Ya şimdi konuşun ya da...

Televizyon haberciliğinden kopalı uzun yıllar oldu. Tövbe etti televizyona dönmeyi. Asli işini bıraktı, onu Vatan'daki köşesinden okuyoruz.

Televizyon haberciliği tartışmasına Reha Muhtar da katıldı. Cıvık ve seviyeli haberi tartışanlara bir çift lafı var.

Bu mesleği yapmamanın da rahatıyla şu anda çalışanların dile getiremediklerini anlatıyor. sorusunu yanıtlamanın şimdi yürek istediğini yazdı..

Televizyonların nasıl siyasilerele peşkeş çekildiğini ilişkiler yumağının derinliklerini köşesinde şu satırlarla özetledi:

"Patronlar, eski patronlar, Başbakanlar, eski Başbakanlar, yeni Başbakanlar, muhtemel Başbakanlar, ikbal yolları, adam ayarlamalar, kariyer, nemalanmalar ve hesaplar...

Bir kısım cahil cesaretli adam, attıkları yalanlara kendileri de inanıyor...
Bunlar, tarihe nasıl bir gazetecilik bıraktıklarını unuttular, evcilik tipi habercilik tartışmalarıyla hala nemalanma peşindeler...

Tetikçiliğin dik alası televizyon haberlerinde yapıldı...
Şirket savaşları, ticari boklamalar, kara çalmalar, manüpilasyonlar etik habercilik diye yutturuldu durdu...

Seçimlerin ve iktidarların zaman zaman televizyon haber merkezlerini değiştirdiğini gördü bu ülke...  Şimdi kimse evcilik oynar gibi habercilik tartışmasın...

Yiyorsa bunları tartışın... Maçanız sıkıyorsa, bu soruların cevabını bütün Türkiye’nin anlayacağı biçimde verin... Ya şimdi konuşun...
Ya da sonsuza dek susun... "