Washington Times yine saldırdı!

Türkiye'de, 1990'lı yıllar boyunca hakim olan ABD taraftarı havanın, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve onun İslamcı eğilimli partisi" iktidara gelince bozulmaya başladığı öne sürülürken, Türk basınında ABD aleyhtarı yazılar kaleme alan bazı yazarlar ad ad değerlendirildi. 'ESKİ MÜTTEFİK' TÜRKİYE ABD yönetimine yakınlığıyla bilinen The Washington Times gazetesinde Arnaud de Borchgrave imzasıyla yer alan haberde, "Eski müttefik Türkiye'nin son zamanlarda küresel anti-Amerikancılık yarışında altın madalyayı ele geçirdiğini kimse fark etmedi" denildi. Yazıda, "Türk medyası tarafından yayınlanan uzun yalanlar listesini ve çarpıtmaları okuyunca, altın madalya pek de sürpriz değil" ifadesi kullanılırken, "Usame bin Ladin'in 11 Eylül 2001'den bu yana 19 ses ve görüntü bandında söyledikleriyle bazı Türk yazarların yazdıkları arasındaki farkı ayırt etmek çok zor" denildi. İSİM İSİM YAZARLAR Yazıda, Milli Gazete yazarlarından Süleyman Arif Emre ve Burhan Bozgeyik'in yanı sıra, Radikal gazetesi yazarı Nuray Mert ve Dünya gazetesi yazarı eski İzmir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın yazılarından alıntılar yapılarak ABD karşıtı görüşlere örnekler verildi. ERDOĞAN HAVAYI BOZMUŞ ABD'nin bu konudaki politikasının işe yaramaz biçimde savunmaya dönük olduğu eleştirisi yapılan yazıda, Türkiye'deki Anti- Amerikancılık'ın göreceli olarak yeni bir olgu olduğu belirtildi. 1990'lar boyunca, Türkiye kamuoyunun yüzde 60'ının ABD ve onun politikalarına ilişkin lehte görüşlere sahip olduğuna dikkat çekilen yazıda, "Hava, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve onun İslamcı eğilimli iktidar partisinin gelişiyle bozulmaya başladı" denildi. TÜRK MEDYASINDAKİ YABANİ OTLAR "Türk paranoyası"nın, ABD'nin petrol zengini bir Kürdistan devleti yaratmayı istediği yönünde kuşkular beslediğine dikkat çekilirken, ABD Başkanı Bush'un Erdoğan'ı, ABD'nin Irak'ın toprak bütünlüğünü savunduğu konusunda çok kere temin ettiği de kaydedildi. Yazıda, "Ancak ABD'nin niyetlerine ilişkin dezenformasyon Türk medyasındaki yabani otlar sayesinde tekrar tekrar yeniden su yüzüne çıkıyor" eleştirisi yapıldı.