Bir tecavüz sahnesi düşün. Bizzat senin başından geçiyor. Ama
kadın değil, erkeksin! Herhangi bir kuytuda senden daha güçlü bir
erkeğin ani ve habersiz saldırısına uğruyorsun. Belki şarap,
belki soğan kokan ağzını zor kullanarak ağzına yapıştırıyor.
Hırıltılar arasında salyalarını dudaklarına bulaştırıyor.
Uzaklaşmaya çalıştıkça kendine çekiyor ve bedenini bedenine
yapıştırıyor. Sen kurtulmak için boğuşurken gücünü gösteriyor ve
seni bir çırpıda yere atıp üstüne çıkıyor.
Pantolonunu sıyırmaya çalıştıkça direniyor, ama debelendikçe onun
gücü karşısında takatten düşüyorsun. Eli ve dudakları bedeninde
dolaşıyor. Çığlık atmaya çalışıyor ama onun balyoz gibi inen
darbeleri karşısında nefesin kesiliyor.
Tamamen bitkin düştükten sonra ırzına geçiyor. "Direnme
artık, zevk almaya bak" diye tıslarken iğrenç akıntısını
içine boşaltıp çekiliyor.
Eğer yalnız değilse, sen bunları yaşarken diğer arkadaşları,
dünyanın başına yıkılışını bir metre öteden izliyor. Sırıtarak ve
hayvani bir şehvetle sıranın kendisine gelmesini bekleyerek. Biri
işini bitirince bu kez diğeri sana musallat oluyor. Her biri bir
başka şekilde tatmin oluyor!
Sonra...
Sonra sıra senin susturulmana geliyor.
Hangi sonu istersin? Başının taşla ezilmesini mi, yoksa onlarca
bıçak darbesiyle delik deşik edilmeyi mi? Tanınmayasın diye seni
cayır cayır yakmalarına ne dersin? Ya peki tırnağına zarar
gelmesini istemeyen ailenin bunları yaşadığını öğrenip ömür boyu
acı içinde kavrulmaları?
Nasıl?
Bir anlığına arkana yaslanıp anlattıklarım sanki senin başına
gerçekten gelmiş gibi hayal et! İnandığın tüm değerler üzerine
yemin et ve söyle?
Nasıl hissettirdi?
Hayali bile kulağına korkunç geldi değil mi?
Oysa sen bu olayı hergün yaşıyorsun! Bedensel olarak tacize ve
tecavüze uğrayan her kadınla beraber senin erkeklik onuruna,
haysiyetine, şerefine de tecavüz ediliyor. Niye teneşir uykusundaki
mevta kadar suskunsun be kardeşim, niye?
İlla biri gelip sana fiziki olarak tecevüz edince mi çığlık
atacaksın? Bu tanıdık dehşet duygusu illa senin kapını dövünce mi
haykıracaksın? İsyan etmen için, sırada senin eşinin, kızının, kız
kardeşinin olması ve tıpkı Özgecan gibi katledilmesi mi
gerekiyor?
Özgecan'ın annesi, "Onlarca kez bıçaklamış, öldüğünü
görmeyince başına levye vurarak öldürmüş. Sonra da cayır cayır
yakmış. Kızım çok acı çekmiştir. Keşke silahla öldürseydi"
demiş.
Kaçımız o an çocuklarımıza bakıp, "Bu olay onun başına
gelseydi ne yapardım?" diye düşündü acaba?
İşte bizim insanlığımızın öldüğünün kanıtı, bu sözdür! Aslında
hepimiz, "İyi ki benim çocuğumun başına gelmedi"
dediğimiz için utanç içinde kavrulmalıyız.
En çok da biz erkekler...
Özgecan'ın fotoğrağını karşımıza alıp, "Özgecan benim
kızımdı. Benim namusuma el uzatıldı, benim kızımın canına
kastedildi" diye düşünmüyor, kahrolmuyor, ağlamıyorsak,
bilesiniz ki biz erkek adam olamamışız...
Sadece sokaklarda erkek adam rolü oynayan birer
zavallıyız...
*******
Bu arada yazmadan geçemeyeceğim...
Kokuşmuş zihniyetin sözcüleri, sosyal medyada bir şerefsizin
yaptığı iğrençlik üzerinden inançlı bir kesimi linç etmeye
çalışıyor.
İlkesizlikte ve omurgasızlıkta sınır tanımayanlardan bazıları
MHP'yi, bazıları ise iktidarı suçluyor.
Şunu net olarak söyleyeyim.
Caniliğin siyasi görüşü olmaz. Sapık "Bozkurt"
işareti yapmış diye olayı MHP'nin ilkelerine ihale etmek
alçaklıktır. Her Bozkurt işareti yapan ülkücü olsaydı, MHP iktidar
koltuğunu kimseye kaptırmazdı. Gerçek ülkücü vatanı için, namusu ve
inancı için yaşar ve ölür. Bu namus düşmanını ülkücülerin eline
versen, parçasını bırakmazlar!
AK Parti'yi veyahut iktidarı suçlayanlara gelince...
Onları anlatmaya başlarsam yazı uzar gider. O'nu da Salı sabahı
çıkacak yazıya bırakalım. Ama yazıdan önce bahsini ettiğim bu
zavallı kesimin nasıl zırvaladığını duymak istiyorsanız, bu gece
saat 21.30'da Kanal A'da yayınlanan A Politik programını kaçırmayın
derim.
Toplumu dejenere eden dizi filmlerinizden
vazgeçebilirseniz, beklerim!..
Not: Toplumda büyük infial yaratan olay sonrası
siyasetçisinden sanatçısına, gazetecisinden sokaktaki insana
varıncaya kadar herkes bu tür suçlar için idam cezasının geri
getirilmesini istiyor. Yıllar önce tecavüz suçları için
"Hadım" cezasının uygulanmasını isteyen pek çok
yazı yazmıştım. Hala aynı fikirdeyim. Kesip boynuna as, "Bu
senin başarının karşılığındaki madalyan" diyerek
ödüllendir! Hem tecevüz hem de cinayet varsa, boynundaki madalya
(!) ile birlikte asılmasından yanayım.
Bu konuda gönüllü cellat olmaya hazırım!