Washington Times'ta asılsız iddialar
Abone olAmerikan Washington Times gazetesinde Roland Flamini imzası ile yayınlanan bir makalede, Türkiye ile ilgili gerçeği yansıtmayan iddialara yer verildi. İşte ayrıntılar;
Makalede, Türkiye'de hafta sonu tatilinin Cuma ve Cumartesi
günleri olduğu ileri sürüldü. Roland Flamini imzalı makalede,
Türkiye ile ilgili gerçek dışı öğelere yer verildi. UPI Haber
Ajansı Editörü Flamini'nin yazısında, Türkiye ile Avrupa Birliği
(AB) arasındaki müzakerelerin kültürel engellerle dolu olduğu öne
sürülürken, Türkiye'de hafta sonlarının Cuma ve Cumartesi
günlerinden oluştuğu ve Türk yetkililerin Avrupa'da verdikleri bir
kutlama kokteylinde portakal suyu ikram ettiği iddia edildi.
Yazıda, 2 ay önce Brüksel'deki Türk delegasyonunun, AB'nin Türkiye
ile müzakerelere başlama kararı vermesinin ardından bir resepsiyon
verdiği ve resepsiyonda 'İslami kurallara aykırı' olduğu
gerekçesiyle alkollü içki yerine sadece portakal suyu ikram
edildiği öne sürülüyor. 'Müslüman oldukları için alkol almıyorlar'
ifadelerinin kullanıldığı makalede, AB yetkililerinin bu durumu,
ilişkilerin komplike olduğunun bir göstergesi olarak saydığı
belirtiliyor. Yazıda ayrıca, bir AB yetkilisinin, 'Şampanyaya
karşılık portakal suyunu tercih edeceğini' belirterek kültür
farklılığına değindiğine de yer veriliyor. Türkiye'nin resmi olarak
laik olduğu, ancak son zamanlarda 'İslami yeniden doğuş' yaşadığı
öne sürülen makalede yer alan bir diğer 'çarpıcı' ve 'asılsız'
iddia ise, AB ülkelerinde hafta sonları olan Cumartesi ve Pazar
günleri ağır taşıtların trafiğe çıkmadığı, Türkiye'de ise hafta
sonunun 'Cuma ve Cumartesi günlerinden ibaret olması' nedeniyle bu
konuda bir uyuşmazlık yaşanabileceği. Bir günlük farkın ekonomik
açıdan sorun çıkarabileceğini iddia eden yazar, Türkiye'de kati
surette takip edilen Ramazan ayında da ekonomide yavaşlama
gözlenebileceği ve bunun AB ekonomisine etkileri olabileceğini
ileri sürüyor. Bütün gerçeği yansıtmayan söylemlerine rağmen
adından bahsedilmeyen AB yetkilisinin, Türkiye ile müzakerelerin
başarılı sonuçlanacağını düşündüğü belirtilirken, müzakerelerin ön
görülen 10 yıldan daha da uzun sürebileceğine vurgu yapılıyor.
Falmini, yazısının sonunda Türkiye'nin AB'ye girmek istemesinin,
Türkiye'nin ABD'ye katılmak istemesi kadar tuhaf algılandığını da
iddia ediyor.