Vural: Sevr Anlaşması uygulamaya konmak istenmekte
Abone olMHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural, “Milletimiz arasındaki rabıtalar çözülmekte, Şark meselesi Kürt meselesi olarak hor...
MHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural,
“Milletimiz arasındaki rabıtalar çözülmekte, Şark meselesi Kürt
meselesi olarak hortlatılmakta, Sevr Barış Anlaşması uygulamaya
konmak istenmektedir” dedi.
2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2012 Yılı
Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı’nın açık oya sunulması
öncesinde siyasi partiler bütçenin tümü üzerinde Genel Kurul’da son
konuşmalarını yaptı.
MHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Vural, TBMM Genel
Kurulu’nda partisi adına konuşma yaptı. Vural, iktidarın
geçmişlerine savaş açtığını iddia ederek, “Bankacılık sektörünün
sağlamlığından bahsetmektedir ama 23 Nisan 1999 tarihindeki
yürürlüğe giren Bankacılık Kanunu’nda Bankacılık sistemine çeki
düzen verildiğini görmez. Kamu bankaları karlılığından bahseder ama
Hazine’nin artı yükü değil ama 25 Kasım 2000 tarihinde Kamu
Bankaları Hakkında Kanun ve bu bankaların çağdaş bankacılığın ve
uluslararası rekabetin gereklerine göre çalışmalarını sağlayacak
biçimde yeniden yapılanmalarını sağlanmasından bahsetmez.
Bankaların görev zararı yok, ’bizden önce sürekli zarar yazdılar’
der. Bankaların görev zararını 2 Mayıs 2001’de sıfırladığımızı
söylemez ki. Bütçe açıklarına dem vurur ama 1 Ocak 2002’de 69 tane
fonu kapatarak kayıt dışı bütçe uygulamasına son vermemizden hiç
bahsetmez. Ecdadımızın hayalidir der ama Marmaray’ın ihalesini
bizim yaptığımız, kredisini bizim bulduğumuzdan hiç bahsetmez”
ifadelerini kullandı.
AK Parti’nin IMF’den 13 milyar dolar borçlandığını söyleyen Vural,
“İyimser hava oluşturularak, ekonomik gelişmeler sağlıklı
değerlendirilmedi. Sanal iyimser ortam içerisinde çevreye uyum
gösteren vatandaşlar, gerçekleri iletmek zor oldu. İthalat daha
hızlı artarken, onlar sadece ihracat artışından dem vurdular. Cari
açık var derken, ‘önemli değil canım, önemli olan finansmanı’
dediler. Suni kur politikasıyla TL’yi değerli kılıp, dolar bazında
sanal büyümeyi pazarladılar. Ekonomik-sosyal eşitsizlik yaratırken,
sosyal yardımlara bağımlı kitleler oluşturup, sosyal adaletten dem
vurdular” şeklinde konuştu.
Milletlerin topla tüfekle yıkılmayacağına dikkat çeken Vural,
milletler kendi menfaatine düştüğünde yıkılacağını vurgulayarak,
“Bizim hani senelerden beri kanımızı, iliğimizi kurutan dahili
meseleler yok mu, Kürdistan gibi. Bunların hepsi düşman parmağı ile
çıkarılmış meselelerdir. Milletimiz arasındaki rabıtalar
çözülmekte, Şark meselesi Kürt meselesi olarak hortlatılmakta, Sevr
Barış Anlaşması uygulamaya konmak istenmektedir” dedi.
Bayrağı indirmenin tek bayrak ülküsünü yok etmek olduğunu kaydeden
Vural, özerklik demenin tek devleti imha etmek olduğunu söyledi.
Vural şöyle devam etti:
“212 adet kamu iradesi hakkında düzenlenen denetim raporu Türkiye
Büyük Millet Meclisi’ne sunulmamıştır. 146 kamu ihalesine ait 15
hesap hakkında olumsuz görüş verilmiş, 50 hesap hakkında görüş
verilmemiştir. Sayıştay’ın denetim raporlarının gelmemesiyle
Türkiye büyük millet Meclisi’ne hesap vermekten hükümet kaçmıştır,
Sayıştay üzerinde baskı oluşturmuştur.”
İstanbul’daki operasyona değinen Vural, “İddialar hepsi açığa
kavuşmalı, suçlular hak ettiği cezayı almalıdır. AKP hükümeti bu
yolsuzlukla deşifre olmuştur. Deşifre olan hükümet çeşitli yöntemle
başvurmaktadır. Operasyonu yapan polis şeflerinden el çektirmeleri
bu yolsuzluk soruşturmasının akıbeti hakkında bir ipucu vermiyor
mu?” şeklinde konuştu.
Vural, şunları kaydetti:
“Bende buradan suç duyurusunda bulunuyorum. Başbakansa başbakan,
başbakan yardımcısı ise başbakan yardımcısı, bakansa bakan, bu
rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasına müdahale edenler hakkında suç
duyurusunda bulunuyorum. Hodri meydan, ey cumhuriyet savcıları,
hodri meydan. Başbakan ve yardımcılarının sözleri, tutumu içler
acısıdır.”