamanda küresel ölçekte İslami dayanışmayı güçlendirir. Sinvar’ın öldürülmesiyle, Filistin direnişi bir kez daha birleşip güçlenecek, İsrail ise bölgedeki meşruiyetini sorgulayan daha büyük bir küresel tepkiyle karşılaşacaktır.

Sonuç: Direniş Daha da Güçleniyor

Yahya Sinvar’ın ölümü, bölgedeki dinamikleri değiştirebilir; ancak bu değişim İsrail’in lehine olmayadabilir. Hamas ve Filistin direnişi, liderlerinin kaybıyla zayıflamaz; aksine, daha da kararlı ve örgütlü bir şekilde varlığını sürdürür. Hamas, sadece bir örgüt değil, Filistin halkının özgürlük ve adalet mücadelesinin sembolüdür. İsrail’in suikast politikaları, direnişi sona erdirmek yerine, daha da güçlendirecek ve Filistin halkının hak mücadelesini uluslararası arenada daha güçlü bir şekilde dile getirmesine vesile olacaktır.

Sonuç olarak, Yahya Sinvar’ın öldürülmesiyle başlayan bu yeni süreç, bölgenin istikrarını daha da tehdit eden ve direnişi daha da güçlendiren bir döneme işaret ediyor. Adalet ve barış, suikastlarla değil; hakkaniyet ve insan haklarına saygıyla sağlanabilir. İsrail’in zulmü nereye kadar sürecek olursa olsun, Filistin halkının haklı mücadelesi asla sona ermeyecektir.

Selametle..