Ya CHP'li değilde AKP'li olsaydı

Kürsüdeki AKP'li olsaydı CHP'nin hangi çağda olduğunu bilmiyorum ama, şunu çok iyi biliyorum ki kürsüdeki kişi CHP'li değil de AK Parti'li biri olsaydı, kıyamet koparılırdı herhalde! Gelin hadiseye biraz tersinden bakalım. CHP'linin Kur'an-ı Kerim'e el basması, Kur'an-ı Kerim'in üzerine yemin etmesi, CHP'liliğe ters düşse de, bana sıradan geliyor. CHP Konya İl Başkan adayı Mehmet Ali Ünal, moda ifadeyle "takıye" yapmamış, günlük yaşamının bir parçasını kürsüye taşımış.. Hangi partiden olursa olsun, hergün yüzlerce müslüman "Kur'an-ı Kerim'e el basarım" diyerek karşısındaki kişiyi ikna etmeye çalışıyor! Mehmet Ali Ünal'ın da yaptığı bundan başka bir şey değil.. Vakit'in "CHP hangi çağda" sorususuyla Clinton ile Bush'un İncil üzerine yemin etmesini hatırlatması, Kur'an üzerine yemin ederek, CHP'lileri kızdıran Mehmet Ali Ünal'ı kurtarmaya yetecek mi? Kimbilir? Mehmet Ali Bulut, CHP Konya İl Başkanı Rahmi Baştoklu'nun çağrısına uyup, "Yanlış anlaşıldım" şeklinde açıklama yaparsa, siyasi geleceğini kurtarabilir belki.. Böyle bir açıklamanın yapılmaması halinde, CHP Konya Milletvekili Nezir Büyükcengiz'in "CHP, laikliğin yılmaz bekçisidir. Kur'an üzerine yemini kabul edemeyiz" sözlerinden yola çıkarak, olacakları tahmin etmek zor değil. CHP'li bir üye Kur'an üzerine yemin ediyorsa, hadise kişisel! Yukarıda da ifade ettiğim gibi, CHP'li Mehmet Ali Bulut'un yerine AK Parti'li bir üye o kürsüde Kur'an üzerine yemin etseydi, bugün rejim tehlikede olurdu! Hadise kişisellikten çok, ülke geneline yayılır, Türkiye'nin kurtarılması için "darbe" dilenirdi. Akılsızlık parayla değil ki! İnternethaber yazarı Fikri Akyüz de tutmuş bunun hangi akılla izah edilebileceğini soruyor: Kur'an-ı Kerim'e el basarak yemin eden CHP'li adayın bu "eylemine" dair, "dini siyasete alet etmeyin" diye olması gereken bir söylem kullanacaklarına, "Kur'an'a el basan kişinin CHP'de ne işi var" diye yozlaşmış bir zihni tembelliğe methiye düzülmesini hangi akılla izah edeceğiz?